- Haberler
- METROPOLİS, GRİFONLU SOYLU KOLTUĞUNA KAVUŞTU
METROPOLİS, GRİFONLU SOYLU KOLTUĞUNA KAVUŞTU
Sabancı Vakfı'nın desteğiyle gerçekleştirilen Ana Tanrıça kenti Metropolis'teki kazı çalışmalarında korunmuş halde bulunan 'Grifonlu Soylu Koltuğu'...
Sabancı Vakfı’nın desteğiyle gerçekleştirilen Ana Tanrıça kenti Metropolis’teki kazı çalışmalarında korunmuş halde bulunan “Grifonlu Soylu Koltuğu” yeniden yontularak Antik Tiyatro’daki iki bin yıllık özgün yerine döndü. Heykeltıraş Sinan İlhan tarafından pantograf tekniği kullanılarak mermerden yontulan koltuğun yeniden Antik Tiyatro’daki yerine yerleştirildiği tören, Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan ve Manisa Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek ev sahipliğinde gerçekleştirildi. 1995 yılında Metropolis Antik Kenti’nin en dikkat çekici yapılarından biri olan Antik Tiyatro’da bulunan Grifonlu Soylu Koltuğu’nun aslı İzmir Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.
Metropolis Antik Kenti kazı çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü izinleri ve katkıları yanında, Sabancı Vakfı’nın verdiği destekle 1990’dan bu yana devam ediyor. Metropolis Antik Kenti, Torbalı’ya bağlı Yeniköy ve Özbey mahalleleri arasında yer alıyor. Metropolis’in tarihi, kentin yakınlarındaki Geç Neolitik Çağı ilk yerleşim izlerinden Klasik Çağ’a, Helenistik Çağ’dan Roma ve Bizans dönemlerine, Beylikler ve Osmanlı tarihine kadar uzanıyor. Kentte 2018 kazıları 20 Temmuz’da başladı ve halen devam ediyor.
“Orijinal eserden alınan kalıpla aslına uygun olarak yeniden yontuldu”
Sabancı Vakfı’nın kültür-sanat faaliyetleri içinde Metropolis kazılarına verilen desteğin önemli bir yeri olduğunu belirten Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan,“2003 yılından bu yana kazılara destek veriyor; antik kentin tarihi zenginliklerinin gün yüzüne çıkmasına katkıda bulunuyoruz. Dünya ve ülkemiz arkeoloji dünyasının merakla beklediği buluntuları biz de heyecanla takip ediyoruz. Tarihe ışık tutmak kadar, buluntuları korumanın ve daha fazla kişiyle buluşturmanın da önemli olduğuna inanıyoruz. Kazılarda elde edilen 11 binin üzerinde tarihi eser, bugün İzmir Arkeoloji, İzmir Tarih ve Sanat ile Selçuk Efes müzelerinde sergileniyor. Bu eserlerden biri de, Metropolis Antik Kenti’nin en dikkat çekici yapılarından biri olan Antik Tiyatro’da bulunan Grifonlu Soylu Koltuğu. 1995 yılı kazı çalışmalarında bulunan ve İzmir Arkeoloji Müzesi’nde sergilenen koltuk, orijinal eserden alınan kalıpla aslına uygun olarak yeniden yontuldu. Bugün, Grifonlu Soylu Koltuğu 2 bin yıllık yerine yerleştirmek için bir aradayız. Grifonlu Soylu Koltuğu, bundan böyle Metropolis’i ziyaret edenleri yerinde karşılayacak. Metropolis’in ulusal ve uluslararası platformda tanınmasını sağlayan ve kentin sembolü haline gelen Grifonlu Soylu Koltuğun yeniden Metropolis’e dönmesinden büyük mutluluk duyuyorum” dedi.
23 yıl sonra orijinaline sadık replikası Metropolis’e konuldu
Yurt içi ve yurt dışındaki farklı üniversitelerden bilim insanlarının katıldığı uluslararası arkeoloji projesinin alan çalışmalarının başkanlığını yürüten Manisa Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek ise, “8 Eylül 1995 tarihinde henüz bir arkeoloji öğrencisi iken keşfine tanık olduğum grifonlu soylu koltuğunun 23 yıl sonra orijinaline sadık bir replikası ile bulunduğu noktaya geri dönmesini görmek bizler için heyecan verici. İzmir Arkeoloji Müzesi’ndeki Metropolis salonunda sergilenen ve geniş bir kitleye tanıtma imkânı bulduğumuz bu nadide eser bundan böyle antik kent ziyaretçileri tarafından yerinde de görülebilecektir.”
Heykeltıraş Sinan İlhan tarafından yeniden yaratıldı
“Heykeltıraş Sayın Sinan İlhan’ın itinayla çalışıp emek verdiği mermer koltuk bence günümüzde tiyatroya eklenen yeni bir eser olarak nitelendirilmelidir. Metropolis tiyatrosu tarih boyunca çeşitli yıkımlar geçirmiş ve değişikliklere uğramıştır. Bu kapsamda özellikle Roma Dönemi içinde diğer koltukların yerleri değiştirilmiş yeni sunaklar ilave edilmiştir. Bizler de bugün yerine yerleştirdiğimiz koltuğu kendi dönemimizin ilavesi olarak görmeliyiz. Emeği geçen tüm heyet üyelerimize ve projenin gerçekleşmesi için gerekli izinleri sağlayan başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere, Sabancı Vakfı ve tüm yöneticilerine şükranlarımızı sunuyoruz” dedi.
