Düşman işgalinin yarattığı rahatsızlık sonucu emperyalizme karşı örgütlenerek sıkılan ilk kurşunu ve başlatılan Milli Mücadele’yi hatırlamak ve hatırlatmak amacıyla her yıl mayısın son pazar günü yapılan, 102 yıldır geleneksel hale gelen İlkkurşun etkinliklerinden söz etmek istiyorum.
Pandemi nedeniyle bu yıl haziran ayına sarkan bu etkinliğin eski canlılığında olmasa da tedbirler kapsamında sınırlı da olsa yapılması, bize mutluluk vermiştir.
15 Mayıs 1915’te Yunan ordusunun İzmir’i işgalini takiben ilçemiz Ödemiş’e kadar gelmesine karşı bölgesel kurtuluş çareleri arayan halkın bağımsızlık ruhuyla başlattığı ve ilk kurşunun işgalcilere karşı sıkıldığı yer olan Hacı İlyas (bugünkü İlkkurşun) mevkiinde yapılan bu etkinlik, 3 Eylül günü akşama doğru sonuçlanan bir kurtuluş hareketi için yakılan bağımsızlık meşalesidir.
Bu atılan ilk kurşun, aynı zamanda arkasına halk gücünü almış Kuvayı Milliye hareketinin ilk uygulanışı olması nedeniyle kurtuluş tarihimizde önemli bir yer edinmektedir.
Kuvayı Milliye’nin çekirdeğini teşkil eden bu halk hareketi, ülkemizin bütününe sirayet etmiş ve bölgesel kurtuluş hareketleri yerine bütün güçler birleştirilerek Mustafa Kemal Atatürk ve kurmaylarının girişimleriyle düzenli orduya geçişin ilk adımları olmuştur. Bu hareketin başarı kazanmasının ardından ilk kurşun, tarih sahnesinde yerini almıştır.
Ödemiş halkının emperyalizme ve sömürgeciliğe karşı ilk kurşunu sıkmasının tarihsel önemi burada yatmaktadır. Ulusal kurtuluş askeri gücümüzün kurtuluş direnişinin ilk çekirdeğinin Ödemiş’te filizlenmiş olması da ayrı bir önem taşımaktadır. Ödemiş efeliğinin de tarihi, bu oluşumdan kaynaklanmaktadır.
Tarihimizi unutmayalım ve unutturmayalım. Bilinmelidir ki tarihinden ders almayan milletler, o günleri tekrar yaşamaya mahkumdur.
Kalın sağlıcakla…
