Ahmet Karbeş

Aşk’ı Saki

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Gecem gündüzüm eşitlenmiş
Yalnızlık şehrimin
Çıkmaz sokaklarında,
Hüznün,
Melankolinin ayazlarında
Biçar,
Naçar kalmışım..

Divane başımın üstünde
Kapkara bir bulut
Ne elimde şemsiye
Ne de tepemde bir korunak
Bir çatı,
Salt
Asit karası gibi
Sağnak sağnak yağıyor gözlerin
İliklerime kadar ıpıslak
Çap çaresiz
Çare olmaktan uzak,
Hep hepten
Zivanadan çıkmış
Bu densiz ölüm bile..

Gör bak!

Nasıl yaşıyorum
Bu onulmaz sancın la..

Hiç bir mey
Dindiremiyor
Uyuşturamıyor
Unutturamıyor ki
Yer kürenin çekim gücü gibiyken
Sana dair tüm hislerim..

Çare olmayacağını bildiğimden
İntihar sayrılarını da es geçmişim..

Akla bilime aykırı
Bilirim,
Olsun be!
Ben seni
Ölünce de seveceğimi bellemişim..

Hadi be saki
Doldur bir tek daha
Ama
Ne şarap olsun
Ne arakî
Onun gözlerini doldur kadehe
Biraz gülümsemesinden
Biraz ılık nefesinden
Biraz da sesinden kat
Sesinden,
İllaki;

Ahhhh o sesinden..

Ağır ağır
Yudum yudum
İçeyim onun sarhoşluğunu
Dönsün devran
İsimler
Cisimler havada uçuşsun havada
Değilmi ki
Sarhoşum sana,
Şimdi tüm renkler toprağa kesmiş
Ölümü ve yaşamı
Bilece harmanlayan koyu bir haki
Gizlesin
Örtsün acıların üstünü de usulca
Yaşamak ve
Ömür çok kısa
Sevgi hep baki..

İstediğin kadar küs sevdiceğim..
İstediğin kadar somurt,
Hatta
Kaç kaçabildiğin kadar..

Araya koyduğun
Bu soğuk mesafeler
Bu sessizlik
Çare değil..

Ben müptelan olmuşum,

Tiryakilik hastalığına

Yani sana
Yine sana
Hep sana tutulmuşum,
Tutuşmuşum..

Gurur ve mantığım
Firar etmiş ki benden;

Havlu atmışım
Belirsiz,
Sarhoşluğu tatlı mı tatlı
Gerzek mi gerzek
Bir umu’ya..

Aşk’ı Saki

Yorumlar kapalı.