Metropolis’in tarihi önemini anlattı
Torbalı yakınlarındaki Metropolis tarihi antik yerde basın mensuplarına çeşitli bilgiler veren Prof. Dr. Aybek, “Antik dönemin meclis binaları boule uterionlarda, kentle ilgili kararlar alındığı söylenmektedir. M.Ö 2. Yüzyılın ortalarında yapılan Metropolis kareye yakın bir forma sahiptir.400 kişi kapasiteli toplantı salonu ve oturma bölümleri, 2 bölüme ayrılmıştır. Dairesel formlu oturma sıraları, antik tiyatrolarda, olduğu gibi, at nalı formunda tasarlanmıştır. Yapının çift yüzlü sütunlarında, oluşan, dor düzeninde, bir cephesi olduğu anlaşılmaktadır.13. Yüzyılda yapılan kalenin, güney duvarı, meclis binasının tam ortasından geçmektedir. Yağmur ve güneşten korunmak amacıyla, yapılan stoslar, dini törenlerde, siyasi ve felsefi toplantılarda, ticari ve kültürel etkinliklerde, kullanıldığı söylenilmektedir. M.Ö 2. Yüzyılda inşa edilen Metropolis stoasının uzunluğu, 67 metre olup genişliği ise 10 metre ölçülerindedir.”
“Metropolis’in en büyük kompleksi hamam”
Metropolis’te bugüne kadar hiç tespit edilmemiş en büyük yapı kompleksinin aşağı hamam olduğunu dile getiren prof. Dr. Aybek, “Metropolis’te, bugüne kadar tespit edilmiş en büyük yapı kompleksi, özellikle Roma Dönemindeki, sosyal hayatın anlaşılması açısından çok önemli bir yere sahip zengin geometrik mozaikleriyle dikkat çeken bu hamam, nüfus ve yerleşim bakımından kentin genişliğini tahayyül etme imkânı verir. Yapının farklı birimlerinde, hamamda gerçekleştirilen aktiviteler dışında spor, davetler, yarışmalar ve eğitim gibi etkinliklerin yürütüldüğü anlaşılmaktadır” diye anlattı.
Tarihi tiyatro bölümüyle ilgili de önemli bilgiler veren prof. Aybek “ Helenistik dönemde yapılmış, örneklerinden biri olan Metropolis tiyatrosu, tamamen ana kayaya oyularak yapılmıştır. Tek diazomalı yaklaşık 4.000 bin kişilik tiyatrodur. Ele geçen epiğrafik ve arkeolojik buluntulara göre yapıda teatral gösterilerin yanı sıra, sosyal ve dini törenlerin de yapılmakta olduğu anlaşılmaktadır. Kazıların sonucunda iyi korunmuş sahne, oturma sıraları, oyun alanı ortaya çıkarılmıştır. Roma döneminde sahne ve orkestrada bazı değişiklikler yapıldığı anlaşılmaktadır. Helenistik sahne genişletilmiş, orkestra zemini mavi beyaz mermerlerden yapılmıştır” dedi.
Restorasyonu 2001 yılında tamamlandı
Yapının 2001 yılında gerçekleştirilen restorasyonla tamamlandığını dile getiren Prof. Dr. Aybek, “Mozaik salon 2001 yılında yapılan restorasyon çalışmasıyla tamamlanmıştır. Mozaik salon tiyatronun doğu kenarına inşa edilen M.S. 2. Yüzyıla ait, mekânın duvarlarında geometrik şekilli freskler, taban döşemesinde ise renkli, tessareler ile yapılmış, iki paneli mozaik ortaya çıkarılmıştır. Ana mozaiğin merkezinde, tiyatro eğlence ve şarap tanrısı olan Dionyaus, karısı Ariadne ile betimlenir” diyerek beraberindeki basın mensuplarına tanıttı.
Bugüne kadar yapılan kazılar sonunda Helenistik Döneme ait tiyatro, Bouleuterion (Meclis Binası), Stoa (Sütunlu Galeri) ile Roma İmparatorluğu Dönemi’nde inşa edilen iki hamam yapısı, hamam ve palaestra (spor alanı) kompleksi, mozaikli salon, Peristyl ev, dükkânlar, genel tuvalet, sokaklar gibi antik kent dokusunu oluşturan yapılar ve mekânlar bulundu. Ayrıca bu mekânların kazı çalışmaları sırasında seramik, sikke, cam, mimari parçalar, figürler, heykeller, kemik ve fildişi eserler, pithos (depolama küpü) ve birçok maden eserden oluşan 11 binin üzerinde tarihi eser gün yüzüne çıkartıldı. Kazılarda elde edilen eserler, İzmir Arkeoloji Müzesi, İzmir Tarih ve Sanat ile Selçuk Efes müzelerinde sergileniyor.
Halen kazı çalışmaları devam eden antik kentin tiyatro bölümünün en önemli eseri durumundaki ‘Grifonlu Soylu Koltuğu’ 1995 yılında bulundu. 2 bin yıldır bulunduğu alandan alınan, tamamı mermerden yapılmış koltuk, İzmir Arkeoloji Müzesi’ne konuldu. Bu koltuğun replikası ise ziyaretçilerin özgün yerinde görebilmesi için heykeltıraş Sinan İlhan tarafından pantograf tekniği kullanılarak mermerden yontulup, yeniden yapıldı. Yaklaşık 800 kilogramağırlığındaki ‘Grifonlu Soylu Koltuğu’ replikası üzerindeki örtüyü, Kazı Başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek ile Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan birlikte açtı.
Turgay Konuralp
Bakmadan Geçme





