YA O YA BEN! -2a – alkol
Dünkü konumuza devam edelim, ALKOL Alkolün Yol Açtığı Fiziksel Bozuklukları: Sindirim Sistemine Etkileri Sindirim sisteminde alkol...
Dünkü konumuza devam edelim,
ALKOL;
Alkolün Yol Açtığı Fiziksel Bozuklukları:
- Sindirim Sistemine Etkileri;
Sindirim sisteminde alkol en çok mide ülseri, gastrit, yemek borusu, on iki parmak bağırsağı ve pankreas iltihabı, akciğer yağlanması, alkolik hepatit, kronik aktif hepatit ve siroz ile ilişkili bulunmuştur.
- Kalp ve Dolaşım Üzerine Etkileri;
Alkol, damarlarda genişlemeye, kalp atım değişikliklere, hipertansiyona, kalpte büyüme ve kalp yetmezliğine neden olabilmektedir.
- Kaslara Etkisi;
Uzun süre alkol kullanımı kaslarda zayıflık ve özellikle omuz ve kalça kaslarında erimeye neden olur.
- Sinir Sistemine Etkisi;
Alkolün uzun süre kullanımı, el ve ayaklara ait sinirlerin hasarı sonucu geçici veya kalıcı organik beyin bozuklukları ortaya çıkar.
- Kan Bulguları;
Kemik iliğinin bastırılması, folik asit eksikliği ve beslenme yetersizliğinin sonucu anemi(kansızlık), trombosit ve lökosit sayısında azalma meydana gelir.
Lökosit sayısında ve etkinliğinde azalma sonucu bağışıklık sisteminin yeterli işlev görmemesi nedeniyle tüberküloza (verem), virüs veya bakteri enfeksiyonlarına ve kansere yakalanma riski artar.
- Cinsel Fonksiyonlar Üzerine Etkisi;
Alkolün erkeklerde testisleri doğrudan etkilemesi sonucu sperm üretimi ve hareketliliği azalır. Alkol bağımlılığının ve kullanımının devam etmesi ile testesteron üretiminin azalması sonucu erkeklerde kısırlık olmaktadır.
Alkol kadınlarda adet düzensizliğine yol açar.
- Gebelik Üzerine Etkileri;
Gebelik döneminde alkol alınması sonucunda fetüs de büyüme ve gelişme geriliği, kalp, genital organlar, göz ve hareket sistemini etkileyen çeşitli anomaliler görüldüğü bildirilmiştir. Gebelikte alkol kullanımı sonucunda bebekte binde 5-9 oranında fetal alkol sendromu görülür.
Bu bebeklerde büyüme ve gelişme geriliği, davranışsal gelişmede gecikme, basık burun ve dudaklar, küçük çene, kalp, göz ve hareket anomalileri olur.
- Kanser;
Alkol bağımlılarında yemek borusu, mide, baş-boyun, meme ve akciğer kanseri riskinin yüksek olduğu saptanmıştır.
Alkol kullanımının kontrolden çıkmaya başladığını gösteren işaretler:
Tüketilen alkol miktarı bazen makul ölçüde gibi görünse de kişin yaşamında problem yaratmaya başlayabilir.
Bu noktada alarm sinyallerine kulak vermek önemlidir:
- Alkol tüketiminizin zaman zaman sorun yarattığı oluyorsa (akşamdan kalıp işe gecikmek vb.)
- Rahatlamak, sakinleşmek ya da daha rahat sosyalleşebilmek için alkol alıyorsanız,
- Yalnızken ya da uygunsuz saatlerde alkol alıyorsanız,
- Akşamdan kalmanın etkilerinin azaltmak için uyanır uyanmaz alkol alıyorsanız,
- Planlamadığınız miktarda alkol alıyorsanız
- Alkollüyken yaptıklarınızı hatırlamıyorsanız,
- Alkollüyken yaptıklarınızdan pişmanlık duyuyorsanız
- İçtiğiniz miktarı gizliyor ya da bu konuda uyarı geldiğinde öfkeleniyorsanız,
- Alkol tüketiminize mazeret buluyorsanız
Yukarıdakilerden birine bile evet cevabı vermeniz halinde alkol tüketim alışkanlıklarınızı gözden geçirmeniz önemlidir.
Çok Dikkat: Birden fazla “evet” cevabı verilen durumlarda ise alkol problemi kuvvetle muhtemeldir. Böyle bir durumda daha fazla ilerlemeden bir uzmana danışmanızda fayda vardır.
Alkolün yoksunluk belirtileri:
Alkol yoksunluk sendromu uzun süredir yüksek miktarda alkol tüketimi olan insanlarda alkol tüketimini durdurduklarında ya da önemli ölçüde azalttıklarında ortaya çıkar ve bir potansiyel olarak yaşamı tehdit eden bir durumdur.
Alkol yoksunluk belirtileri, son içilen içkiden 2 saat sonra başlayabilir ve haftalar boyunca hafif anksiyete (kaygı bozukluğu) ve titremeden delirium (ruhsal bozukluk hastalıklarından Ani (akut) gelişen ama geri dönüşümü olan bir hastalıktır.) gibi ciddi komplikasyonlarla varana kadar sürebilir. Deliryumda ölüm oranının % 1 ila % 5 arasında değiştiği tahmin edilmektedir.
