- Haberler
- ÖDEMİŞTE BİR KADIN MUHTAR / ANNE
ÖDEMİŞTE BİR KADIN MUHTAR / ANNE
ÖDEMİŞTE İLKLER Büşra Boyar: Kısaca eğitim hayatınızdan bahsedebilir misiniz? Elvan Boz Kar: Ben Ödemiş doğumluyum. Ödemiş&rsquote...
ÖDEMİŞTE İLKLER
Büşra Boyar: Kısaca eğitim hayatınızdan bahsedebilir misiniz?
Elvan Boz Kar: Ben Ödemiş doğumluyum. Ödemiş’te büyüdüm. Öğrenim hayatımı da burada tamamladım. Ortaokul mezunuyum.
Büşra Boyar: Muhtar olma fikri nerden geldi?
Elvan Boz Kar: Tamamen doğaçlama gerçekleşti. Arkadaşlarla otururken muhtarlık seçimlerinden konuşuyorduk, bir anda benim adaylığım söz konusu oldu. Böylelikle yola başladık ve seçildim. Korkusuzluk ya da cesaret diyebiliriz. Beni buralara getiren bu duygulardı.
Büşra Boyar: Ödemiş ilk kadın muhtarına çok geç sahip oldu. Sizce bunun sebebi ne olabilir?
Elvan Boz Kar: Ödemiş’in biraz daha geri kalışı, kendini geliştiremeyişi diyebiliriz. Ki benim adaylığım söz konusu olduğunda çok fazla tepki aldım. ‘Kadından muhtar olmaz’ dediler. Ben bu tepkileri alacağımı biliyordum ve Ödemiş’in kadınları da böyle tepkiler alacaklarını bildikleri için katılım sağlanamadı bu zamana kadar. Toplum baskısı çok fazla etkiliyor kadınlarımızı.
Büşra Boyar: Adaylığınız süresince başka ne gibi tepkiler aldınız?
Elvan Boz Kar: Sürekli ‘kadından muhtar olmaz’ gibi şeyler duyuyordum. Eve çok kez ağlayarak döndüğümü hatırlıyorum. O zamanlar yaşım 30’du.
“Niye bu kadar küçük bir kadına muhtar diyeceğiz? Niye bu bir erkek değil de kadın!”
Bunun gibi yüzüme ya da arkamdan söylenen birçok şeyler duydum. Bunlar gibi hakaretler de çok işittim. Ama hiçbir zaman yılmadım, yolumdan dönmedim.
Büşra Boyar: Sizi bu kadar eleştiriye rağmen ne ayakta tuttu?
Elvan Boz Kar: Sanırım hırs yaptım. Annem ve babamdan da çok destek aldım. Mesela ben kahvenin önünden geçerken kadından muhtar mı olur, bu daha dünkü çocuk gibi şeyler söyleniyordu. Ben de o sıralarda eve gelip bağıra bağıra ağladığımı çok iyi hatırlıyorum. Annem de hep ‘yüzünü yıka ve sokağa çık, bunların olacağını biliyordun’ derdi ve beni hemen tekrar yollardı. Yarı yarıya destekti annem. Bu konuda çok farklı bir desteği oldu annemin bana. Onun ve tüm ailemin hakkını ödeyemem.
Büşra Boyar: Ödemiş’te ‘Muhtar Anne’ olarak anılıyorsunuz. Bunu neye borçlusunuz?
Elvan Boz Kar: Sanırım çocukları çok sevmemden dolayı. Ya da çocuklarla ilgili çok fazla projemin olması olabilir. Evet bir sürü çocuk var ve ben hepsinin muhtar annesiyim. Bu duygu çok güzel, çok başka. Muhtar annelik ilk olarak şölenlerle başladı, sünnet şölenleriyle. Akabinde her bayram 30-40 çocuğu giydiriyorum. Aslında bu konu basına ilk kez yansıyacak. Hiç yansıtmadım. O giydirdiğim çocukların hepsi bayram sabahı benim yanıma bayramlaşmaya geliyorlar. Bu hakikaten çok farklı bir mutluluk benim için. Onların mutluluğunu gözlerinden okuyabiliyorum. Yani çok farklı bir diyaloğumuz var çocuklarla. Bu neredeyse 7-8 senedir böyle. Tüm çocukların size muhtar anne demesi kadar güzel bir şey yok benim için. Bunu kimseye zorla söylettiremezsin.
