Yollar nereye çıkar? Nereye götürüyorlar seni? Sen misin yoldaki yolcu? Yoksa yolculuk mu yola dair? Yokla kalbini nereye evriliyor düşüncelerin? Topla düşüncelerini sonuç ne; rota belli mi? Nereye çıkıyor yollar? Senin yolların. Zihnindeki, kalbindeki, ruhundaki yollar…
Değişiyor mu mevsim mevsim gidişlerin? Ya gelişler, onlar ne durumda? Çıktığın yollarda kendine mi denk gelişler? Kendini mi buluyorsun gittiğin yerlerde? Sana dair izleri mi topluyorsun teker teker? Paylaş hadi sen de, nereye gidişlerin, varışların, konaklayışların?
Herkes paylaşıyor gittiği yolların onları götürdüğü yerleri, farklı gördüklerini, yediklerini, giydiklerini. Kendi rotalarında kalıcılığı sağlamaya çalışıyorlar belki, belki de bir not düşmüş oluyorlar kimliklerine ve hayat yolculuğuna dair. Gören gözlerin gördüklerinden küçük seçkiler…
Gitmemiş, henüz görmemiş olanların ufkunu açıyor, tercihlerini etkiliyor, gitme arzularını kamçılıyor bazılarının. Nerelerde neler var, bizim dışımızdaki dünya teşhir ediliyor böylece.
Peki gösterilemeyenler, onlar ne alemde? Duygular. İnsan çektiği karelerde duygularını ne kadar yansıtabilir ki? Bir fotoğraf sanatçısı olsak kabul, bunu başarabilirdik belki. Gördükleri karşısında hissettikleri, kendi içinde yaşadıkları, neleri çağrıştırdığı karelere sığmayacak olanlar ne yapmalı? Bir kalem gerek belki onlara o zaman. Ruhun, hissiyatın dışa dökümü, aracı olacak bir kalem. Yazıp da kendince tarihe not düşmek, yetebildiği kadar sözcükleri somutlaştırmak adına bir kalem.
Bir duygu hali, bir hissiyat, bir duyuş, bir düşünüş her ne ise onu yazabilmek. Yoksa geçip gidiyor onlar da. Yolların, rotaların değişmesi gibi duygular da, hissedilenler de değişiyor durmadan. Sonra kaleme alırım dediğin düşünce uçup gidiyor haliyle. Zamanın unutuculuğu eleniyor üzerine, siliniyor etkisi. Anı yakalayabilmek ve yazıya dökebilmek o açıdan anlamlı, önemli.
Yollar… Sizler de yollarda olanlardan mısınız? Yazın tatil yapılır anlayışıyla, fırsatları değerlendirenlerden misiniz? Öyleyse siz de düşün notlarınızı anı defterlerine, yaşanan anların sıcaklığını unutmamak adına.
Hazırlanışlar, telaşlar, koşturmacalar… Yolculuk öncesi tanıdık durumlar. Heyecan. Ya dönüşler? Dönüşler nasıl? Umduğunu bulmuş, mutmain bir kalp ama geriye dönüşe isteksiz belki. Belki de bıraktıklarını özleyip bir an önce kavuşma arzusuyla dönüş hazırlığı, yaşanmışlıklarını anlatma ve paylaşma arzusu. Kim bilir?
Her ne olursa olsun “tebdil-i mekânda ferahlık vardır” duygusu ağır basıp düşmeli yollara. Dönüşleri düşünmeden, varışlar için heyecanla...
Belki de yeni bir yola, yolculuğa çıkmanın vaktidir. İyi yolculuklar.