Araştırmalar gösteriyor ki yaza girmeden zayıflayanlar, açık büfe otellerden en az üç, en fazla beş kilo alarak geri dönüyor. Açık büfe tatillerde yapılan beslenme hataları, kilo aldırmakla kalmayıp aşırı yemeği yaşam biçimi haline getirerek verilen kilodan daha fazla alınmasına da sebep olabiliyor. Yaza girerken sağlıklı kilo vererek hedeflediğiniz kiloya ulaştıktan sonra tatilde “Bütün yıl çalıştım, yemeyi ve dinlenmeyi hak ettim” düşüncesi, açık büfeleri size tuzak haline getirecektir. Gelin bu yaz her yılın aksine size yapacağımız basit ama etkili önerilerle tatildeki açık büfe tuzağına düşmeyin…
Masadan üç kez kalkın
Beynimize doyma sinyali, 20 dakika sonra gitmektedir. Bu nedenle açık büfede üç kez yerinizden kalkmanız, yavaş yemenize neden olup porsiyon kontrolünüzü kolaylaştıracaktır. Masadan üç kez kalkmada alacağınız besinlerin sıralaması da porsiyon kontrolünde büyük önem taşımaktadır. İlk olarak bir kase çorba içmeniz, mide hacminizin dolarak doyma hissinizin başlamasına neden olacak ve hem de kan şekerinizin ani yükselmesini engelleyecektir. İkinci kalkışınızda ise kendinize haşlanmış közlenmiş veya çiğ sebzelerden oluşan bir salata tabağı almalısınız. Aldığınız salata ve sebzeler, hacim olarak midenizde doygunluğun oluşmasına neden olacaktır. Son kez ana yemek için kalktığınızda zaten doymanız için gerekli olan 20 dakika süre, hemen hemen tamamlanmış olacaktır. Dolayısı ile ana yemek çeşitlerinden sadece sevdiklerinizi bile alıyor olsanız kontrollü bir şekilde tüketmenizi sağlayacaktır.
Açık büfeyi kârlı bir iş olarak düşünmeyin. Verdiğiniz paranın hakkını çıkarmak için sınırsız yeme senaryosunu zihninizde değiştirmelisiniz. Bu, açık büfede en kolay yapılan ve bedeli ağır olan hatalardan biridir. Bu düşünce, açık büfede yiyebileceğiniz kadar yemenin kârlı olduğu hissine kapılmanıza neden olacaktır.
Tabaklarınızı küçük seçin. Büyük tabak yerine küçük bir tabak seçmeniz, porsiyon kontrolü yapmanız kolaylaşacaktır.
Kahvaltı tuzağına dikkat!
Tatilde geç kalkmak istiyorsanız bile mutlaka güne kahvaltıyla başlamalısınız. Açık büfede yer alan ve iştahınızı arttıran bütün kahvaltı seçeneklerinden yemek yerine tatil süresince her gün farklı bir kahvaltı seçimi yapın. Bir gün peynirli, bir gün omletli, bir gün müslili, bir gün de hamur işli (gözleme, börek veya simitli) veya pankekli bir kahvaltı olarak geçirebilirsiniz.
Alkol tüketimine dikkat edin!!!
Alkollü içeceklerin kalorilerinin yüksek olduğunu unutmayın. Bu yüzden eğer alkol tüketecekseniz tercihinizi şarap, blush veya şampanyadan yana yapın. Alkol sonrası ödemi engellemek için bol su içmeyi, ertesi gün kahvaltıda maydanoz yemeyi, ara öğünlerde kiraz veya ananas gibi ödem atıcı meyveleri tercih etmeyi unutmamalısınız.
Her gün mutlaka spor yapıp enerji harcamalısınız. Tatil, spora zaman ayırmanız için mükemmel bir dönemdir. Tatil süresince her gün yapmanız, alabilme ihtimaliniz olan fazla kaloriyi dengelemenizi sağlayacaktır.
Tatlı yemek istiyorsanız!
Tatlı yemek istiyorsanız ana yemek porsiyonunuzdan fedakarlık ederek kalori dengesi sağlayıp yemelisiniz. Aç karnına açık büfeden tatlı almaya çalışırsanız porsiyon kontrolü yapmanız mümkün olmayacaktır. Bu nedenle öncelikle bir salata tabağı yapıp yemeli, onu yiyip sonrasında da seçtiğiniz bir porsiyon tatlıyı tüketmelisiniz.
Dondurmaya dikkat!!!
Her ana yemekte açık büfedeki dondurmayla yemeği tamamlamak kilo kontrolünüzü zorlaştırır. Bu nedenle dondurmayı tatlı tercihi olarak ya da ara öğün tercihi olarak öğleden sonra kullanmalısınız.
Su tüketimini ihmal etmemelisiniz. Günlük su ihtiyacınızı karşılamak için 2-2.5 litre su içmeyi unutmayın. Hatta fazla ter kaybettiğiniz günlerde sodayla mineral desteği sağlamayı da ihmal etmemelisiniz.
Ara öğün yapmayı unutmamalısınız. Ara öğün yaparak kan şekerinizi dengelemeli ve açık büfe olan ana yemeklere çok aç karnına gitmeyi engellemelisiniz. Ara öğünler, porsiyon kontrolünüzü kolaylaştıracaktır.
Herkese verdiği kiloları almadığı bir yaz diliyorum. İyi tatiller…
Bu yazı gazetemizin 30 Temmuz 2021 tarihli sayısında yayınlanmıştır.
