Biraz gündemden uzak bir konuyu yazacağım. Gündemden uzak ama bizi de bir o kadar ilgilendiriyor. Belki de çoğu sorunun temeli. “Biraz saygı” diyeceğim bugün size. Birazcık saygı.
İstanbul’da toplu taşıma aracında bir erkek, yanındaki kadına çantasından rahatsız olduğunu söylediği için kadın tarafından şiddete maruz kaldı. Oysa sadece çantasını çekerek sorunu çözebilirdi. Birbirimize katlanamıyoruz. Dünyadaki diğer insanların varlığına, hayvanların varlığına tahammül edemiyoruz. Yıllardır bu böyle. Belki yüzyıllar. İnsanlar, kalabalıklar içinde tek başına kalmayı istiyor. Dünyanın içinde kendi dünyası olmasını. Değişebilir mi? Evet!
Biraz kendini sevmekle başlıyor bence. İnsan, kendisini sevmezken nasıl milyarlarca insanı kucaklayabilir? Kendinizi sevin. Ortalama yetmiş sene bu dünyada kalacaksınız. Bir ömür nefretle yaşanmaz. Kendinize saygınız olsun. En başta siz bir insansınız. Düşünebilmek gibi bir yetiniz var. Bence bunu bir düşünün. Sonra başkalarını düşünün. Toplumların buna ihtiyacı var.
Kendi ömrünüzü kirletmeyin ki başkalarının ömrü de beyaz kalabilsin.
İnsana, hayvana, ağaçlara, toprağa, bulutlara, havaya saygı duyun. Dünyaya saygınız olsun.
