Kuvayı Milliye ve 6 Mehmet

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

“Dört cephe içinde koptu kıyamet.

Vagonların kırk kişilikse yapısı

seksen Memet, yüz Memet yüklü hepisi.

Kilitlenmiş vagonların kapısı.

Tirenler gidiyor Memetçik dolusu.

Memetçik, Memet,

Memetçik, Memet.

Kilitli vagonlarda yoktur merhamet…”

Alıntı yaptığım dizeler, Nazım Hikmet’in yanılmıyorsam ya ‘Kuvayı Milliye Destanı’ ya da ‘Memleketimden İnsan Manzaraları’ adlı şiir kitabında yer alır. Zülfü Livaneli’nin bu şiire yaptığı çok güzel bir parçası vardır. Müzik parçası, zaman zaman şiirden bölümlerle süslenmiştir. Ve sanki raylarda ilerleyen trenin çıkardığı o ritmik ses de ‘Memetçik Memet’ dizeleriyle tamamlanır.

Kuvayı Milliye’yi anlatmayacağım. Zaten bu konuda da uzman falan değilim. Konuyla ilgili güzel bir kitabı bulunan sayın Alev Coşkun’u salı günü Ödemiş’te dinleyeceğiz.

Yaklaşık bir ay kadar önce, önceki yıllarda da Ödemiş’te oyunlar sergileyen Samsun Sanat Tiyatrosu’nun emekçisi Yaşar Gündem aradı beni. “Dostum, biliyorsun yeni bir oyunla turnedeyiz; Ödemiş’e de gelmek istiyoruz!” dedi.

Ben ‘Gölgesinde Çınarın’ adlı yeni oyunu geçtiğimiz yaz Seferihisar-Kaleiçi’nde izlemiştim. Tek kişilik oyun, açıkhavada olmasına rağmen bence başarılı idi.

Tiyatronun TV ve sinema karşısındaki yenilgisini biliyorsunuz. TV ve sinemanın büyük sermaye gruplarının elinde olduğunu da sanıyorum hatırlatmama gerek yok. Tiyatro, bana göre biraz daha sanata ve emeğe yakın durduğu için bu tür organizasyonların ilçemizde sergilenmesi için elimden geleni yaparım. Bu çerçevede benim gibi düşünen arkadaşlarımızla bir değerlendirme yapıp Yaşar Gündem’e eğer aynı gün “Kuvayı Milliye Destanı” adlı oyunu da oynarlarsa teklife olumlu bakabileceğimizi ilettim.

Çünkü Ödemiş’in marka değerlerinden biri olan Kuvayı Milliye’nin 100’üncü kuruluş yıldönümü idi ve ilçemizde hak ettiği gibi anılmamış ve kutlanmamıştı.

Kuvayı Milliye ve İlkkurşun… Bizim böyle değerlerimiz var ama bunlarla ilgili sabit bir müzemiz bile yok. Okurlarım bileceklerdir; çok defalar yazdım ama olmadı mı olmuyor. Birinin bu işe kendini vermesi gerekiyor. 200 bin lira verip stadyumlara şarkıcılar getiriyoruz ama böyle kalıcı değerler yaratmakta becerilerimiz sınırlı kalıyor.

Neyse… İşin içine belediye de girince Kent Konseyi işbirliği ile hak ettiği gibi olmasa da Kuvayı Milliye’nin 100’üncü kuruluş yıldönümünü analım fikri olgunlaştı. Belediye, tiyatro ve panel konusunu üstlendi. Öyle büyük paralarla falan değil; gönül işi…

Bir de dedik ki bu oyunu liseli öğrencilere izletelim ve sponsor bulabilirsek oyuna gelecek çocuklarımıza konuyla bağlantılı 3-4 kitap armağan edelim: Atatürk’ün Nutuk, Alev Coşkun’un Kuvayı Milliye’nin Kuruluşu, Nazım Hikmet’in Kuvayı Milliye Destanı ve Mustafa Ali Kasap’ın Efemiz Atatürk resim kataloğu. Bir de Atatürk posterli 2020 takvimi… Hangilerini verebileceğimiz, pazartesi gününe kadar netleşecek. Şimdilik üç kitap çantada gibi. Destek vermek isteyenler, beni arayabilirler.

Uzatmayalım, 24 Aralık Salı günü oyun, liseli gençler için Ödemiş’te olacak. Oyun öncesinde Ödemişli eski bakan Alev Coşkun da yaklaşık yarım saatlik ‘En Uzun 15 Gün / Ödemiş Direnişi’ başlıklı bir tanıtım yapacak.

**

Bizim 100 yıl öncesine bir borcumuz var!

“Kim düşünmüş, kimin etkinliği imiş, karar alınmış mı alınmamış mı!”

Varsayın ki Ödemiş Belediyesi yapmış ya da Kent Konseyi… Veya Kuvayı Milliye Derneği…

İstanbul Ödemiş Kültür Tanıtım ve Dayanışma Derneği de yapmış olabilir…

Destek ve sponsorluk konusunda birçok kurum ve kişiye haber ettik…

Efeler yalnız oynarmış, birlikte iş yapamazmış falan filan… Ben bu tür işlerin alkış tarafını büyütme tarafındayım.

6 Mehmet konusuna gelince… Onu da panel öncesinde ben anlatacağım…

Kuvayı Milliye ve 6 Mehmet