Saldım çayıra
Sevgili Aziz Nesin'e dair bir anekdot olmalı yanılmıyorsam. Aziz Nesin’in üretkenliğine ve mizahına hayran yabancı bir...
Sevgili Aziz Nesin’e dair bir anekdot olmalı yanılmıyorsam. Aziz Nesin’in üretkenliğine ve mizahına hayran yabancı bir yazar vardır. Ve bir gün Türkiye’ye gelir. Bir müddet burada kalır. Aziz Nesin’le de keyifli ve güzel anılar heybesinde giderken şöyle der.
“Bu ülkede mizah yapmak öyle kolay ki…”
Çoğu insanımız fıkra gibidir.
İnsan düşünse ağlamak, yerinde bir davranış olabilir belki ama… Öyle olmayınca gülünebiliyor.
Çoğu yaşadığımız olay da fıkra gibi.
Dün itibari ile çevrede birtakım bilgiler dolaşıyordu.
Yarın su ve elektrik kesintisi olacak diye.
Sabah sekiz ile akşam sekiz saatleri arasında.
Az önce sosyal medya yorumlarına baktım.
“Sular, 7.45’te kesildi.”
“Sular, az da olsa akmaya devam ediyor.”
Burada suyun da insanı bekleterek oyalayabileceği ve gerebileceği anlatılıyor.
“Sular, 7.13’te kesikti”
“Bizim sularda sorun yok.”
Ben de merak ettim. Gerçi akşamdan epeyce su stokladık. Gün içinde bize rahat rahat yeter. Ancak yine de merak… Kalktım, baktım. İyi. Sular akıyor. Olacağı söylenen elektrik kesintisi de an itibarıyla yok. Oh… Yaşadık.
Tabi işler olurunda gitmeyince “Oh” diyemiyor insan.
Su kesintisinden başlayanlar, her alanda verilen sözlerin tutulmadığına oradan da Japon iş insanlarının verdiği sözleri tutamadıklarında kendilerini nasıl cezalandırdıklarına kadar getirmişler sohbeti.
Ne demiş Kazak Abdal…
“Eşeği saldım çayıra
Otlaya karnın doyura.”
Şiir, her daim güncelliğini koruyan bir taşlama…
Merak edenler, bulup gerisini okuyabilirler.
Saygı, en önemli şeylerden. Aşkta da ekonomide de evde de yolda da ağaç için de böcek için de… Her şey için önce saygı. Kimse su kesintisine bir şey demiyor. Ancak ilan edildiği zamanda olmalı bu. Ne bir dakika önce ne de sonra.
Eskiler derler ya “Allah, kimseyi açlıkla terbiye etmesin.” Biz de “Allah, kimseyi susuzlukla terbiye etmesin” diyerek bağlayalım sözü.
Sevgi, dostluk ve umutla.
“Su yaşamdır”
Bakmadan Geçme
