Tükettiğimiz gıdaların cildimize etkileri ve cilt dostu gıdalar

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Mevsim yaz olmak üzere. Cildimiz, hem haşır neşir olduğumuz güneşin tehdidi altında hem de daha bir göz önünde. O nedenle cildimizi besleyen, cilt dostu gıdalardan bahsedelim.

Balıklar, özellikle de yağlı balıklar, mükemmel bir cilt destekleyicisidirler. Çünkü cilde faydalı hemen her şeyi içermektedirler. Kaliteli protein yapısı, kalsiyum, fosfor, magnezyum, çinko, selenyumla tıka basa dolu oluşu, D vitamininden zengin kompozisyonu, Omega-3’ten zenginliği balığı, cilde fayda konusunda eşsiz kılar. Balık, haftada 3-4 kez tüketilmelidir. Mümkün olduğunca kültür balıklarından uzak durulmalıdır.

Büyük değil sardalye, hamsi, barbun gibi küçük balıklar tercih edilmelidir. Balığı kızartma değil, ızgara veya buğulama yöntemiyle tüketmek daha doğrudur. Yoğurt, tam bir cilt dostu gıdadır. İçerdiği proteinle, zengin mineral ve vitaminle eşsizdir.

Sık sorulan sorulardan biri de “Süt mü, yoğurt mu?” sorusudur. Otuzlu yaşlardan itibaren yoğurt tercih edilmelidir. Yağ oranı % 1’in altına düşürülmüş yoğurt tercih edilmeli. Kilo fazlalığı görülme yaş aralığı, 30’lu yaşlarla giderek artmaktadır. Thin Think ürünlerini bu nedenle yoğurtla tüketmeyi önermekteyim. Gerek buğday gofretinden gerekse siyah pirinçli gofretten küçük parçalar kırarak kaşık gibi kullanıp günde bir su bardağı yoğurdu tüketmek, iki öğüne engel olup kilosuyla mücadelede o kişinin asgari 800-1000 kalori almasını engeller. Aynı amaçla ayran da tüketilmelidir. Bu tüketim, sıvı almayı da sağlayarak yağ yakımını hızlandıracaktır. Sütten yoğurt gibi mayalanıp fermantasyonla elde edilen kefir de aynı amaçla tüketilebilir.

Cildin dostu olan gıdalardan hazır bahsetmiş iken cildi kırıştıran sık ve bilinçsiz tükettiğimiz şekerden bahsetmeden geçemeyeceğim. Hücrelerin en önemli yakıtı şekerdir. Eğer kullanılamayıp kanda yükselirse DNA ve bazı moleküllerle birleşip hücre ve dokular için zararlı hale gelmektedir. Bu kimyasal sürece şekerleme demekteyiz. Bu sürecin en önemli sonucu, yeni oluşan ve proteinlerin yapısını bozan çapraz bağlardır. İşte bu çapraz bağlanmalar, dokunun elastikiyetini kaybetmesine, yırtılma ve çatlamaya eğilimin artmasına sebep olmaktadır. Çapraz bağlanma süreci devam ettikçe yaşlanan vücutta damar sertliği, eklemlerin sertleşmesi ve en görsel belirti de ciltte kırışma olarak kendini gösterecektir. Karbonhidrat tolerans bozukluğundan ve insülin direncinden korunmak işte bu nedenle cilt yaşlanmasından korunmada, geciktirmede çok önemlidir. Bu korunmadaki üç anahtar ise düşük glisemik indeksli gıdalara öncelik vermek, şeker tüketimini azaltmak ve posa-lif oranı yüksek gıdalara yönelmektir.

Tükettiğimiz gıdaların cildimize etkileri ve cilt dostu gıdalar