Eski Türklerin Nurdogan Şadlığı gerçek yeni yıl kutlamasıdır

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

24.12.2018 gecesi televizyon kanallarında gezerken adını hatırlayamayacağım bir kanalda bir İslam ilahiyatçısı, “Yeni yıl kutlamalarının Müslümanlara haram olduğunu” ifade etti. Biz önce Türk olarak doğar, dinimizi sonra öğreniriz. Burada önemli, önemli olduğu kadar da ilginç bir konuya değinmek istiyoruz. Değerli gazeteci Sayın Uğur Dündar’ın 21 Aralık 2017 tarihli Sözcü Gazetesi’nin 4. sayfasında yayımlanmış olan “Noel Bayramı’nın kökeni Türkler’in Çam Bayramı!” başlıklı makalesinde Sayın Dr. Muazzez İlmiye Çığ Hanımefendi’nin Azeri Sayın Adnan Atabek’e, yine Azeri Sayın Aref Esmail’in gönderdikleri yazılara ve daha önemlisi Kıpçaklar kitabındaki “Çam Bayramı” bölümüne dayandırarak verdiği bilgilerdir. Bu bilgilere göre: “Türklerde güneş çok önemli. İnançlarına göre gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 22 Aralık’ta gece, gündüzle savaşıyor. Uzun bir savaştan sonra da gün, geceyi yenerek utku kazanıyor. Bu durum, Türklerde güneşin yeniden doğuşu; bir ‘yeni doğum’ olarak algılanıyor.”

Bayramın adı “Nardogan”. Nar: Güneş, Dugan: Doğan. Bu durum, 21 Aralık’tan başlayarak gecelerin kısalıp gündüzlerin ve güneşin ışınlarının uzamaya başlaması ile ilgili. Eski Türkler, bu yeniden doğuşu büyük şadlıklarla, şenliklerle akçam ağacı altında kutluyorlar. Bu nedenle bayramın adına “Çam Bayramı” denilmiş. Tanrı’ya gitmesi, ulaşması için çam ağacının altına armağanlar bırakıyorlar ve dallarına bantlar bağlayarak dileklerde bulunuyorlar. Temiz giysiler giyiyorlar, evlerini temizliyorlar, çam ağacının çevresinde oyunlar oynayıp türküler söylüyorlar. Yaşlılar ziyaret ediliyor, birlikte yemekler yiyorlar. Türkler, “Yeniden Doğuş” bayramı anlayışlarını gittikleri yerlere de taşımışlar…

Avrupa’nın Hıristiyan dünyası, İ.S. 4. yüzyılda Hunların Avrupa’ya gelişleri ile bu bayramı, ritüeli onlardan almışlar. Yılbaşında Hıristiyanların kutladığı törenin peygamberleri İsa’nın (Christ) doğuşu ile hiçbir ilgisi yok! Roma İmparatoru Konstantin, İ.S. 4. yüzyılın birinci yarısında İznik’te toplanan konsilde Türklerin 22 Aralık’ta güneşin doğuşu için yaptığı bu bayramı, şenliği, şadlığı 24 Aralık’a alarak İsa’nın Doğuşu olarak Noel Bayramı adı altında kutluyorlar. Çam süsleme anlayışı ise Türklerden sonra, 1605 yılında Almanya’da görülüyor ve daha sonra diğer Hıristiyan topluluklara geçiyor. Ancak Türkler, büyük bir çam ağacının çevresinde ağaca zarar vermeden bu şenliği, şadlığı yerine getirirlerken Hıristiyanlar; çam dallarını kesip, fidanlarını yerinden söküp evlerine taşıyorlar ve ertesi gün de çöpe atıyorlar. Batılıların eski Türk kültürünü çalıp sahiplenmeleri olayı, birçok örnekle kanıtlanabilir. (Not: Bu konuda daha ayrıntılı bilgi, tarafımızdan yazılmış ÖN-TÜRKLER adlı kitabımızda bulunmaktadır). Türklerin atalarından kalan bu töreni, şadlığı, şenliği çamlara zarar vermeden yıl sonlarında kültürel bir etkinlik olarak gerçekleştirmelerinde bir sakınca olmadığını söyleyebiliriz. Tıpkı Nevruz bayramlarında yapıldığı gibi.

Eski Türklerin Nurdogan Şadlığı gerçek yeni yıl kutlamasıdır