Milli takımın başarısızlığı üzerine

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Büyük ümitlerle katıldığımız Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan milli takımımız sıfır puanla geri döndü. Turnuvanın gizli favorisi gösterilen millilerin neden başarılı olamadıkları konusunda her kesimden farklı yorumlar yapılıyor. Kimileri, Şenol Güneş’i tek sorumlu gösterirken kimileri de futbolcuları ve sistemsizliği öne çıkarıyor. Sebebi ne olursa olsun değişmeyen gerçek, sıfır puan ve tek golle ülkemize dönmüş olmamız…

Hepimizin bildiği ve kullandığı bir söz vardır: “Deveye sormuşlar, boynun neden eğri? Deve cevap vermiş: Nerem doğru ki”. Ben de sormak istiyorum. Ülke olarak hangi alanda Avrupa devletleri ile yarışta ön sıralardayız ki futbolda çeyrek final veya final oynayalım?

Bursa Eğitim Enstitüsü’nde okurken öğrenci babası olarak bilinen bir biyoloji öğretmenimiz vardı. Ona tüm okul öğrencileri “Mehmet Abi” derlerdi. Gerçekten hepimize öğretmenliğin yanında abilik ederdi. Dersten çıktığında öğretmenler odasında değil, bizimle birlikte kantinde otururdu. Hepimize bir şeyler ısmarlardı. Bizimle sohbet ederdi. Arada bir “Hocam, bu sefer bizden olsun” dediğimizde “Siz öğrencisiniz, baba parası ile geçiniyorsunuz. Maaş aldığınızda ben çayınızı, kahvenizi içmeye gelirim” diye bizim gönlümüzü alırdı.

O yıllarda yine bir Avrupa maçında yenilmişti milli takımımız… Biz üzgündük. Bizi üzgün görünce, “Size bir ödev veriyorum. Avrupa ülkeleri ile ülkemizde kişi başına düşen milli geliri, kişi başına tüketilen et-süt miktarını, kişi başına okunan kitap sayısını, kişilerin eğitim durumunu  alt alta yazın. Türkiye kaçıncı sırada ise futboldaki sırası da orada olacaktır. Onun için üzülmeyin, milli takımımızın yenilmesi normaldir. Bunu aşmak için siz çok çalışacaksınız. Eğitimi çağdaş ölçütlere göre yapacak, her alanda işi temelden ele alıp kişileri ona göre eğiteceksiniz” demişti.

Milli takımın aldığı sonucu görünce aklıma rahmetli Mehmet Abi’mizin sözleri geldi. Avrupa ülkeleri ile ülkemizi karşılaştırdığımızda ülkemizin her alanda çok gerilerde olduğunu görüyoruz.  Örneğin; İrlanda’da kişi başına düşen milli gelir 1724 Euro, Hollanda’da 1685 Euro, İspanya’da 1108 Euro, Yunanistan’da 758 Euro iken Türkiye’de 392 Euro’dur.

Aynı şekilde yılda kişi başına tüketilen et miktarlarına baktığımızda Avrupa ülkelerinde kişi başına tüketilen et miktarı ortalama 94 kg iken Türkiye’de bu rakam 28 kg’dır. Yine Avrupa Birliği ülkelerinden Almanya’da kişi başına düşen kitap sayısı 25.000 iken Türkiye’de sadece 6.000’dir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin en fazla hak ihlali verdiği ülke de Türkiye’dir.

Neresinden bakarsak bakalım rahmetli öğretmenimin verdiği ölçütlere göre milli takımımızın mevcut durumu normaldir.

Üzüntümüzün fazla olmasına iktidar medyasının gerçekçi olmayan gazeteleri ve televizyonları da neden olmuştur.  Milli takımımızı ve çalıştırıcı Sayın Şenol Güneş’i fazlaca abartarak herkesi büyük bir beklenti içine sokmuşlardır.

Uluslararası arenada milli takımımızın başarılı olmasını herkes gibi ben de çok istedim ve isterim ancak bunun için ülkemizin her alanda önce Avrupa değerlerine ulaşması gerekmektedir. Eğitim sistemimizden ekonomiye, insan haklarından demokrasiye kadar Avrupa ve dünya devletlerine, onların standartlarına kavuşmalıyız.

Mustafa Kemal Atatürk, “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim” demişti. Her yönüyle bu özellikleri taşıyan sporcuları yetiştirdiğimizde başarı kendiliğinden gelecektir.

Bu yazı gazetemizin 24 Haziran 2021 tarihli sayısında yayımlanmıştır.

Milli takımın başarısızlığı üzerine

Yorumlar kapalı.