Selim Şahan / Baş Yazar

Şapkalı Âdem!

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

31 Mart yaklaşıyor. Herkes, kim kazanır diye merak etmeye başladı…

Soru bana yöneldiğinde, ‘top yuvarlaktır’ diyorum…

Kimileri anketlerden ve sonuçlarından bahsediyor…

Hangi anket, nerede yayınlanmış diye soruyorum… Somut bir yanıt alamıyorum.

Beni de telefonla aradılar ve hangi adaya oy vereceğimi sordular. Adaylara birer numara vermişler ve numarayı tuşlamamı istiyorlar.

Önce, anketi sabote etmek istedim ama vazgeçip kime oy vermeyi düşünüyorsam onun numarasını tuşladım. İstanbul’da öğrenci iken, profesyonel anket şirketlerinde çalıştım. Harçlığımızı çıkarmak için önümüze hangi iş gelirse yapmaya çalıştık. Bizim kuşak öyle idi.

Telefon anketi bilimsel bir anket değildir. Bilimsel anket yapmak istiyorsanız, seçmenin önceki tercihini de bilmeniz gerekir… Bu sayede partiler veya adaylar arasındaki oy kaymalarını tahmin edebilirsiniz. 1000 kişiyi rastgele arayabilirsiniz. Bu size fikir verir ama sağlıklı ve bilimsel bir sonuç vermez.

Geçelim…

Adem, Türkçe’ye Ortadoğu kökenli dillerden gelmiş. A’nın üstünde şapka var. Yani biraz uzun okumanız gerekir. Türkçe’de uzun a yoktur. Biz ona ilk okul yıllarında ‘şapkalı a’ derdik. Arapça ve Farsça kökenli sözcüklerde vardır. Arapça’da Tükççe’den farklı sesler vardır. Örneğin Kâmil’deki a ile Kadın’daki a aynı ses değildir.

Âdem’de de Ateş’teki A’dan farklı bir ses vardır.

Adem-i Merkeziyet’te de öyle.

Âdem, yokluk demektir. Türkçe de isim olarak da kullanılır. Erkek adıdır. Kökeni Adem peygamberden gelir.

Âdem-i Merkeziyet, merkeziyetçilik sisteminin karşıtıdır. Merkezi yönetim yerine yerinden yönetimi benimser. Âdem-i Merkeziyet’te her şey en tepedeki kişi veya yönetim tarafından belirlenmez. Âdem-i Merkeziyet’te tabandan tavana doğru yükselen demokrasi anlayışı vardır.

Siyasetçiler, seçilmeden önce ‘tabandan tavana demokrasi’ derler. Yani yerinden yönetimi vaad ederler. Ama seçildikten sonra her şeyi kendileri bilirler.

Siyasetçiler bir de ‘ortak akıl’ demeyi çok severler. Seçilmeden önce ‘biz bu şehri ortak akıl ile yöneteceğiz’ derler ama seçildikten sonra bu söz ‘dediğim dedik, çaldığım düdük’ şekline bürünür.

Yerinden yönetimde kararları halk alır, uygulamayı da merkez yapar.

Normal olarak seçimden önce yerinden yönetim denir. Fakat son dönemde bu sözün de bir değeri ve anlamı kalmadı.

“Eğer bizi seçmezseniz, merkezden destek alamazsınız” diyorlar.

Hani sizin demokrasi ve milli iradeye saygınız nerede kaldı?

**

Şimdi düşünün…

ABD de kendini dünyanın merkezine koyuyor ve diyor ki “bizim yanımızda yer almazsanız sonunuz kötü!”

Öyle ya! Merkezin de merkezi var…

Ben bilmem merkez bilir…

Velhasılı kelam… Yani kısacası…

Demokrasi, timokrasiden evladır…

Anlamadınız tabii!

Demem o ki halkın yönetimi, para ve gücün yönetiminden iyidir.

Biz yine de ‘ortak akıl’ ve ‘yerinden yönetim’ demeye devam edelim…

A’nın da şapkasını yazmayı unutmayalım.

Şapkasız yazmam, pardon çıkmam abi!

Hala başka hâlâ başka…

Adet başka âdet başka…

Ama başka, âmâ başka…

Şapka önemli…

Şapkalı Âdem!

Yorumlar kapalı.