Siyaset kimin için yapılır?

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Lisede öğrenci iken sınıflar veya gruplar arasında yaptığımız bir tartışma vardı. Sanat, kimin için yapılmalıdır?

Tezlerden birincisi “Sanat, sanat için olmalıdır”, ikincisi ise “Sanat, toplum için olmalıdır” idi. Tezini iyi savunan ekip puanları toplar, yarışmayı kazanırdı.

Dün akşam televizyonda haberleri izlerken dikkatimi çekti. Habere göre İstanbul Büyükşehir Belediyesi, halka 1 liradan ekmek satan Halk Ekmek büfelerinden birini Ümraniye’ye koymak istemiş. AKP’li Ümraniye Belediye Başkanı, zabıtaları göndererek büfeyi kararlaştırılan yere koydurmak istememiş.  Büyükşehir Belediyesi ekipleri ile Ümraniye Belediyesi ekipleri karşı karşıya gelmişler. 10 saate yakın tartışma sürmüş, büfe tırdan indirilememiş. Bu arada aralarında AKP’lilerin de bulunduğu çok sayıda vatandaş, büfenin konmasından yana tavır alınca saatler sonra büfe yerine konabilmiş. Bu haberi dinleyince aklıma başlıktaki sanat soruna benzer bir soru geldi.

Siyaset kimin için yapılmalıdır?

Siyaset, Arapça kökenli bir sözcüktür. Araplar bunu “yönetme, eğitme” anlamında kullanmışlardır. Bizde ise “topluma hizmet etme” anlamında kullanılmaktadır. Her işte olduğu gibi siyasetin de bir hedefi vardır. O hedef, toplumun büyük bir çoğunluğuna hizmet götürmedir.

Merkezi hükümetler ve belediyeler, anayasamız gereği halk arasında siyasi görüş ve bölge ayırımı yapmadan halkın tamamına eşit hizmet götürmelidirler. Özellikle yerel yönetimler, belediye başkanları bu konuda çok daha özenli davranmak zorundadırlar. Hiçbir belediye başkanı, “Şu mahalle veya semtten bana az oy geldi, oraya hizmet götürmem” diyemez.

Son seçimlerde İstanbul, Ankara, İzmir, Aydın gibi büyükşehir belediyeleri, yaptıkları çalışmalarla örnek olmaktadırlar.

“Halka hizmet, Hakk’a hizmettir” şiarıyla yola çıkan AKP ise ne yazık ki anlaşılmaz bir tavırla CHP’li belediyelerin yaptıkları olumlu işlere engel olmaya çalışmaktadır. İstanbul ve Ankara’da büyükşehir belediye meclislerindeki oy çokluğuna dayanarak halk yararına olan hizmetleri engellemekte, buradan da siyasi getirim elde etmeyi düşünmektedir. Bu tavır yanlıştır. Siyaset kurumunun varlığına ve amacına ters düşmektedir.

İstanbul’da fırınlarda 200 gram ekmek 2 liradan satılırken İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Halk Ekmek büfelerinde 250 gr ekmeği 1 liradan halka satmaktadır. Bu uygulama, İstanbul’un geçim sıkıntısı çeken insanları için büyük bir hizmettir. Buna engel olmak; deyim yerinde ise siyasi miyopluktur, ilerisini görmemektir.

Zaten ülkemizde büyük bir işsizlik vardır. İş bulanların aldıkları ücret, yoksulluk sınırının çok altındadır. Son yıllarda yaşadığımız salgın hastalık ve kapanmalarla insanlarımızın dayanacak gücü kalmamıştır. Evine her gün 10 ekmek götüren bir aile reisi, normal fırından aldığında 20 lira öderken halk ekmek büfelerinde 10 lira ödeyerek daha büyük gramajda ekmek alabilmektedir.  Buna karşı çıkmak, akıl alır bir davranış değildir.

“Siyaset yapıyorum” diyenler, her zaman ülke ve halkın çıkarlarını kendi siyasi çıkarlarının üstünde tutmayı değişmez bir ilke haline getirmelidirler. Aksi halde siyaset kurumu, onların siyaset yapmalarına izin vermez.

Siyaset kimin için yapılır?