• Haberler
  • Gündem
  • “Ödemiş’in yeni ve daha büyük bir sanayi sitesine ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz”

“Ödemiş’in yeni ve daha büyük bir sanayi sitesine ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz”

Ödemiş Ticaret Odası (ÖTO) Başkanı Rıfat Eriş, Küçük Menderes Gazetesi ve TV9 İzmir’e özel konuştu. Eriş’in...

Ödemiş Ticaret Odası (ÖTO) Başkanı Rıfat Eriş, Küçük Menderes Gazetesi ve TV9 İzmir’e özel konuştu. Eriş’in gündeminde Ödemiş Sanayi Sitesi’nin sanayi esnaflarına yetersiz geldiği konusu vardı. Konuyla alakalı açıklama yapan Başkan Eriş, şunları söyledi: “Uzun zamandır ilgimizi çeken bir durum var. O da mevcuttaki işletmelerin kapasitelerinin çok üzerinde bilgiye sahip oldukları halde üretim kapasitelerinin yani mevcut iş yerlerinin çok fazla büyük olmaması nedeniyle kapasitelerini tam olarak kullanamaması durumu. Biz böyle düşünüyoruz. Özellikle makine üretimi yapan bazı firmalar, daha büyük yerlere kaçmaya ya da göç etmeye gayret ediyor ama yine de mevcuttaki kalan işletme sahipleri, daha büyük bir alana geçmek için sürekli fırsat kolluyor. Biz bunları biliyoruz. Bazılarına KOSGEB ya da farklı konularda destek olmaya çalışıyoruz. Oradaki potansiyellerini kendileri de gördükçe ortaya çıkan bir konu var, o da çok büyük bir talep olduğu halde o talebi karşılayacak bir üretimi yapamamaları. İşte bu sebeple açık bir şekilde biz, Ödemiş’in yeni ve daha büyük bir sanayi sitesine ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz.”

“Daha üst liglerde oynamamızı maalesef engelliyor”

Başkan Eriş, “Ödemiş Sanayi Sitesi, belli çaptaki işletmelere yönelik kurulmuş bir site. OSB’de Özbudak’ı ziyaret ettik. Özbudak, daha önce beş farklı noktada üretim yapıyordu. Özbudak, benim ilk başkanlık dönemimde ilk ziyaret ettiğim firmalardandır. Gerçekten de baktığınızda o üretim kapasitesi ile çok büyük işler yapabilecekken o noktada sıkışmış durumda olduklarını gördük ve o zaman da onlara şunu söylemiştim: ‘Sizin hemen buradan taşınıp daha fazla ve daha rahat üretim yapabileceğiniz bir alana geçmeniz gerekiyor.’ Onlar da bu durumun farkındaydı ancak cesarete ihtiyaçları vardı. En sonunda OSB’ye taşındılar ve çok daha büyük kapasitelere ulaştılar. Burada taşınmakla mevcuttaki sanayi sitesini küçültmüş olmuyoruz. Bu, seviye atlamak gibi bir durumdur. Firmalar, başka bir statüye geçtiğinde artık başka bir ligde oynamaya başlıyor. İşte bizim sanayi sitemiz, daha üst liglerde oynamamızı maalesef engelliyor” dedi.

“Yeni bir yer bulmakta sıkıntı yaşıyorlar”

Eriş, “Bize Ödemiş’in çevresinde 500 ila 5000 metrekare arasında dükkanların olabileceği alanlar lazım. Bu konuda da çalışmaların yapılması lazım. Biz, ÖTO olarak bu konuyla alakalı gereken çalışmaları yapıyoruz. Şu anda mevcutta bulunan sanayi sitesi, bazı işletmelerin genişlemesiyle beraber yolların sıkışmasına sebebiyet verdi. Bu da oradaki gelişime olumsuz etki yapıyor. Aynı zamanda bazı arkadaşlarla görüşme fırsatı yakaladığımızda dertlerini dinleme şansımız da oluyor.

Örneğin bazı firmalar, ihracat yapmak istiyor ama yediden fazla eleman çalıştıramıyor. Öte yandan yeni bir makine almak istiyor ama mevcuttaki makinelerden ergonomiyi yakalayamıyor, çoktan kaçırmış oluyor. Yani sanayi sitesi alanında insana kalan pay çok az. İşte bu da toplamdaki üretim kapasitesini çok aşağıya çekiyor. Bunun farkındalar, daha iyi üretim yapabilecekleri başka bir yere de göçmek istiyorlar hatta hammadde geldiğinde daha rahat indirebilecekleri, daha rahat da üretilmiş mamulleri sarabilecekleri bir alana geçmek istiyorlar ama bu noktada yeni bir yer bulmakta sıkıntı yaşıyorlar.

