Salı günkü yazımda Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırmasının tarihi ve siyasi yönlerine değinirken perşembe günü konuyu detaylandıracağımdan bahsetmiştim değerli okurum.
Az çok gündemi takip edebiliyorsanız Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesine saldıran Ermenilerin tam da bunu Rusya’nın Kafkas 2020 tatbikatı sonrası gerçekleştirmesi tesadüf olamaz diye düşünüyorum.
Hatırlayalım;
Rusya Savunma Bakanlığı, Güney Askeri Bölge’de ‘Kafkas-2020’ adlı stratejik tatbikatın başladığını, manevralara 80 binden fazla askerin katıldığını bildirdi.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, ‘Kafkas-2020’ tatbikatına 80 bin civarında Rus askeri ile Belarus, Çin, Pakistan, Ermenistan ve Myanmar’dan yaklaşık 1000 asker katılıyor.
Tatbikatın ana manevralarının Rusya’nın Güney ve Kuzey Kafkasya bölgelerindeki Prudboy, Aşuluk, Kapustin Yar poligonlarının yanı sıra Arzgirskiy ve Kopanskiy hava eğitim sahalarında gerçekleştirileceği ifade edildi.
Açıklamaya göre tatbikata muharebe, lojistik ve teknik destek, hava savunma birimleri ile Donanma, Ulusal Muhafızlar ve Acil Durum Bakanlığı’nın askeri birlikleri katılıyor.
Bununla birlikte tek bir operasyonel komuta altında yürütülen tatbikatta 2011 Viyana Belgesi’ne tabi askeri birliklerde görev alan azami personel sayısı, 12 bin 9 yüz kişiyi aşmayacak.
Rus askerlerin yanı sıra Belarus, Çin, Pakistan, Ermenistan ve Myanmar’dan yaklaşık bin askeri personelin katıldığı tatbikatta gözlemci olarak Azerbaycan, Endonezya, İran, Kazakistan, Tacikistan ve Sri Lanka temsilcileri yer alıyor.
26 Eylül’e kadar devam edecek olan tatbikat, Rusya Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Birinci Yardımcısı Valeriy Gerasimov komutasında düzenleniyor.
Daha önce tatbikat sırasında Terminatör tank destek araçlarının test edileceği öğrenildi. ‘Terminatörler’; saldırı ve savunma, marş, ağır zırhlı araçlarına karşı mücadele ve muhtemelen kentsel çatışmada piyade ve tanklara destek sağlıyor.
Tatbikatın hava sahası; S-400, S-300 ve Pantsir-S taburları ile korunacak
Rusya Savunma Bakanlığı tarafından basın mensuplarına yapılan açıklamaya göre Kafkas-2020 tatbikatının hava koruması, S-400 ile S-300 füze savunma sistemleri ve Pantsir-S uçaksavar füze sistemleri ile donanmış ondan fazla tabur tarafından sağlanacak.
Ondan fazla hava savunma taburunun harekete geçerek konuşlandırıldığı ve muharebe görevine başladığı belirtilen açıklamada, “Ayrıca Buk-M2, Buk-M3 ve TOR-M askeri hava savunma sistemleri, askeri birliklerin hava saldırılarına karşı korumasını sağlayacak” ifadelerine yer verildi.
Ermenistan, gerilimi yaz boyunca tırmandırdı. Nihayet Kafkas 2020 tatbikatı sırasında temas hattındaki ihlallerin iki katına çıktığını görüyoruz. Azerbaycan Savunma Bakanlığı kayıtlarından bu eğilimi istatistiki olarak teyit etmek mümkün. Özetle Ermenistan, Azerbaycan’ı provoke edecek her şeyi yaptı.
Az çok siz de şöyle bir soruyu soruyorsunuzdur: “Ermeni, Rusya’dan habersiz ya da bağımsız olarak böylesine bir maceraya atılabilir mi?”
Cevabınızın “Aklın yolu bir”den yana tavır alacağını tahmin ediyorum. Rusya’nın arabuluculuğu dillendiriliyor.
Siyaset öyle bir mekanizma ki yalan söylemişsin-söylememişsin, ahlaki ve insani davranmışsın-davranmamışsın pek de bir ehemmiyeti olmuyor.
Ermeni, Süryani, Rus arkadaşlarımız var. Halklar, birbirine diş bilemiyor zaten. Problem devletlerin hırsları ve istekleri üzerine öfke nöbetleri, kavgalar, savaşlar meydana geliyor. Bu anlamda elbette ki insan kardeşliğimiz adına komşuluk ve arkadaşlıklarımız için dertlerle yüklüyüz. Bir kişinin ölümü, binlerce kişinin ölümünden farksız. Tek sefer ya da bin sefer ne fark eder ki; aynı şey…
Ermeni ailesinden arkadaşlarımız da aynı duygular içinde hiç şüphesiz.
Savaşan, devletlerin kendileri…
Bu gerçekliğin bilince olarak yaşanılanları kritik ediyoruz. Soğukkanlı tutumumuzu kaybetmek, sapla samanı karıştırıp genellemeler yapmak, her konuda olduğu gibi bu konuda da doğru olmayacaktır.
Sevgili okurum; biz bireysel anlamda insani duyarlılıklarımızı korumaya çabalarken devlet adamlarımız, diplomatik tavır ile doğal müttefiki Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarını geri almasını ve Kafkasya’da Türk milli kapasitesinin Rusya’yı da dengeleyecek şekilde tahkim edilmesini sağlamaya gayret etmelidir.
Sonrasında ise Ermenistan’ın bir PKK-YPG terör üssü haline gelmesinin önüne geçmelidir.
“Ermeniler şöyledir böyledir” sloganları ile değil, aşırı milliyetçilik naraları atarak değil, devlet politikası gereği başka bir devletin terör saldırılarına meydan vermemek adına bilinçli ve temkinli olmayı görev sorumluluğunda yerine getirmektir Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vazifesi.
Aşırı uçlar fahiştir ve özellikle de dış politika konularında diplomasi dilini kullanmak, partici değil de devlet adamı şahsiyetinde ülkenin menfaatlerini gözetmek, asıl uygulanması gereken politikadır.
Şanlı tarihimizin şan ile anılmasında bilek gücümüz kadar ahlaki erdemlerimiz de ön plandadır.
Destan yazan bir millet olduğumuz kadar türkü yakan da bir toplumuz. Zaten bizi biz yapan özellikler de tarihimize bağlılığımız kadar dünya barışına olan desteğimizdir.
Ahçik türküsü, Türk ve Ermeni iki gencin birbirine olan derin sevdasını anlatır. Biz gerekirse aslan, gerekirse kedi olmasını biliriz; yeter ki şapla şekeri sapla samanı ayırabilelim. Devleti yaşat ki insan yaşasın değil; insanı yaşat ve saygınlığını koru ki devlet bağımsızca onuruyla yaşasın felsefesindeyiz.
Salı günü kavuşuncaya kadar ruhunuza esenlikler diliyorum. Kalbinizde ümit etmeyi ve karşılıksız sevebilmeyi koruyunuz lütfen.
