ORTAK PAYDAMIZ DOĞA

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 Küçük Menderes Havzası Tarih ve Doğa Katliamına Hayır Platformu, yarın Ödemiş Belediyesi Perşembe Pazarı Sosyal Tesisleri’nde düzenlenecek Altın Madenine Hayır Şenliği’ne hazırlanıyor.

Yarın saat 12.00’den itibaren başlayacak şenlikte Bozdağlar’da ve havzada neden madencilik yapılmaması gerektiği anlatılarak, bölge halkının tepkisi dile getirilecek. Bozdağlar’daki olası madencilik faaliyetlerinin hem Küçük Menderes, hem de Gediz Havzalarını olumsuz etkileyeceğini vurgulayan Küçük Menderes Havzası Tarih ve Doğa Katliamına Hayır Platformu dönem sözcüsü ziraat mühendisi Özkan Akgün, tüm Ödemişlileri şenliğe davet ederek toplumsal duyarlılığın maden girişimlerine karşı en büyük engel olduğunu belirtti.

Gazetemizin sorularını yanıtlayan Akgün, Küçük Menderes Havzası’nın verimli topraklarının herkesin ortak paydası olduğuna dikkati çekti.

Akgün, “Yüzyıllardır Küçük Menderes Havzasında yaşayan herkese hayat veren, ülkenin tarımsal varlığına katkı sunan bu eşsiz doğa hepimizin ortak paydasıdır. Bu doğa tahrip olursa her kesimden insanımız etkilenecektir. Bunları göz önünde bulundurarak her görüşten insanlarımızı ortak paydada buluşmaya ve şenliğe katılarak topraklarımıza bir kez daha sahip çıkmaya davet ediyoruz. Sadece altın madeni değil Bozdağlar üzerinde açılabilecek başka madenler ya da taş ocakları, Ödemiş’in can damarı olan tarımın sürdürülebilirliğine darbe vuracaktır. Bozdağların yapısındaki bozulma hem Küçük Menderes, hem de Gediz havzalarını olumsuz etkileyecektir. Bu nedenle gerek Küçük Menderes gerekse Gediz havzasının ekolojik dengesini bozacağı apaçık ortada olan her türlü maden işletmesinin faaliyetine izin verilmemesini sivil toplum örgütleri adına ve havzada yaşayan vatandaşlar olarak ilgili makamlardan bir kez daha talep ediyoruz” diye konuştu.

“TOPRAĞI ALTINDAN DEĞERLİ”

Bozdağlar’da neden madencilik yapılmaması gerektiğini özetleyen Akgün şu bilgileri paylaştı: “Küçük Menderes ırmağının milyonlarca yıldır taşıdığı alüvyonlarla oluşmuş dünyanın en verimli ovalarından biridir. Yanı sıra ovayı koruma çemberi içine alan Bozdağlar ve Aydın Dağlarının yamaçları da, çalışkan ve üretken köylülerin çabaları ve emekleriyle tarımsal ürün elde edilebilen alanlara dönüşmüştür.

Türkiye tarım alanlarının (39 milyon ha.), binde 4’ü (iki yüz elli de bir), Küçük Menderes Havzasında olmasına karşın, Türkiye tarımsal hâsılasına yirmide bir oranında katkı koymaktadır. Yani Küçük Menderes Türkiye’nin en küçük havzalarından biri olmasına karşın, en yüksek tarımsal değer üreten bölümüdür. Altın arama bölgesinde Türkiye kestane ağacı varlığının  % 6’sı ile Türkiye üretiminin % 7’si (4.000 ton/yıl)  kestane üretilmektedir.

Dünya incir üretiminin % 8’i, Türkiye üretiminin % 20’si havzada yapılmaktadır. Dünyada ağaç başına en yüksek verim,  en yüksek besin değeri ve ince kabuklu “sarı lop” incir çeşidi, altın arama bölgesi altındaki ”İrimağzı” yöresinde yetiştirilmektedir.

Türkiye aşılı meyve fidan üretiminin yarısı bu havzadan karşılanır. İzmir patates üretiminin % 98’i (400.000 ton/yıl), Türkiye’nin de % 10’u K.Menderes havzasında üretilir. 500 bin insanın yaşadığı Küçük Menderes havzası, İzmir tarım alanlarının % 51’i ile İzmir tarımsal hâsılasına % 70 oranında katkı koymaktadır.

Küçük Menderes hayvancılığı, Türkiye büyük baş sığırın % 4 ile Türkiye süt üretiminin % 10’unu karşılıyor. Altın aranan ağaçsız bölgede, batı Anadolu’da bulunan 70 tür endemik bitkinin bir arada olduğu tek yerdir. Ayrıca dünyada sadece burada doğal olarak yaşayan 3 tür endemik bitki mevcuttur. Dış mekan Çalı, ağaççık ve ağaç grubunda şimdilik Türkiye üretiminin %20’si havzada üretilmektedir. Önümüzdeki yıllarda bu yana %50’yi bulması bekleniyor.

Bozdağlar, devlet tarafından milyonlarca lira harcayarak ovanın tarımsal sulamasında yararlanılmak üzere yapılan Beydağ Barajı ve Çatak sulama göletinin en önemli su kaynağı konumunda olup; maden arama ruhsatı verilen bölge Yılanlı, Kemer, Hacıhasan köyleri ile Kiraz Dokuzlar köyünün mücavir alanı içindedir. Mevcut alanda ise Beydağ Barajını besleyen başta Gümüşlü deresi olmak üzere irili ufaklı birçok su kaynağı bulunmaktadır.

Ülke ekonomisinin tarımsal girdileri ve yoğun tarım teknikleriyle yüksek verim sağlandığını, her yıl 3 milyar dolar tarımsal hâsılası ile ülkemiz tarımsal hâsılasının %5’İni karşılamasından, iddia ediyoruz ki; havzamızın yerüstü değerleri yeraltı maden kaynaklarından kat be kat daha değerli ve ülkemiz açısından stratejik bir öneme sahiptir”

ORTAK PAYDAMIZ DOĞA