Örgütlü toplum

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

En demokratik toplum, örgütlü olanıdır…

Geçtiğimiz günlerde kimi yayın organları, 28 Şubat ‘postmodren’ darbesi ile ilgili bir haftaya yayılan programlar yaptılar.

Bugün 28 Şubat muhtırası ile ilgili bir değerlendirme yapmayacağım ama iki kelime hakkında bilgi yazacağım. ‘Muhtıra’, ihtar kelimesinden geliyor. Uyarı!

Sözlük anlamına göre, ‘herhangi bir şeyi anımsatmak, bir konuda uyarmak için yazılan yazı’

Postmodern de  ‘modernizmin sonrası ve ötesi’ anlamında kullanılmaktadır.

Türkiye’de son 60 yılda 10’ar yıl ara ile üç askeri darbe yapıldı. 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980… Nedenleri, niçinleri ve sonuçları hakkında da değerlendirme yapmayacağım.

Fakat sanki sola ağır darbeler vuran 12 Mart’ın 28 Şubat kadar mağduriyet yaratmadığı iddia ediliyor veya edildi gibi geldi bana… 12 Mart pas geçildi…

“Necmettin Erbakan’ın başbakan, Tansu Çiller’in başbakan yardımcısı olduğu 28 Şubat 1997’de olağanüstü toplanan Millî Güvenlik Kurulu toplantısı sonucu açıklanan kararlarla başlayan ve irtica olarak adlandırılan gericiliğe karşı, ordu ve bürokrasi merkezli hükümetin dağılmasına yol açan bir muhtıra…”

Neyse… Darbeler, örgütlü toplumun düşmanıdır ve darbenin ilk günlerinde ilk önce örgüt yöneticileri gözaltına alınır.

Üç fiili darbe gören Türkiye, 1980’den sonra kabuğuna çekildi. Herkes, örgüt kelimesinden kaçar oldu. Artık insanlar, ‘dernek’ çerçevesinde bir araya gelmekten ürker oldular.

Oysa devlet de bir örgüttür.

Burada en dikkat edilmesi gereken durum, demokratik ve şeffaf olan örgütlenmelerin diğerlerinden ayrılması gerektiğidir. Yani örgüt yöneticileri, açık seçimlerle yönetime gelmeli ve üyelerine karşı özellikle mali konularda şeffaf olmalıdırlar.

Kooperatifler, vakıflar, sendikalar, dernekler,  odalar… Hesap verebiliyorlarsa ne ala…

Biliyorsunuz Ödemiş Kent Konseyi’nin son seçimli genel kurulu, 28 Haziran 2019 tarihinde yapıldı. İki liste halinde gidilen seçimlerde benim de içinde bulunduğum ekip ipi göğüsledi.

Yaklaşık bir yılımız, ‘salgın’ koşulları altında geçti fakat biz, ona rağmen uzaktan yapılan toplantılarla ilçemizin sorunları hakkında görüş alışverişinde bulunmaya devam ettik.

Aldığımız kararları zaman zaman Belediye Meclisi’ne rapor halinde sunarken bazen de sözlü olarak iletme ihtiyacı hissettik. Toplantılarda ele aldığımız konularla aldığımız kararları hem ‘sosyal medya’ olarak adlandırılan internet ortamı hem de yazılı ve görsel yayın organları ile paylaşıyoruz.

Son Yürütme Kurulu aylık olağan toplantımızı da 13 Mart 2021 tarihinde gerçekleştirdik. Yürütme Kurulu, dokuz kişiden oluşmakla birlikte bu sayıyı her zaman bulamadığımız oluyor elbette.

Muhtarlar, odalar, sendikalar ve belediye de Kent Konseyi Yürütme Kurulu’nda temsil ediliyor.

Peki ne yapıyoruz bu toplantılarda?

Çeşitli meclislerimiz var ve o meclisler de toplanıp aldıkları kararları bize aktarıyorlar. Biz de alınan kararlar üstüne fikirlerimizi ortaya koyup dosya haline getiriyoruz.

Örneğin son toplantımızda da üç meclisimizden gelen tartışma tutanaklarını değerlendirdik.

Çevre temizliği, her zaman gündem maddesi. Engellilerin kent olanaklarından yararlanması. Kuraklıkla mücadele ve su tasarrufu. Ağaçlandırma çalışmaları, kültür-sanat faaliyetleri…

Bu çalışma grupları veya meclislerinde fikir üretmek istiyorsanız ve ciddi önerilerinizin olduğunu düşünüyorsanız buyurun gelin…

Demokratik toplum, örgütlü toplumdur…

Örgütlü toplum