NAFAKA TÜRLERİ

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve yardım nafakası olmak üzere kanunen düzenlenmiş olan dört tür nafaka vardır.

TEDBİR NAFAKASI

Tedbir nafakası, boşanma veya ayrılık davası açılmasıyla taraflardan birinin maddi anlamda zora düşeceği durumlarda kusur durumuna bakılmaksızın dava kesin bir hükümle sonuçlanıncaya kadar, geçici olarak eşlerden birinin diğerine, eşinin ve varsa çocuklarının bakım ve barınma konularında giderlerini temin etmek amacıyla davanın açıldığı tarihten itibaren her ay ya da hakimin gerekli gördüğü hallerde toplu olarak ödemeye sorumlu olduğu geçici nitelikte olan nafaka türüdür.

Bu tedbir nafakasına başvuru yapılabilmesi için tarafların ayrı yaşama hakkı kazanmış olmaları gerekmektedir.(Boşanma davasının açılmış olması çiftlere ayrı yaşama hakkı kazandırır.)

Tedbir nafakasına genelde boşanma davası açıldıktan bir süre sonra talep üzerine karar verilir. Talep olmasa dahi ailenin geçimi için tedbir nafakası hakkında karar verebilen hâkim eşlerin sosyal ve ekonomik durumlarını inceleyerek nafakaya hükmedip hükmetmeyeceğine, hükmedecekse de miktarının ne olacağına karar verir. Unutulmamalıdır ki; maddi durumu yerinde olan eş, kendisi için tedbir nafakası talep edemez. Ancak birlikte yaşadığı ortak çocuklar için çocukların reşit olduğu tarihe kadar tedbir nafakası isteyebilir.

Boşanma davası devam ederken verilen tedbir nafakasının her zaman arttırılması veya azaltılması istenebilir. Hâkim, koşullarda değişiklik olduğunu tespit ederse tedbir nafakasını azaltabilir veya arttırabilir. Boşanma kararı kesinleşene kadar nafakanın arttırılması veya azaltılması istenebilir. Boşanma kararı kesinleşince tedbir nafakası sona erer. Boşanma kararında eşlerden biri için yoksulluk nafakasına ve ortak çocuk için iştirak nafakasına karar verildi ise bu nafakalar işlemeye başlar.

YOKSULLUK NAFAKASI

Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan tarafın, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak isteyebildiği nafakadır.

Yoksulluk nafakasına hâkim re’sen karar veremez, mutlaka talep olması gerekir. Bu nafaka, boşanma davası ile birlikte istenebileceği gibi boşanma davası kesinleştikten sonra da istenebilir. Ancak, boşanma davasının kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakası talep edebilmek için; boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesinde yoksulluk nafakası davasının açılması gerekir.

Nafaka şahsa bağlı bir hak olup önceden vazgeçilmesi ya da feragat edilmesi kesin hüküm oluşturmaz.

Yoksulluk nafakasına süresiz olarak hükmedilir. Ancak, nafaka alacaklısının evlenmesi, taraflardan birinin ölümü durumunda kendiliğinden; yoksulluğun ortadan kalkması, nafaka alacaklısının evlenme olmadan fiilen evliymiş gibi başka birisi ile birlikte yaşama ve haysiyetsiz hayat sürme durumunda mahkeme kararı ile kaldırılabilir.

Unutulmamalıdır ki; ağır kusurlu eş yararına yoksulluk nafakası verilemez.

İŞTİRAK NAFAKASI

Boşanma davasında verilen boşanma kararı ile birlikte velayet kendisine verilmeyen eşin, diğerine müşterek çocuğun eğitim, bakım v.b. giderleri için mali gücüyle orantılı olarak ödemekle yükümlü tutulduğu nafaka türü, iştirak nafakasıdır.

İştirak nafakası için talep şart değildir. Hakim re’sen karar verir. Fakat bir talepte bulunulduysa hâkim talepte bulunulan miktardan daha fazlasına hükmedemez. İştirak nafakası, boşanma kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren işlemeye başlar. Ayrıca açılan iştirak nafakası davasında istenmiş ise bu nafaka davanın açıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Ve bu nafaka çocuğun ergin olmasına kadar sürer.

YARDIM NAFAKASI

Kanunen herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlü olup bu nafaka türü, yardım nafakasıdır.

Ancak kanun koyucu kardeşler bakımından bu yükümlülüğü refah şartına bağlamıştır. Şöyle ki yardım etmesi gereken kardeş refah içinde bulunduğu takdirde yardım etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Aksi takdirde bir yükümlülükten bahsedilemez.

Ergin çocuklar bakımından da ergin olmasına rağmen öğrenim gören çocuklar öğrenimi sonlanıncaya kadar bu nafakayı alabilirler.

NAFAKA TÜRLERİ