2017’nin Eylül ayında, ‘Ders ziline az kala’ başlığı ile ardı ardına iki yazı ile birlikte ‘TEOG gidiyor LİGİS mi geliyor?’ başlığı ile toplamda üç yazı yayınlamışım. İsteyenler gazetemizin internet veya benim facebook sayfasından ilgili yazıları bulup yeniden okuyabilirler.
Bu yazılarda hem genel hem de ilçemizi ilgilendiren bazı sorunlardan bahsetmiş ve kendimce çözüm yolları üstünde durmuşum.
İşte o yazılardan ilçemizle ilgili olan iki paragraf:
“Küçükavulcuk köyü yakınlarında üç lise yerleşkesi her geçen yıl genişlemektedir. Anadolu Lisesi ve İmam Hatip Lisesi yanında Fen Lisesi inşaatı da devam ediyor. Bu demektir ki ortalama 2-3 bin öğrenci her gün bu yolu kullanmak zorunda kalacaktır. Bu gelişme servis ve yemek sorununu beraberinde getirecektir. Bence öyle bir düzenleme yapılmalı ki öğrenciler evlerine en yakın okullarda okuma olanağına kavuşmalıdırlar.“
Bu yazılardan birinde, şu an görev yaptığım İlkkurşun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin de (Eski Ticaret Lisesi) düz Anadolu liseleri arasına alınabileceğini böylelikle, adresi Hastanenin üstündeki Sağlık Caddesinin kuzeyinde olan öğrencilerin de eve yakın bir düz Anadolu lisesine kavuşabileceklerini yazmıştım.
Bizim takip edebildiğimiz kadarı ile ilçemizdeki okulların gelecek yılla ilgili planlamaları henüz tamamlanmış değil. Bu yönde bir planlamanın bulunduğunu öğrenmekle birlikte bildiğim kadarı ile henüz bu planlama onaylanmış değil.
Geçtiğimiz Pazar akşamı bilmiyorum CNN’deki Para Dedektifi programını izleme olanağı bulabildiniz mi! “Geleceğimiz için umut veren tarım lisesi öğrencilerinin öyküsü Para Dedektifi’nde” spotu ile sunulan programda Silivri’de kurulan Türkiye’nin ilk ve tek tarım lisesinin tanıtımı vardı.
Programda anlatıldığına göre Türkiye’de ilk defa Silivri Belediyesi özel bir tarım okulu açmış. Cem Seymen’in sunduğu programda Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar tarafından kurulduğu belirtilen okul, tarım alanında nitelikli elemanlar yetiştirecek. Okul henüz 1 yıllık. Özel TÜRAM Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, 67 öğrencisi ile 18 Eylül 2017’de eğitime başlamış. Okulda hem teorik hem de uygulamalı tarım öğretiliyormuş.
2050 yılında dünya nüfusunun 10 milyara yaklaşması bekleniyorken. Seymen “Peki, bu nüfusa yetecek tarım üretimi var mı?” diye soruduktan sonra tarım sektörünün gelecekteki önemine dikkati çekiyordu.
Topraklarının yarısı tarım alanlarından oluşan İstanbul’un Silivri ilçesinde böyle bir okul açılmasının ana amacı, tarımı yaşatacak nesiller yetiştirmek olarak açıklanmış. Geleceğin tarım akademisyenlerinin ve ziraat mühendislerinin yetişeceği okulda, tarım köy enstitülerine benzer bir müfredatla yeniden hayata geçirilecek, öğrencilere tarım alanı, bahçe bitkileri ve tarla bitkileri branşlarında eğitimler verilecekmiş.
Okul, üniversitelerle ve Silivri’de gıda sanayi alanında hizmet veren kuruluşlarla da işbirliği yapıyormuş. Öğrenciler uygulamalı eğitim sayesinde daha mezun olmadan kendilerini geliştirebiliyormuş. Silivri Belediyesi’nin öğrencilere tanıdığı bir başka imkan da yurt içi ve yurt dışında tarım gezileri düzenlemekmiş. Öğrenciler bu gezilere giderek dünyadaki tarım modellerini yerinde inceleyip bilgi sahibi olacakmış. Bir sonraki aşama ise üniversite imiş. Bu liseden mezun olanlar yine belediyenin Silivri’de kuracağı Tarım ve Yaşam Üniversitesi’ne doğrudan geçiş yapabilecekmiş.
Sanıyorum lafı nereye getireceğimi anladınız. Ben zaten ‘benim okuyucularım zekidir; ne söylemek istediğimi anlarlar’ derim.
Hani geçenlerde ‘Bayılırım şu Kaymakçı yoluna’ başlıklı bir yazı yazmıştım ya… Ara ara düzenli ve bakımlı bahçeler görmeye başladım. Nar bahçeleri, incir bahçeleri ve altı temizlenmiş üstü budanmış zeytin bahçeleri. Böyle bahçeler Tire-Belevi arasında da var: Şeftali bahçeleri.
Demem o ki Ödemiş’e bir Tarım Lisesi kazandırsak da burada okuyan öğrencilerden isteyenler nitelikli tarım işçisi olsalar, isteyenler de gıda ve ziraat mühendisi, kimileri de veteriner olmak için yola devam etseler.
Gen mühendisi olmak isteyenler çıkar belki de…
Bence bu bölgeye ve ülkemize süper bir hizmet olur…
Yorumlar kapalı.