Sosyal varlık olarak toplumun parçaları halinde yaşamımızı sürdürmekteyiz. Bireysel olarak toplum içinde çeşitli ilişkiler kurup hayatımızı devam ettirmekteyiz.
Bireysel kararlar, toplumsal hayatta birçok kişiyi etkiler. Toplumsal düzende ahlaki, hukuki kurallar varlığını korur. Düzenin devamlılığı için herkesin kurallara uyum göstermesi gerekir. Kural dışı hareketler sonucunda toplumsal sorunlar oluşur. İnsan yaşamı, inişli çıkışlıdır. Karşılaştığı sorunları çözme becerisine sahiptir ancak bazı durumlarda kendisine tanınan hakları kullanması gerekir.
Mükemmel bir toplumun işleyişinin devam edebilmesi için herkesin hakkını bilmesi gerekmektedir. Sorunlar, her alanda her çeşitten olmak üzere karşımıza çıkabilir. Toplumsal olarak sorunları aşmak ve uyum göstermek için hareketlere dikkat edilmelidir.
Sorunların toplumsal olarak önüne geçilmesi için düzen olması gerekir. Herkesin bu krallara uyum göstermesi halinde sorunların üstesinden gelinir.
Sorunlar bireysel değil, toplumsal olarak çözülmeli. Toplumun her kesimini ilgilendiren sorunlarda doğru kararlar alınarak sonuca ulaşılır.
Orhan Pamuk; “Toplum; sevgiyle karşılanır, adaletle yaşar”
Alphonse de Lamartine; “Bir topluluk, bireyin uzanmış gölgesidir”
Thomas Jefferson; “Toplum, asıl yeteneklilerden çok, sözde yeteneklileri ödüllendirir”