Büşra Boyar: Ödemiş halkına; çocuk sünnetleri, kadın desteklemesi, demiryolu alt geçit çalışmaları gibi birçok yardımınız dokundu. Bu konuda finansal anlamda kimlerden nasıl destekler aldınız? Yerel yönetimin bir katkısı var mıydı?
Elvan Boz Kar: Hayır, belediyemizin bir katkısı olmadı. Halktan çok destek aldım. Sünnet şölenlerinde ve çocuk giyiminde tamamen kendi özverimiz ve halkın desteğiyle yaptık. Birçok evsiz kadınımız vardı. Belediyenin sosyal hizmetleriyle çoğuna ev açtık. İş bulduk. Ama çoğu çalışmamızı genellikle halkın desteğiyle gerçekleştirdim.
Büşra Boyar: Bu bir proje miydi peki? Halk bu konu da destek olmak için size nasıl ulaştı?
Elvan Boz Kar: Hayır bu bir proje değildi ama yapılan işin iyi olduğunu gören zaten bir şekilde ulaşıyor ve ulaştırıyordu.
Büşra Boyar: Yeni çıkan yasayla beraber muhtarlık statüsünde değişiklikler gerçekleşti. Önceki dönemi göz önünde bulundurarak yeni dönem muhtarlığından bahsedebilir misiniz?
Elvan Boz Kar: Çok eskisini bilmiyorum. 7 senelik muhtarım. Muhtarların aldıkları maaşlar iyileştirildi. 280 TL gibi bir ücret alıyorduk ilk başlarda. Bugün 1300 TL maaş alıyoruz. Sigortamızı yine kendimiz ödüyoruz ama bu bile büyük bir başarı. Çok eski muhtarlarımız var, onlar hiç maaş almadıklarını söylüyorlar ve yani iyi ya da kötü bu büronun giderleri var. En basitinden elektrik ya da internet faturaları. Bize verilen 280 lira maaş bu küçük giderlere bile yetmiyordu ki biz ayriyeten cepten harcıyorduk. Şu anda muhtarların gelirleri gayet iyi. Sistemin ilerleyişi, internet ortamı falan da çok kullanışlı hale geldi. Nüfusa dayalı sistemde herkesin bir şifresi var. O şifreyle her türlü belgeyi internetten doldurup işlerimiz halledebiliyoruz. Önceki dönemde her belgeyi elden doldurarak hallediyorduk. Şu an öyle bir durum yok. Ayriyeten köy muhtarlarının çoğu yetkileri alındı. Köylere hizmet götürme birliği vardı. Onlar Büyükşehir’e geçtiği için artık köy muhtarlarının hiçbir geliri kalmadı. Köyün çeşmesiydi, borusuydu, kanalizasyonuydu ya da ne bileyim içme suyu dalgıcı yandığı zaman bunları yaptırıyorlardı. Ama şimdi hepsi Büyükşehir Belediyesi’ne geçti. Önceleri onlar rahattı, şimdi biz rahatız, öyle diyebiliriz. Bir de şimdi onların işleri daha geç sürede ilerliyor. İşleri hallediliyor illa ki halledilmiyor değil ama mesela kendisi yaptıracaksa bir boruyu 2 günde yaptırıyordu. Şimdi ise Belediye yaptığı için bir ayı bulabiliyor. Bunun gibi sıkıntılar yaşanabiliyor. Ama zannedersem bu sıkıntılar da zamanla aşılacak. Büyükşehir yasası yeni biliyorsunuz. Taşlar yerine oturdukça bu sorunlarında çözüleceğine inanıyorum.
Büşra Boyar: Kadından bahsetmek istiyorum biraz. Türkiye’de ya da Ödemiş’te kadın yeteri kadar aktif mi?
