Memleket yangın yeri!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

ARSUZ’DAN DEFOLUN!

İskender Can. Yüz yüze tanışmıyoruz ama Facebook’tan arkadaşız. İskenderun’da yaşıyor. Ara ara birbirimizin yazılarını ‘beğen, paylaş’ yapıyor, yorumlar yazıyoruz. Son yazılarından biri ilgimi çekti. Konu, memleketimizin madencilik ve doğayı talan etme yarışı! Malum, biz de Bozdağlarda altın madeni için ÇED serüveni yaşadık ve şimdilik onları def ettik.

İskender Can’ın yazısını aynen paylaşıyorum ki belki yazıyı okuyanların ufkunu açar:

“Her kim ve her ne halt iseniz… İskenderun’u mahvettiniz, perişan ettiniz, bitirdiniz. Türkiye’nin en güzel şehirlerinden biriydi… Sayenizde şimdi artık ‘İskenderun’ demek; ‘toz, duman, kömür, is, gürültü, trafik keşmekeşi, beton, angus kokusu ve Suriyeli’ demek!

Kaçtık, Arsuz’a yerleştik… Kurtulamadık, yine peşimizdesiniz!

Krom madeninizi alın cebinize sokun, mermer ocaklarınızı da alın öteki cebinize sokun! Termik santral vs. projelerinizi de nerenize isterseniz oranıza… Yeter ki buradan defolun! Bırakın nefes alalım!

Bak, kibarca rica ediyorum: Lütfen, Arsuz’dan defolun!”

ORMAN YANGINLARI

Memleketin her yerinde ormanlarımız cayır cayır yanıyor. Koruyamıyor ve kollayamıyoruz. Ben de Facebook’ta şunları yazdım:

“Yanan ormanlar kimin işine yarar? Lanet olsun… Ama ‘kuşa bak kuşa’ diyenleri de hesaba katmak gerekmez mi! Çok değil, bir iki yıl içinde kimin bu işten faydalanacağı ortaya çıkar… Aman ‘yanılmışız / aldatılmışız’ demeyin… Bu hikaye hep böyle başlar. Girişe değil, sonuca bakmak lazım… Yazık…

İlenme, beddua ve lanetleme yerine devletin koruma, kollama ve suçluları bulma görevini hatırlatmamız gerekir…”

Bakıyorum e-sosyal medya ortamına, herkes bir suçlu bulma telaşında. Kimi terör örgütlerini suçluyor kimi de maden şirketlerini. Doğruluğu tartışmalı paylaşımlar var. Vatandaş esip köpürüyor, asıp sallandırıyor.

İşte devlet burada devletliğini göstermeli, ormanlarımızı koruyup kollamalı, suçluları bulup çıkarmalıdır. Öyle nerede hangi zamanda çekildi belli olmayan görüntülerle ve kimin paylaştığı belli olmayan ifadelerle bu işleri çözmeye çalıştığımızda bilin ki çözümsüzlüğün bataklığına saplanacağız.

Ve yanan yerler, kesinlikle imara açılmamalı…

ETİL Mİ METİL Mİ!

Alkol ölümleri, bir anda Türkiye gündemine oturmuş, bir ara da unutmuştuk. Yeniden ‘pik’ yaptı. Kaç kişi ölmüş takip edemiyoruz. Sanıyorum ölenlere de alkolden öldü raporu yazılmıyor. Bildiğimiz kadarı ile Ödemiş’te de adı belli olan dört, söylentilere göre de altı kişi bu etil metil zehirlenmesinden dolayı hayatını kaybetti.

Bu zıkkımı içmesini bilmediğimiz ortada. Aşırı vergilerden dolayı pahalı satıldığını da biliyoruz…

Sanki bu işlerin içinde gizli eller var gibi. Etili metili karıştırıyor ve bilerek piyasaya sürüyor gibi… Yazıktır, günahtır…

ERMENİSTAN VE YUNANİSTAN!

Sanki ezeli ve ebedi düşman gibiyiz. Uzak gezegenlerden gelmişiz gibi! Hiç iyi geçinmedik; geçinmeyecekmişiz gibi de duruyoruz.

Genellikle tek taraflı paylaşımlar, tarafları biliyor ve yangına körükle gidiliyor. Çatışma ve gerginlik ortamları da birilerinin işine yarıyor. Ben arada Türkçe yayın yapan Yunan ve Ermeni sitelerine göz atıyor, neler dediklerini öğrenmeye çalışıyorum. Bakıyorum, bu tarafta neler söyleniyorsa öbür tarafta da benzeri cümleler sarf ediliyor…

Ne yazık ki ‘kardeşlik, barış ve hoşgörü’ diyenler, seslerini yükseltemiyor.

Sevdiğim bir söz vardır: Barış için ter dökmeyenler savaşta kan dökerler!

Lütfen biraz ter dökelim…

Memleket yangın yeri!