• Haberler
  • Tatil sendromundan kurtulmanın yolları

Tatil sendromundan kurtulmanın yolları

Tatil sonrası sendromunu tatilden dönen hemen hemen herkes yaşar. Ancak bu sendromu atlatma süresi, kişilerin işine...

Tatil sonrası sendromunu tatilden dönen hemen hemen herkes yaşar. Ancak bu sendromu atlatma süresi, kişilerin işine olan tutkusuna bağlı olarak değişir. İşinden, evinden hiç memnun olmayan biri için tatil sonrası sendromu, iş hayatında ve sosyal yaşantısında belirgin kalite düşüşüne sebep olabilir. Uzman Klinik Psikolog Berra Baş, tatil sonrası sendromuyla sağlıklı bir şekilde baş edebilmenin yollarını anlattı.
 

Sendromu kabul edin: Dünyaca ünlü kabul ve kararlılık terapisinin de felsefesi olan bu yaklaşıma göre, yaşama dair esneklik kazanmak için önce duyguların, davranışların ve düşüncelerin fark edilmesi gerekir. Farkındalık, her türlü psikopatolojinin çözüme ulaşmasını sağlayan mükemmel bir anahtardır.
 

Sosyal olarak kendinizi güçlendirin: Tatilden döndükten sonra realiteye ayak uydurmak için bir arkadaşınızla dışarıda buluşabilir, yürüyüş yapabilir, çok arzu ettiğiniz bir spor merkezine birlikte yazılabilir ya da workshoplara kayıt olmak için bilgi-alışverişinde bulunabilirsiniz. Bütün bunlar; tatil döneminden, iş/ okul hayatına daha yumuşak bir geçiş sağlanmasına olanak sağlar.
 

Uyku saatinizi düzenleyin: Erken uyumayı alışkanlık haline getiren bireylerin güne daha nitelikli başladıkları, düzenli olmalarının kolaylaştığı, gün içerisinde daha pozitif olduğu görülüyor. Düzenli uyku; melatonin hormonunun doğal yoldan salgılanması ve gece uykularındaki verimin artmasını sağladığı gibi, psikolojik bağışıklığınızın da en büyük yardımcısıdır.
 

Yapılacaklar listenizi yazacağınız keyifli bir defter edinin: Kapağı sıradan olmayan, onu elinize alınca sizi motive eden, hayatınıza keyif katacak aktiviteleri sıraladığınız şık bir defter edinin. Gününüzü programlayarak, yapılacaklar listenizdeki yükünüzü azaltın. Böylelikle daha kısa zamanda daha nitelikli işler yapmanıza kapı açılır. Kendiniz için bir şeyler yapabildiğinizi gördükçe tatil sonrası sendromunu hayatınızdan uğurlayacaksınız.
 

Ailenizle vakit geçirin: Ailenize, sevdiklerinize zaman ayırın. Onlarla geçirdiğiniz zamanı huzurlu kılın. Birlikte kutu oyunları oynayabilir, film izleyebilir ve filmlerdeki karakterlerin davranışlarıyla ilgili birbirinize danışabilirsiniz. Bu durum, birbirinizin karakterini daha iyi gözlemleyebilmenize ve analiz etmenize de fırsat tanıyacaktır. Haftada bir dışarıya çıkın. Yürüyün, farklı mekanları keşfedin. Birbirinize sürprizler yapın. Bunun için çok pahalı hediyeler almak zorunda olduğunuza dair düşünceleri bir kenara bırakın. Mesela her aile bireyi için küçük notlar yazın ve gizlice çantalarına ya da ceplerine koyun. Böylece en beklemedikleri anda, onlara dair hissettiğiniz duyguları görmelerine ve mutlu olmalarına izin verin. Unutmayın ki tatil dönüşü depresyon ve kaygıların artmasının sebebi; gerçek hayatta karşılaşılan tartışmaların ruhu yıpratmasıdır. Tatilde bu tür karmaşıklıklar yaşanmadığı için, insan zihni tatilleri bir nevi güvenli liman olarak algılar. Güvenli limandan gerçek dünyaya yelken açmayı kolaylaştırmak, hayat kalitesinde artış sağlar.
 

Uzmandan destek alın: Eğer tatilden döndükten sonra sizde de bazı semptomlar görülürse ve 15 gün içinde geçmezse, bir ruh sağlığı uzmanından destek almalısınız. İşte o belirtiler: Baş ağrısı, konsantrasyon güçlüğü, keyifsizlik, telaş, uyuyamama ya da aşırı uyuma isteği, bitkinlik, kolay yorulma, denetimini yitirmişlik duygusu, kalp çarpıntısında artış, nefes alamama, çökkünlük, öfke patlamaları, tahammülsüzlük, sabırsızlık, boş vermişlik, benlik saygısında azalma, umutsuzluk.
 

Ece Köseoğlu

 

Bakmadan Geçme