Cem Erdeveciler

TSUNAMİ

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

 

Merhaba dostlar yeni bir dönem başlıyor diyebiliriz 31 MART seçimlerinden sonra değişim rüzgârlarının getirdiği bu canlılık hayatın her kademesinde karşımıza çıkarsa ne mutlu bize. Ne dersiniz bir nebzede olsa nefes alabildi mi insanımız? Kocaman bir evet dediğinizi duyuyor gibiyim.

2019 yılında sadece 9 büyük şehir derken yani sahil kesiminde hâkimiyeti olan kıstırılmış belli bir kesime hitap eden bir yapı vardı. İstanbul ve Ankara’nınkazanılması zafer olarak nitelendirilmişti. Ayrıca da henüz genel seçimler dokuz ay önce bitmiş ve muhalefet altılı masaya rağmen kaybedilen bir seçim yaşanmışken; 31 MART 2024 seçimleri CHP’nin tsunami etkisi yapan çıkışı halkın CHP ye bir şans vererek ondan çok şey beklediğini gösteriyor.

Bu arada gözden kaçırmamak gereken şey kayyumlara rağmen 2019 da 65 belediye alan DEM parti belediye başkanlığı sayısını 81’e çıkardı.  Bu arada cumhur ittifakının ortağı MHP de belediye başkanlığı sayısını artırırken YRP başlı başına bir çıkış yaparak artık siyasetin içinde var olduğunu gösterdi. Kendine çok güvenen hatta genel seçimlerde yenilginin faturasını CHP’nin yanlış çıkışına bağlayan İYİ parti özü başına girdiği seçimde tam bir hüsrana uğradı. Bu aşamadan sonra İYİ partide neler olur onu da bekleyip göreceğiz.

Görülen o ki ülkemiz 1 Nisandan itibaren yeni bir döneme girdi. Tam 47 yıl sonra gelen bir zafer oldu CHP için. Bu zaferi nasıl sahiplenecek gelecek günlerde nasıl bir politika izleyecek bunuda bekleyip göreceğiz.

Unutmayın her seferinde dediğimiz gibi “durduramazlar halkın çoşkun akan selini”halk her zaman belirleyicidir. Tabi günümüz ekonomisinin de bu tablonun oluşumunda büyük bir payı var. Halkın bu kıstırılmış bezmiş durumuna bir nebzede olsa ilaç gibi gelmiş olmasına rağmen temkinli olmakta fayda var demekten de kendimi alamıyorum.

Neler değişir bilinmez çok şey değişeceğini beklemekte yanlış olur; bir değişim olduğu açıkça görülmekle beraber halkın gerçek ihtiyacına ne kadar cevap verir orası meçhul.  Satırlarıma burada bir şiirle son veriyorum.

DAVET

Dörtnala gelip Uzak Asya’dan

Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan

bu memleket, bizim.

 

Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak

ve ipek bir halıya benziyen toprak,

bu cehennem, bu cennet bizim.

 

Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,

yok edin insanın insana kulluğunu,

bu dâvet bizim….

 

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür

ve bir orman gibi kardeşçesine,

bu hasret bizim…

 

Nazım Hikmet RAN

 

Savaşların sömürünün ve emperyalizmin egemen olamadığı, barışın hâkim olduğu güneşli bir dünya umuduyla yeni güne merhaba sevgiyle ve şiirle kalın.

 

 

 

TSUNAMİ

Yorumlar kapalı.