Melek Göztepe

ZAMANSIZLIK

Melek Göztepe

Zamana sınır çizilebilseydi ne kadar olurdu sınırlarımız? Yetiştiremediklerimiz için genişletir miydik, esnetir miydik zamanı? Peki, o zaman yetişir miydi işlerimiz? Mutlu olur muyduk yetiştirebildiklerimiz için? Yoksa biz esnettikçe zamanı çoğalır mıydı yapacaklarımız? Ne dersiniz “zamanı genişletme düğmesi” olsa kaçımız kullanırdık onu? Belki de ona güvenip ağırdan alırdık işlerimizi. Kim bilir hangi amaçlara hizmet ederdi o düğme. 

Ne olurdu bilemem ama bildiğim bir şey varsa o da sıkışık zamanlarda insanın daha iyi motive olabildiği. Odaklanıp daha hızlı iş üretebildiği. Evet, insan adapte olup daha verimli olabiliyor böyle zamanlarda. Daha sistemli hareket edebiliyor. Tabi ki kaygı durumunu yönetebiliyorsa. Rahatlık rehaveti de beraberinde getiriyor. Bir de insanın erteleme huyu varsa bitmiyor, yetişmiyor bir türlü işler.

Bu durumda konu zamansızlık mı, zamanı iyi kullanamamak mı? Zaman yönetiminde sıkıntılarımız varsa cevap da belli değil mi?

Ama yine de bir yazılık zamana ihtiyacım var. Bir yazı için yazacaklarımı düşünecek zamana. Yazdıklarımı kontrol edecek zamana. Yazdıklarımı okumak ve anlamak isteyenlerin de bunun için zamana ihtiyacı var.

sabırsız düşünceler
sabrı zorlayan eylemler
mütemadiyen kendini yenileyen anlar
neresinde durmalı zamanın
neresinde düşüncenin, eylemin
neresinde
neresinden tutmalı işin
geçirdiğimiz sürece ne zaman dönüp bakmalı
yaşanırken ağır
yaşanırken hızlı
hangisi doğru
algı farklı, doğru farklı
bakış farklı, yargı farklı
inceldiği yerden kopsun
bırak kalsın öylece…


 


 

Yazarın Diğer Yazıları