• Haberler
  • VAHŞİ CİNAYETE KINAMA VE LANETLENDİ

VAHŞİ CİNAYETE KINAMA VE LANETLENDİ

   &ldquoÖZGECAN&rsquoLARIN KATLEDİLMEMESİ MÜCADELE ÇAĞRISI&rdquo Kerem Karamanlıoğlu Mersin&rsquode minibüse bindikten sonra vahşice öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan...

 

 “ÖZGECAN’LARIN KATLEDİLMEMESİ MÜCADELE ÇAĞRISI”

Kerem Karamanlıoğlu

Mersin’de minibüse bindikten sonra vahşice öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için Ödemiş’te basın açıklamaları yapıldı. Dün saat 12.30’da Atatürk anıtı önünde bir araya gelen bazı endika, dernek ve sivil toplum örgütlerinin üyeleri vahşi cinayeti lanetlerken, hesabının sorulmasını istediler.

BELEDİYE ÇALIŞANLARI

Sivil toplum örgütleri ve sendikaların basın açıklaması öncesi Ödemiş Belediyesi’nin kadın çalışanları Hükümet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde toplanarak, Özgecan Aslan başta olmak üzere cinayetlere kurban giden kadınları andı.

Aynı dakikalarda AK Parti Ödemiş ilçe teşkilatı da anıt önünde bir basın açıklaması yaptı.

İlçe Başkanı Halil Demir’in de katıldığı basın açıklamasında AK Parti Ödemiş Kadın Kolları Başkanı Serpil Duman şunları söyledi: “Peygamber Efendimiz, Veda Hutbesi’nde erkeklere ‘Kadınlar sizin emanetinizdir’ buyurmuştur. Mersin Tarsus’ta üniversite öğrencisi olan kızımız Özgecan Aslan, vahşice, insanlığın kabul edemeyeceği bir şekilde katledilmiştir. Bu zihniyetteki insanların ve bu olayın faillerini insanlık adına kınıyoruz. En yüksek cezaları almalarını istiyoruz. Değerli anne ve babasına, yakınlarına başsağlığı ve sabırlar diliyoruz. Ülkemizde böyle cinayetlerin yaşanmamasını diliyoruz. Rabbim kimseyi evlat acısıyla sınamasın. Hepimizin başı sağ olsun” dedi.

Ödemiş Belediye Başkanı Mahmut Badem’in eşi Nevin Badem de erkek çocuklarının eğitiminin önemine vurgu yaparak, “Erkek çocuklarımızı iyi yetiştirelim, hepimize görev düşüyor. İyi yetişsinler ki kadınlara saygı duysunlar” dedi.

AK Parti grubunun ardından alanda toplanan sivil toplum örgütleri ve sendikaların üyeleri kalabalık bir kitle ile Özgecan Aslan cinayetini lanetleyip kadınların çığlıklarına kulak tıkayan adalet sistemiyle mücadelenin süreceğini belirten bir basın açıklaması yaptılar.

Eğitim-Sen, ADD, ÇYDD üyelerinin katıldığı basın toplantısında açıklamayı Coğrafya öğretmeni Nilgün Ergüzel yaptı.

Açıklama öncesi siyah çelenk sunularak, katledilen kadınlar için bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi. Ergüzel’in okuduğu açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Mersin’de minibüse bindikten sonra vahşice öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan, Türkiye’de yaşanan kadın cinayetlerinin en sonuncusudur. Minibüs şoförünün genç kadına tecavüz girişiminde bulunduğu, genç kadın direnince boğazını keserek öldürdüğü ortaya çıkmıştır. Bununla da yetinmeyen katil, babasını ve arkadaşını çağırarak genç kadının cansız bedenini yakmaya çalışmıştır. Yani, gencecik bir kızın canına kıyan bir cani ve ona yardım eden baba ve arkadaşları…

Bu ülkenin kadınları; erkeklerin şiddetine direndiği için öldürülüyor. Boşanmak istediği için öldürülüyor. Giydiği kıyafeti nedeniyle öldürülüyor. Yemeğin tuzunu fazla kaçırdığı için öldürülüyor. Çalışmak istediği için öldürülüyor. Tecavüze uğrayıp öldürülüyor. Gece sokağa çıktığı için öldürülüyor. Bir erkeğin evlilik teklifini reddettiği için öldürülüyor. Özgecan gibi minibüse tek başına bindiği için öldürülüyor. Sonuçta ya dövülüyor ya öldürülüyor.

Sonra, ‘örtüsüz kadın perdesiz eve benzer’ dediler. ‘Annenin diz kapağının üstü tahrik eder’ dediler. ‘6 yaşında evlenilebilir’ dediler. Fazla kahkaha attığı için ‘iffetsiz’ dediler. ‘Kadın-erkek eşitliği fıtrata terstir’ dediler. Böyle olunca Özgecan ne ilktir ne de son olacaktır. Özgecan, gücün, törenin ve eksik ve yanlış hukukun en son kurbanlarındandır. Özgecan, üstünde yaşadığımız toprakların kaderi değil bu ülkedeki hakim anlayışın bir sonucudur. Özgecan, ‘kadın üç çocuk yapsın evinde otursun’, ‘şöyle giyinsin, böyle davransın’ diyen bir köhnemiş anlayışın katlettiği bir tomurcuktur.

Adalet Bakanlığı verilerine göre cinsel saldırı suçundan açılan davaların yarısında sanıklar beraat etmektedir. Geçen sene öldürülen kadın sayısı Emniyet verilerine göre 133 olmasına rağmen gazete haberlerine göre 241`dir. 

Türkiye`de kadın cinayetleri sistemli şekilde sürmekte, hükümetin kadın düşmanı politikaları ile tecavüz ve cinayet sarmalında kadınlar katledilmektedir. Açılan davalarda tahrik indirimleri ve iyi hal indirimleri uygulanmaktadır. Katiller ve tecavüzcüler elini kolunu sallayarak rahatça sokaklarda dolaşırken kadınların kıyafetlerinden çocuk sayısına kadar her şeyi tartışılırken kadın katliamları hükümetin gündemi olmamaktadır.

Tüm bu vahşet tablosu içerisinde 20 yaşında genç bir üniversite öğrencisinin katledilmesi kötü bir rastlantı değildir. Erkek egemen sistem içerisinde yok sayılan kadınlara açılan savaş yaşam hakkımızı elimizden almaktadır. Mecliste ‘Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Komisyonu`nda bile sadece erkek vekiller konuşmakta, yaptıkları önerilerle kadınları aşağılanmaya devam etmektedirler.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam ise öldürülen kadınlar ülkesinde hükümeti savunmaya devam etmekte ‘Koruma altında öldürülen kadın yok’ yalanları ile gündem değiştirmeye çalışmaktadır. İstanbul Sözleşmesi’nin gereklerini yerine getirmemek için bu alanda çalışma yapan kadınları sürecin dışında bırakmak isteyen hükümet cinayetleri meşrulaştırmaktadır.

İnsanlar ve kadınlar olarak 20 yaşında genç bir kadın olan Özgecan’ı vahşice katleden canilerden ve bu katliamları önlemeyen sistemden/değerlerden sorulacak hesabımız olmalı. Çocuklarımızın çığlıklarına kulaklarını tıkayan adalet sistemi ile mücadelemiz devam edecek. Yeni Özgecan’ların katledilmemesi için herkesi mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz. Ailesine, yakınlarına ve arkadaşlarına başsağlığı diliyoruz”

Bakmadan Geçme