Ödemiş’in Ahlat’tan neyi eksik?

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Cumartesi günü yayınlanan yazımda, biraz ironi yaparak “Türkiye’deki bütün ilçeler il yapılmalı” diye başlık atmıştım. İroni ne demek önce onu açıklayalım: “Etkiyi artırmak için, bir şeyin tersini söyleyerek alay etme.”

Açıkçası, ‘ortada fol yok yumurta yok, bu il meselesi de nereden çıktı’ mantığı ile her seçim dönemi öncesinde dile getirilen bu tartışmaları kendi üslubumca eleştirmek istemiştim.

Sonra, İyi Parti ilçe başkanı Güven Kılıç ile yaptığımız bir sohbette baktım ki durum biraz ciddi. Yani orta da hem fol var hem de yumurta.

**

“İl olsak ne olur, olmasak ne olur” tartışmasına ciddi ciddi yanıtlar verebilirim ama ben bu tür projeleri ülkenin geneline bakarak değerlendiririm. Size yerelden iki örnek vereyim: Örneğin Kaymakçı’ya yapılan cezaevi ili ilgili olarak, bana göre Bayındır ile İzmir arasına yapılsa daha mantıklı bir iş ortaya konulurdu düşüncesindeyim.

Cezaevi deyince aklımıza sadece dışarıdan gelecek insanların yapacağı alışveriş ve memurların kirası akla gelmemeli. Bence, buraya Türkiye’nin her yerinde gelecek ailelerin ulaşım sorunu ve masrafı da düşünülmeli idi.

Canım biz yapalım da aileler ne yarsa yapsın demek ülke menfaatinden çok yerel menfaatlerin düşünüldüğü anlamına gelir.

Sonra, Kiraz’a getirilen Veterinerlik Fakültesi’nin aslında Ödemiş’e getirilmesi gerektiğini savunuyorum. Kiraz’a gelecek öğrencilerin sosyal yaşantısı, öğretim görevlilerinin gelip gelmeyeceğini düşünmezseniz, bu fakülte lisenin bir ‘tık’ üstünde bir okul olmaktan kurtulamaz. Atık su kanalları olmadan evlere çeşme bağlantısı yapmak gibi bir şey yani…

Gelelim yine il meselesine.

İnternet üstünden şöyle bir araştırma yaptığımda geçen Mayıs ayında yapılmış bir konuşma önüme geldi: “Bitlis’in Ahlat ilçesinde düzenlenen ‘Kültürel Etkileşim ve Yöresel Yemekler ile Zanaatkar Eller’ etkinliklerine katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Vedat Demiröz, Ahlat’a il olma müjdesini verdi”

Haberin başlığı da şöyle idi: “Türkiye’nin 81 olan il sayısı 100’e çıkacak!”

Doğrusunu isterseniz şaşırdım. Nasıl da görmemişim!

Ahlat’taki 1071 Millet Bahçesi alanında düzenlenen programa katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Demiröz, Ahlatlıları heyecanlandıran bir konuşma yapmış. Demiröz, “Milliyetçi Hareket Partisi lideri Devlet Bahçeli’nin önerisi ve Cumhurbaşkanımızın beraber verecekleri kararla Türkiye’nin şehir sayısının 100’e çıkacağı bir zamanda inşallah Ahlat’ımızı da bu şehirler arasına alacağız” demiş.

Bu haberi okuduktan sonra, ben de kendi kendime “Toplam 40 bin nüfuslu Ahlat il yapılacaksa, Ödemiş’in Ahlat’tan neyi eksik?” sorusunu sormadan edemedim.

Eğer il sayısı 100’e çıkacaksa, coğrafi konumu itibarı ile Ödemiş de bu yeni illerin arasında yer almalıdır. Madem ki bu öneri MHP’den gelmiş AKP’de de kabul görmüş, o zaman ilçemizdeki ilgili parti yöneticilerinin de bu konuda bir araya gelip ciddi bir baskı grubu oluşturmaları ve hazırlanacak bir dosya ile Ankara’ya çıkarma yapılması gerekir.

Peki Kent Konseyi bu işin neresinde olur? Elbette bizden ne bekleniyorsa biz orada oluruz.

Bizim gazetemizin logosunun hemen yanında bir harita vardı. Kiraz’dan başlayıp Selçuk’ta dökülen Küçükmenderes havzasının haritasında Ödemiş’in noktası diğer ilçelere göre biraz büyükçe idi. Yıllar önce Doyranlı’da yapılan bir ağaç dikim etkinliğinde, ayaküstü konuştuğumuz dönemin Tire Belediye Başkanı Tayfur Çiçek, “Siz neden o haritada Ödemiş’i il gibi gösteriyorsunuz?” diye sorduğunda ben de “Ödemiş bölgenin ortasında yer alıyor, il olmak da bize yakışıyor” demiştim.

Şimdi adını anımsamıyorum, dönemin Tire Kaymakamı da “Ne Ödemiş ne Tire; Gökçen il olsun diye tartışmayı ortalamaya çalışmıştı.

Madem il sayısı 100 olacak, buyurun siyasi parti yöneticilerini önden alalım…

Biz arkadan geliriz…

Ödemiş’in Ahlat’tan neyi eksik?