Elvan Boz Kar: Kesinlikle hayır. Kadın her zaman ikinci planda. Sahnenin arkasında kadın ama kadın anne, kadın eğitmen, kadın doğurgan, kadın yetiştiren. Kadının önemi aslında çok fazla ama Türk milleti olarak mı yoksa Ödemiş olarak mı kıyaslamak lazım bilemiyorum fakat kadını her daim dizginlemeye çalışan bir toplumuz. Öyle ki kadın her daim bir adım geride durmalı. Böyle bir şey mümkün olamaz. Bugün çocuğu eğiten kadın, idare eden, toparlayan, birleştiren yine kadın, erkek değil. Evi idare ediyorsun, çocuk bakıyorsun, aynı zamanda da çalışıp para kazanıyorsun. Bunların hepsini bir arada kadın yapabiliyor ama baktığınızda bir erkek çocuk eğitebiliyor mu? Eğitemiyor. Bunu erkeklerin kabullenme süreçleri biraz zor olsa gerek ki kabullenmiyorlar zaten. Kadın evinde yemeğini pişirmeli, çamaşırını yıkamalı, temizliğini yapıp çocuğuna bakmalı ama erkek işine bulaşmamalı. Bu benim muhtarlık sürecimde de böyle oldu. Kadından muhtar olmaz. Biz bu zihniyetle yola çıkmış bir toplumuz. Bir de şöyle bir şey var. Ben ilk muhtarım, arkamdan 7 kadın muhtar aday çıktı. Hiçbiri benim yaşadığım sıkıntıları yaşamadı. Ben ilktim. O taşları ben kırdım, tabuları yıktım. Evet, dediler ki kadından da muhtar oluyormuş hem de daha iyi oluyormuş. Mesela ikinci seçimlerde seçilen Necmiye Hanım da çok rahat seçildi. Benim yaşadığım sıkıntıları yaşamadı ama ben çok savaş verdim.
Büşra Boyar: Bu kadar tepkiye rağmen nasıl seçildiniz sizce?
Elvan Boz Kar: Tamamen kadınlar sayesinde. Seçmenler kadın erkek yarı yarıya zaten ve ben kadınları hep yanımda gördüm. Onlar sayesinde buralara geldim. Her zaman yanımdaydılar, destektiler.
Büşra Boyar: Siyasal katılım açısından kadın erkek eşitliği var mı?
Elvan Boz Kar: Tabi ki de yok. Hep eşitlikten bahsedilir evet kadın erkek eşittir denir ama değil. Hiç bir alanda bu bunun böyle görüldüğünü düşünmüyorum. Ki siyasette hiç değil. Siyaset tamamen erkek işi olarak görülüyor ki erkek işi diye bir şey söz konusu nasıl oluyor anlamıyorum. En basitinden meclise bakalım kaç bakan erkek, kaç bakan kadın. Kadın muhtar sayımız erkek muhtar sayımızın dörtte biri kadar. Yani buradan bile kadın ve erkeğin siyaset ya da müdürlükte ne bileyim yönetimde, çalışma alanlarında eşit olmadığını görebiliyoruz. Kadının ne kadar çekingen bırakıldığını, geride bırakıldığını ve ataerkil bir toplumda yaşadığımızı görebiliyoruz.
Büşra Boyar: Sizce sosyal ya da siyasal yaşamda fark etmez kadın ya da erkeğin belirli yerleri var mı? Kadın ve ya erkek sınırlaması söz konusu mu?
Elvan Boz Kar: Hayır tabi ki de ayrı ayrı yerleri yok mümkün değildir. Kadının da erkeğinde her daim yerleri eşit olmalıdır. Siyasette de evde de işte de.
Büşra Boyar: Belediyemizin ya da muhtarlıkların kadınlara teşvik ya da yönlendirme amaçlı çalışmalar var mı?
Elvan Boz Kar: Yok. Bende bu konuda peki bilgi sahibi değilim ama kadına yönelik çalışmalar çok fazla çalışmalar yapıldığını düşünmüyorum. Zaten yapılsa da eşi izin vermediği için yapılan çalışmalara çoğu kadın katılamıyor bile.
Büşra Boyar: Ne gibi çalışmalar yapılabilir peki?
Elvan Boz Kar: Bir dönem kent konseyi yürütme kurulu &u
Bakmadan Geçme