*İlçemizde kişi başına kaç araç düşüyor da bu trafik bu kadar berbat?
*Trafik demişken, neden bir insan evladı diğer araca yol vermiyor?
*Yine trafik demişken, yaya geçitlerinden geçerken araçlar, neden paşaya kelle yetiştirir gibi geçiyor da yayalara yol vermiyor?
*Hastanemize ne zaman işini seven doktorlar gelecek?
*Doymak bilmeyen ev sahipleri, insafa gelecek mi?
* Ehl-i keyif park edilen öküz gibi araçlar ve motorlar ve bisikletler yüzünden yürüyemediğimiz kaldırımlardaki araçların lastiklerini ilk kim patlatacak?
*Bir gün bir baba yiğit çıkıp “Hemşehrimin işi olsun, ilçemiz kalkınsın, bankada duran paranın bana faydası yok” deyip bir fabrika açar mı?
*Gençler ne zaman popolarını kaldırıp iş beğenmezlikten kurtulacak?
*Bazı işverenler, ne zaman çalışanının etinden, sütünden, derisinden faydalanmaktan vazgeçecek?
*Arsa parasını çıkarmak için fahiş rakamlara satılan evler, ilk hangi müteahhidin elinde patlayacak?
*Mecburiyet pardon Hastane Caddesi’nin gürültü kirliliği ne zaman bitecek?
*Bazı yollara belediyemiz tarafından “İzmir Büyükşehir Belediyesi işini yapmıyor” diye pankartlar asılmıştı. İşe yaradı mı?
*HEYYY SEN! “Hönnnkkkk” diye yere tükürmekten ne zaman vazgeçeceksin?
*İlçemizin kurtuluş etkinlikleri kapsamındaki etkinliklerdeki Murat Dalkılıç konserine gidenlerin kaçı sanatçıyı biliyor? Yoksa insanlarımızın nerde beleş oraya yerleş zihniyeti mi? Öbür etkinlikler de kalabalık mıydı?
*Son olarak, pek bir meraklıyız ya il olmaya, sahiden il olmayı hak ediyor muyuz?