Tosun Bank

İsmail Saymaz’ı tanımıyorsanız tanıyın derim. İlk kitabı “Postmodern Cihad“ı okuyup tanıtmış ve taa o günden “Uğur...

İsmail Saymaz’ı tanımıyorsanız tanıyın derim. İlk kitabı “Postmodern Cihad“ı okuyup tanıtmış ve taa o günden “Uğur Mumcu’nun izinden gidiyor” demiştim. Sonra her Ankara’ya imza gününe gelişinde uğramış, okuduğum kitabını imzalatmıştım. Gidemediysem adaşı İsmail Ağabey, adıma imzalatmıştı. Her eseri, kitaplığımızın baş köşesindedir.

“Tosun Bank” (*) ile yine bize merhaba dedi. 15. ürünü elimde. Yine soluksuz okudum. Bir günde de bitirebilirdim ama öyle yapmadım. İki günde, dura dinlene, sindire sindire okuyup bitirdim. Hemen hemen her olayda ağzım yine bir karış açık kaldı. Bu kadar başı boş, denetimsiz, isteyenin istediği gibi at oynatabildiği bir ortam düşünemezdim. Yanılmışım! Ürktüm, korktum açıkçası.

“Devlet ne mi yapıyordu?

     Para akışını izlemekle ve not tutmakla yetiniyordu.”(s.125) demek zorunda kaldığı yargısını okuyunca daha da fena oldum. Bu ortam, yeni “Tosun Bank“lara gebedir artık!

Saymaz; eserini geçtiğimiz Eylül ayında yitirdiğimiz yiğit, dürüst, kalemi satın alınamayan, araştırmacı duayen gazeteci Erbil Tuşalp’e armağan etmiş. Araştırmasının “Saadet Zincirinin Dört Halkası” başlıklı giriş bölümünde benim de tanığı olduğum 80’li yıllardaki soygun düzenini açıklıyor. Bu “Dört halka” sırasıyla “24 Ocak Kararları, Banker Yalçın, Titan Kenan, Jet Fadıl.” Şöyle bağlıyor bölümü:”Türkiye kırk yıldır, bir koyup üç almak isterken varını yoğunu kaybedenlerin öyküsünü okuyor…” Hiç itirazım yoktur! Aynen katılıyorum!

Öyküyü satır satır anlatıyor Saymaz. Kimse sormuyor. Başı boş sanki ülke! Hayalleriyle avlanıyor insanlarımız. Yüzde 800 büyüme yaşanırken bunları not edenlerin hiç mi hiç dikkatini çekmiyor, hiç mi uyanan olmuyor diye sorası geliyor ancak çok yüklü tutarlarda para havaleleriyle jeton düşüyor sorumlularda. Bu ara benim de kafam bir noktaya takıldı: Az bir sermayeyle gıda, içecek, inşaat, petrol, tarım, hayvancılık, turizm, ticaret gibi toplam sekiz dalda şirket kurulması ÇOK ÇARPICI! Hiç denetlenmez mi? Hem sermaye hem de insan kapasitesi açısından. Başka ülkelerde sermayesinin üstünde bir teminat yatırmadan şirketler kurulurken…

Saymaz şöyle bitiriyor araştırmasını:”Banka yönetim kurulu üyesinin güreşçilerden seçildiği liyakatsiz bürokrasinin, kamu ihaleleriyle semirtilmiş iş adamlarının ve partizanlaşmış memurların elinde kalan Türkiye’nin Tosuncuk Mehmetler üretmesi kaçınılmazdır. Gelir adaletsizliği, işsizlik ve yoksulluk var oldukça bir Tosuncuk gidecek, bir başka umut taciri gelecektir.

   Ancak işsizliğin son bulduğu, insanca ve hakça bir ücretin ödendiği, toplumun hakları etrafında örgütlendiği bir Türkiye’de Tosuncuk Mehmetlerin iktidarı alaşağı olacaktır.”

Doğru söze ne denir?

Saymaz’ı okumak için çok beklemeyin!

___________

* İsmail Saymaz, Tosun Bank, İletişim Yayınları:2937, Bugünün Kitapları:251, 1. Baskı, Kasım-2020, İstanbul, 144 sayfa.  

Bakmadan Geçme