Tansiyon

Kan basıncına tansiyon denir. Kalp, her kasılışında belli miktardaki kanı atardamarlara pompalar. Bu sırada da kan...

Haber

Kan basıncına tansiyon denir. Kalp, her kasılışında belli miktardaki kanı atardamarlara pompalar. Bu sırada da kan basıncı, en yüksek seviyeye çıkar. Buna sistol, diğer bir ifadeyle maksima (büyük) tansiyon denir. Kalbin iki kasılışı arasında geçen zaman içinde ise kan basıncı, en düşük seviyeye iner. Buna da diastol, diğer bir ifadeyle minima (küçük) tansiyon denir. Büyük tansiyon ile küçük tansiyon arasındaki fark da nabız basıncını gösterir.

Tansiyon ölçmek için sfigmomanometre denilen alet kullanılır. Aletin kolluğu, hastanın dirseğinden yukarıya geçirilip de şişirildiği aman damarlara tazyik yapar ve kalp vuruşları duyulmaz olur. Sonra kolluğu havası, yavaş yavaş boşaltılır. Bu sırada kalp atışlarının tekrar duyulmaya başladığı yerdeki rakam, maksima tansiyonu gösterir. Kolluktaki hava, boşaltılmaya devam edilir. Bu sırada kalp atışları yine duyulmaz olur. Atışların tekrar duyulduğu nokta da minima tansiyonu gösterir.

Tansiyon; yaşa, bünyeye ve tansiyon ölçüldüğü andaki ruhi veya bedeni duruma göre farklılık gösterir. Yaşlandıkça tansiyonun yükselmesi normaldıir.

Tansiyon okunurken aletin gösterdiği rakamlardaki sıfırlar, çoğu kere okunmaz. Mesela 120/80 olan tansiyon, kısaca 12/8 olarak okunur. Tansiyonun okunduğu kısımdaki rakamlar, kan basıncını milimetreküp olarak gösterir. 20 yaş grubundaki erkeklerde maksima 11-14 ve minima 6.5-7, 45 yaşta maksima 12-16 ve minima 6.5-8.5, 55 yaşta maksima 13-16 ve minima 7-9, 65 yaşta ise maksima 13-17 ve minima 8-10 olmalıdır. Kadınlarda ise 20 yaş grubunda maksima 11-13 ve minima 6.5-7, 45 yaşta maksima 12-15 ve minima 6.5-9, 55 yaşta maksima 13-17 ve minima 7-10, 65 yaşta da maksima 13-18 ve minima 7-10 aralığında olmaldır.

Makisma tansiyon ile minima tansiyon birbirine yakın olursa kalp yetmezliğinin, aralarında 8-9 milimetreküp fark olursa aort sertleşmesinin işareti olabilir.

Tansiyon düşüklüğü

Maksima tansiyon, 11’den aşağı düştüğü zaman tansiyon düşüklüğü vardır. Bu duruma tıp dilinde hipotansiyon denir. Tansiyon; ateşli hastalıklar sırasında, büyük kanamalardan sonra, iç salgı bezi bozukluklarında veya herhangi bir hastalıktan sonraki iyileşme döneminde düşer. Bazı kadınların aybaşı hallerinde yahut sıcakta fazla ter kaybından sonra veya sinirli kimselerde de tansiyonun düştüğü görülür.

Devamlı olarak tansiyon düşüklüğü, önemli bir hastalığın işareti olabilir. Bu nedenle vakit kaybetmeden doktora başvurmak gerekir. Tedavi, tespit edilen hastalığa göre yapılır. Geçici tansiyon düşüklüğünde bir su bardağı ayrana bir tatlı kaşığı sofra tuzu konur. Karıştırılıp yudum yudum içilir. Bir başka yol olarak ise bir bardak suya bir tatlı kaşığı tuz konur. Eriyinceye kadar karıştırılıp yudum yudum içilir. Pamukkale Kaplıcası da tavsiye edilir.

Bakmadan Geçme