Selim Şahan

Proje okulları

Selim Şahan


Memlekette sanki kriz kıtlığı varmış gibi nur topu gibi yeni bir krizimiz daha ortaya çıktı: Proje okulları olarak bilinen Türkiye'nin en başarılı öğrencilerinin eğitim gördüğü bazı liselerde yapılan öğretmen atamaları!
Doğal olarak öğretmenlerinin dönem ortasında tayinlerinin çıktığını öğrenen öğrenciler, veliler ve sendikalar ayaklandılar. 
Tepki gösterenlerden biri de benim de üyesi olduğum Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası. 
Eğitim-Sen, bu okullarda görev yapan yüzlerce nitelikli ve deneyimli öğretmenin yeniden atanamadığını, bunun da eğitimin kalitesini ve iş barışını etkilediğini duyurdu. 
Milli Eğitim Bakanlığı da konuyla ilgili yaptığı açıklamada atamaların görev süresi dolan ve proje okullarında norm fazlası durumda olan öğretmenleri etkilediğini iddia etti. Bakan Yusuf Tekin, Türkiye genelinde bu okullarda 38 bin öğretmenin görev süresinin dolduğunu ve yüzde 80'inin görev süresinin uzatıldığını belirtti. Tekin, yaklaşık altı bin öğretmenin görev süresinin uzatılmadığını söyledi.
Bakan Tekin basında yer alan habere göre yaptığı açıklamada, "Süresi uzatılmayanlar arasında 40 yıldır aynı okulda çalışanlar var, peki bu okullarda diğer öğretmenlerimizin görev hakkı yok mu? Biz başka ülkeden öğretmen getirmiyoruz, çalışkanlıklarıyla, performanslarıyla, öğrenci iletişimiyle ön plana çıkmış arkadaşlarımızı getiriyoruz" demiş. 
Bir kere 40 yıldır bu okullarda görev yapan öğretmen olamaz… 
Çünkü resmi adı Özel Proje ve Program Uygulayan Okullar olan proje okullar 2014 yılında yürürlüğe girmişti. 
Görev süreleri uzatılmayan öğretmenlere 10 okul tercih hakkı tanınmış. Açık olmadığı için herhangi bir okula yerleşemeyenlere de "ihtiyaç duyulan eğitim kurumlarına hizmet puanı üstünlüğüne göre yerleştirilecekleri" kaydedilmiş.
Konuyla ilgili haberleri izliyorsunuzdur belki… Belki de konuya tam hakim olamadığınız için anlam da veremiyor olabilirsiniz.
Eğitim-Sen, konuyla ilgili çeşitli zamanlarda yaptığı açıklamalarda atamalarda kriterlerin şeffaf olmadığını belirtiyor, başarı ve liyakatın dikkate alınmadığını, kayırmacılığın ve kadrolaşmanın ana kriter olduğunu iddia ediyordu.
Şurası açık ki bizim tespitlerimize göre görev süresi uzatılmayan öğretmenler ağırlıklı olarak Eğitim-Sen üyesidir. 
Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak yaptığı basın açıklamasında, proje okulu atamalarının 'keyfi' yapıldığını savunarak şunları söyledi: "Atamalarda; mesleki kıdem, hizmet süresi, akademik yeterlilik ve performans gibi nesnel kriterlerin olmaması, bu uygulamaların keyfiliğini gözler önüne sermektedir"
Eğitim-Sen Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Evrim Gülez de yaptığı açıklamada "Bu uygulamalar, kamu yönetimi ilkelerine, hukuka ve kamu yararına açıkça aykırıdır. Bir an önce yapılan bu atamalar iptal edilmelidir" dedi.
40 yılı geçtik, 3-5 yıldır Proje Okullarda çalışan bir öğretmene, dönem ortasında “Hadi bakalım, kendine yeni bir okul bul!” demek sizce ne kadar mantıklıdır?
Bu okullarda belli bir deneyim ve başarı edinmiş öğretmenlere “Hadi bakalım biraz da normal okullarda çalışın” demek sizce ne kadar mantıklıdır? 
Peki, bu okullara yeni atanan öğretmenlerde aranan özellikler ve ölçütler neye göre belirlenmiştir?
Yazıyı Kanadalı şair Leonard Cohen’in bir şiiriyle bitirelim:
“Herkes biliyor zarların hileli olduğunu / Herkes biliyor iyilerin kaybettiğini / Herkes biliyor dövüş önceden ayarlanmıştı / Yoksullar yoksul kalır, zengin zenginleşir / İşler böyledir. Herkes biliyor… / Herkes biliyor teknenin su aldığını / Herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini / Herkeste babaları ya da köpekleri biraz önce ölmüş gibi buruk bir his var / Herkes cebi için konuşuyor / Herkes biliyor…”

Yazarın Diğer Yazıları