Af yasası

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Her ne kadar adı “infaz yasasında yapılan değişiklik” olsa da sonuçları itibarı ile meclis bir af yasası çıkardı. Bu yasa ile söylendiğine göre 90.000 hükümlü cezaevlerinden salıverilecek. Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan yaptığı değerlendirmede, “Kamunun vicdanına ve hassasiyetlerine uygun bir düzenleme yaptık” dedi.

Bildiğiniz gibi AKP ve özellikle MHP, uzun süreden beri bu af yasasının meclisten çıkmasını istiyordu çünkü cezaevleri kapasitesinin çok üstünde hükümlü ve tutuklu bulunuyordu.Muhalefet partileri de, “Tasarınızı görelim, Anayasa’ya ve hukuka uygunsa biz de destek veririz” diyorlardı ama iktidar partileri, kamuoyunun tepkisinden çekindiği için olmalı tasarıyı bir türlü meclis gündemine getirmemişlerdi. Korona salgını toplumun gündemine oturucunca iktidar partileri, infaz yasasında değişiklik yapan düzenlemeyi meclise getirdiler.İnfaz yasasında değişiklik yapan yasa, muhalefet partilerinin uyarı ve önerilerini dikkate almadan AKP ve MHP oyları ile yoğun bir çalışma ile meclisten geçti. Düzenleme ile( cinsel suçlar, uyuşturucu ticareti, kasten adam öldürme, kadına yönelik şiddet ve terör suçları) suçları dışında kalan tüm suçlardan ceza alanlar, ceza indiriminden yararlanıp cezaevinden çıkacaklar.

Şimdi sormak gerekirse bu düzenleme; belirtildiği gibi kamu vicdanını tatmin eden, Anayasa’nın ve ceza hukukunun evrensel kurallarına, kanun önünde eşitlik ilkelerine uygun bir düzenleme oldu mu?

Ayrıntıları henüz elimize geçmedi ama basından öğrendiğimiz kadarı ile olmadı. Örneğin kamu vicdanını sızlatan, binlerce vatandaşımızı dolandırıp paraları zevki sefa içinde yiyen “Tosuncuk” lakaplı Mehmet Aydın, ünlü mafya lideri Alâeddin Çakıcı, Soma maden ocağında 301 kişinin ölümüne neden olanlar, Çorlu tren kazasının sorumluları, Berkin Elvan’ı, Ali İsmail Korkmaz’ı öldürenler, hırsızlık, fuhşa teşvik, rüşvet, irtikâp, ihaleye fesat karıştıranlar yasadan yararlanıp dışarı çıkacaklar ama sadece düşüncelerini söyledikleri, yazdıkları, siyasi iktidarı eleştirdikleri için cezaevinde olan gazeteciler, yazarlar, avukatlar, siyasiler aftan yararlanamayacak. Vatandaş sormayacak mı “Bu nasıl vicdan, hani eşitlik?” diye.

Af; bağışlama demektir. Bir kişi başkası aleyhine bir suç işlediğinde o kişinin onu ilgili makamlara şikayet etmemesi, ettiyse şikayetten vazgeçmesi, bu olayla ilgili maddi ve manevi bir isteğinin olmaması anlamına gelir. Geçtiğimiz yıllarda uygulamaya konulan “uzlaşma” kurumu, buna hizmet etmektedir. Kişiler arasındaki husumetleri giderme, sulhu sağlama ve yargının, işini azaltma amaçlanmıştır.

Bağışlama, affetme her toplumda çok eskiden beri var olan bir kavramdır. “Bağışlamak, büyüklüğün şanındandır” sözü, bizde en çok bilinenlerdendir. Bu konuda Bernard Shaw “Affetmek büyüklüktür, bunda anlatması çok güç bir zevk vardır”, Konfüçyüs “İnsan sevdiği müddetçe affeder”, Nazım Hikmet “Düşmanlarınızı bağışlayın, hiçbir şey onların canını bu derece sıkmaz”, Tolstoy “Erdem bir kötülüğü yapmamak değil, yapılmış kötülüğü bağışlamaktır”, Mevlana da “Bağışlamak, anlayışın meyvesidir” der.

Bu anlamda infaz yasasında değişiklik yapan yasa, sonuçlarına bakıldığında af yasası, toplumun içinde bulunduğu koşullarda yararlı olmuştur. Toplumlar, zaman zaman kısmi veya genel aflar çıkarırlar. Bununla; zamanla eskimiş yasalardan kaynaklanan ve yargılama hatalarından kaynaklanan haksızlıkları giderip toplumlarda iç barışı sağlamak isterler. Bu tür aflar, bir yandan devleti ekonomik olarak rahatlatırken suç işleyen insanlara yeni bir yaşam, kendi kendini sorgulama fırsatı verir. İnsanların doğuştan suçlu doğmadıkları, onların içinde yaşadıkları toplumun sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların onları suça ittiği savından yola çıktığımızda insanlara bir şans daha vermenin yararlı olduğuna inananlar da az değildir.

Keşke bu düzenleme; eline silah değmemiş, düşünmekten, düşündüğünü söyleyip yazmaktan başka suçu olmayan gazetecileri, yazarları, avukatları ve siyasileri de kapsasaydı.Dilerim konu, Anayasa Mahkemesi’ne gidince yüksek mahkeme bu eksikliği tamamlar, her zamankinden daha fazla ihtiyacımız olan toplumsal barışımıza katlıda bulunur diye düşünüyorum. Saygılarımla. Evde kalın, sağlıklı kalın.

Af yasası