Hem OSB’ler de hem de küçük sanayi sitelerinde araştırma yapmak, yer bulmakla alakalı çalışmalar yapmak ve hatta talep toplamak, ticaret odalarının ya da odaların temel görevlerinden birisi ancak tabi ki yeri temin etme ve bulma konusunda belediyeyle ortak çalışmamız gerekiyor. Belediyenin yer gösterebilme durumu olması gerekiyor” şeklinde konuştu.

“O bölgenin tarıma elverişli olmaması gerekir”

Eriş, Ödemiş-Kiraz yolunda bulunan Organize Sanayi Bölgesi hakkında şu açıklamaları yaptı: “Bazı kişiler, OSB’nin niçin İzmir yolunda değil de Kiraz’a doğru yapıldığını sorguluyor. Bir yerde sanayi sitesi ya da OSB yapılması için o bölgenin tarıma elverişli olmaması gerekir. Biz, o kadar verimli topraklarda yaşıyoruz ki bu çevrede en verimsiz arazi, şu anda mevcut OSB’nin olduğu alandı. O sebeple bu, tamamen bizim ve yetkililerin dışında oluşan bir zorunluluk. Kanunen eğer bir alan tarım arazisiyse o noktaya sanayi sitesi ya da OSB yapmamızın imkanı yok.

Öte yandan şu anda bazı arkadaşlar, yeni bir yer istekleri doğrultusunda bize taleplerini iletmeye başladı. Biz de o talepler doğrultusunda hem İzmir Büyükşehir Belediyesi hem de Ödemiş Belediyesi ile görüşmeyi düşünüyoruz. Uygun yer anlamında aklımızdaki soru işaretlerini de henüz giderebilmiş değiliz. Ne olursa olsun şu bir gerçek: Bir bölgenin, bir ilçenin gelişmesini istiyorsak en önemli şey sanayileşmedir. Sanayileşme, insanların ve toplumların kendi arasındaki etkileşimlerini arttırır ve bu etkileşimler; yeni vizyon, yeni düşünce ile fikirleri de beraberinde getirir. Öte yandan istihdama da ciddi katkı sağlar. Asıl önemlisi, disiplinli istihdamı arttırır.

Biz, bölge olarak daha çok tarım ve hayvancılıkla uğraşan bir bölgeyiz. Tarım ve hayvancılığın olduğu bir bölgede de çok da disiplinli bir çalışma ortamı yakalayamayız. Bu, işin niteliği bakımından böyledir. Mesela bugün hava kapalı, bir tarla ekilecek ya da tarladan mahsuller sökülecek olabilir ama eğer hava rüzgarlıysa plan değiştirip tarlayı ilaçlamak gerekebilir. Böyle durumlarda hava koşulları ya da çevre etkileri, bizim çalışmamızı doğrudan etkiliyorsa mecburen biz de çalışmamızda öteleme yapıyor olabiliriz. Sanayici olarak baktığımızda ise havanın şartları da çevresel faktörler de hiçbir zaman önemli olmayacaktır. Çalışma saatleri bellidir. İşte bu, insanların hayatına da düzen getirir.”

“Çok da iyi yol kat ettik”

Eriş, “Yeni bir sanayi sitesinin kurulması, ilçedeki ekonomik döngüyü de güçlendirecektir. Dışarıdan bakıldığında yaşamış olduğumuz şartlarla beraber 2020, tamamen pandemiyle uğraşmakla geçti ama ekonomik göstergeler, makro bazlı yani Türkiye’yi baz alarak baktığımızda 2019’a göre daha iyi geçtiğini gösteriyor. 2019’da yani pandemi öncesinde özellikle inşaat sektöründe başlayan krizin 2020’de yaşanmadığını görüyoruz, tam aksine çok hızlı inşaat satışları oldu. Şöyle bir durum da var: 2020’de Türkiye, tarihi ihracat rekorunu kırdı. Bugün birçok gıda firmasında 2020’nin çok yoğun geçtiğini biliyoruz hatta bazı firmalar, 2021’de üretecekleri ürünlerin şimdiden rezerv edildiğini söylüyor. İşte temelde söylemek istediğim nokta da bu. Biz, sanayi sitemizde günlük işlerle uğraşmaktansa daha organize olmuş, alt yapısı tamamlanmış büyük bir sanayi sitesinde bu tarz taleplerle karşılaşacağız. Oradaki o büyüme, üretimdeki kapasite artırımı o insanları bambaşka bir yere getirecek. Biz, şu anda küçük esnafla daha çok haşır neşiriz ve pandemi onları daha olumsuz etkiledi. Bizim büyük işletme sahibi olan üyelerimiz var. Biz zannediyoruz ki 2020 çok kötü geçti. Evet, bazı sektörler için çok kötüydü ama Türkiye’ye genel baktığımızda özellikle ihracatın artması ve üretimin devam etmesi anlamında çok da iyi yol kat ettik” şeklinde konuştu.

Ece Köseoğlu

Bakmadan Geçme