Genel olarak, alkolün yoksunluk belirtilerinin şiddeti kişinin ne kadar süredir ne miktarda içtiğiyle bağlantılıdır.
Bir kişinin içmeyi durdurduktan sonra alkol yoksunluk semptomları genellikle 6 ila 12 saat boyunca görünür. Belirtiler başladığında kişinin hala kandaki alkol seviyesi ölçülebilir miktarda olacaktır. Minör seviyede belirtiler şunlardır:
- Titreme
- Terleme
- Hafif anksiyete
- Bulantı
- Kusma
- Baş ağrısı
- Uykusuzluk.
İçmeyi durdurduktan sonra 12 ile 24 arasında, bazı hastalarda görsel, işitsel, veya dokunsal halüsinasyonlar görülebilir. Bunlar genellikle 48 saat içinde biter. Ancak delirum söz konusu olduğunda konfüzyon (bilinç bulanıklığı), ateş ve kalp atışında hızlanma ile devam eder.
Alkolün yol açtığı sorunlar:
Yüksek miktarda alkol kullanımı çok sayıda sağlık sorunuyla ilişkilidir. Sıklıkla:
- Kardiyovasküler hastalıklar
- Yüksek kan basıncı
- Siroz vb. karaciğer hastalıkları
- Pankreas iltihabı
- Kanser (özellikle karaciğer, gırtlak, ağız ve kolon kanseri)
- Demans,
- Wernicke-Korsakoff sendromu,
- Alkole bağlı nöropati (duyu ve hareketten sorumlu sinir sisteminin dejenerasyonu sonucu ayak ve el gibi organlarda ağrı kramp yanma gibi belirtiler yaşanır)
- Erektil disfonksiyon
- Reglin durması,
- Anksiyete ve depresyon gibi psikolojik hastalıklar ve intihar görülebilmektedir.
- Hamile kadınlarda alkol alımı sonrası Fetal Alkol Spektrum Bozukluğu ve ani bebek ölümleri yaşanabilmektedir.
- Alkol zehirlenmesi bilinç kaybına, komaya ya da ölüme sebebiyet vermektedir.
Sağlık üzerindeki zararların dışında, alkollüyken alınan riskler sonucu istemsiz yaralanmalar, kazalar, yasal sorunlar ve şiddet içeren davranışlarla karşılaşmak olasıdır. Özellikle aile içi şiddetin artması ve yüksek işsizlik oranı alkol kötüye kullanımıyla ilişkilidir.
Alkol bağımlılığının tedavisi;
Bununla ilgili çok fazla makaleler ve metinler var. Ama her şeyde olduğu gibi önce kişinin kendisinin istemesi gerekmektedir. Ve bu durumda, hem ailesinin hem de kendisinin sabırla yol alabilmesi zor olsa da uyulması gereken durumdur.
Maalesef ki; Hastalık belli, tedavi belli ama iyileşme süreci belirsiz bir durumdur bu.
Öncelikli olarak hastalık belirtilerinin değerlendirilmesi, hastalığa eşlik eden yaşamsal sorunların tespiti, uygun tedavi seçeneklerinin belirlenmesi ve kişiye özgü tedavi planının oluşturulması hedeflenir. Bu tedavi planı hakkında kişi ve ailesi bilgilendirilerek uygun tedaviye yönlendirme yapılır.
Alkolün yoksunluğu ölümcül olabileceğinden ötürü danışanın durumuna göre psikiyatri uzmanı tarafından ayaktan ya da yatarak tedavi ve detoksifikasyon (organizmanın kendisine zararlı olan toksik maddelerden temizlenmesi anlamına gelir.) seçenekleri değerlendirilir.
Yatarak tedavi alkolün bedende yarattığı olası deformasyonun çok yönlü olarak araştırılması ve detoks sürecine paralel olarak olası hastalıklara uygun müdahalenin yapılabilmesi açısından faydalıdır. Danışanın durumuna bağlı olarak çok yönlü bir değerlendirme ve detaylı bir tedavi planının geliştirilmesi için detoksifikasyon sonrasına kadar beklemek de gerekebilir.
Detoks süreci tamamlanan danışan psikiyatristle süren ilaç tedavisine paralel biçimde psikoterapi desteği için de uzman bir psikoloğa yönlendirilir. Ayaktan tedavi gören danışanlar için de ilaç tedavisi ve psikoterapiyi bir arada yürütmek ayıklığı sürdürebilme adına en uygun seçenektir.
Neticede, etkili bir tedavi kişinin yeni bir başlangıç için taahhütte bulunmasına, değişme motivasyonunu korumasına, değişime dair gerçekçi bir plan geliştirmesine ve bu planı devreye sokmasına yardımcı olur.
Sadece alkolü bırakmak ya da detoksa girmek otomatik olarak bu sonuçları doğurmaz. Detoks, ilaç tedavisi ve psikoterapi kişinin yeniden inşaasının saç ayağını oluşturur.
Yarın da görüşmek üzere hoşça ve sağlıkla kalın inşallah…
Sevgiler.
Bakmadan Geçme





