3 yıllık zaman sürecinde gelişmeleri görmek istiyor insan. Kendi İlkokulum, Şükrü Saraçoğlu İlköğretim Okulu ziyaretimizde anılarla birlikte çevreye başka gözle bakıp görme imkanı buldum.
Gelişme olmadığı gibi cevrede üzüntü ile gerileme olduğunu görüyorum.
6360 sayılı Büyükşehir yasası ile birlikte 9 Belde Mahalle olmuştur. Mahallerimizde yerinden yönetimin kaldırılmasıyla birlikte, erkek kadın çok fark etmeden bire bir görüşmeler, kahvede otururken, sokakta yürürken, parkta, o her yerde yüz yüze görüşebileceği Mülki amiri artık halk göremez oldu. Ulaşmak sorunları iletmek, Beldelerde Belediye Hizmet Binalarında bir görevliye teslim edildi. Sağ olsunlar onlarda bu görevleri yerine getirmek için uğraşıyorlar bazen de vurdumduymazlığa getiriyorlar. Sistemin getirdiği aksamalar kişilerin üzerinde kalabiliyor.
Okulun kuzeyindeki merdivenlerden inince sağlı sollu iki yönlü park Etem’in kahvesi, Gençlik Parkı ve Hacı Mustafa Başer Parkı üzerindeki çocuk oyun bahçesi oldukça bozulmuştur. Okulun kotundan akan şelale taşarak kara çamur yığını haline gelmiş, döner çocuk oyuncakları oturma yerleri sadece çiviler kalmıştır. Çocuklar için tehlike arz eder durumdadır. O bölge elden geçirilerek Kilit taşı ile wc ye geçiş hattı düzenlenmelidir. Bu konuda Fen işleri ve Park Bahçeler Müdürleri birlikte tespit yaptılar. Her iki müdüre hanıma teşekkür ediyorum. Muhakkak en güzeli yapılacak. Sezon açıldığı için hızlanılması gerektiğine inanıyorum.
Festival sahasındaki, Çocuk parkı ve Hayrettin Efendi Camii karşısındaki umumi wc+ lavabolar yeniden ele alınarak düzenleme yapılmalıdır.
Turizm gündemde ise ilk yapılacak işler listesine: Kadın Girişimciler Kurulu
Genel ve Opet yönetim Kurul Başkanı Nurten Öztürk’ün Türkiye’de Tüm Opet istasyonlarında yıllar önce başlatarak sürdürülebilirliğini sağladığı Temiz wc kampanyasını Belediyelerimizde başlatılması uygun olur. Beldelerde pilot uygulama yapılabilir.
Turizm odaklı yerleşimlerimizde çevreyi, akan suyu, yeşili, doğayı, milli doğal değerlerimizi, duyarlı olarak korumaya özen gösterilmeli, bilinir görünür güzellikleri insanları mutlu etme sürekliliğini sağlamalıyız.
Bademli şırıl şırıl sakin akan deresi, Festival sahası, Bahar ve Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte insanımızla dolar taşar. Ama o sahada akan suyun içinde doğal taşları, akak alanındaki suyun içindeki kumu, yeşili suyun parlaklığıyla baş başa olunacağının hayali kurarken, boş şişeler poşetler çöp topluluğu görmek insanı hayal kırıklığına uğratıyor. İnsanımız da kabahat var diyerek var tabii ama… Kolay çözüm üretilebiliyor. Ama bu bölgenin hijyeninden temizliğinden bakımından sorumlular nerede… Diye sormadan edemiyoruz. Tesis sahipleri İşletmeciler daha temiz bir çevre yaratabilirler. Sorumlulukları vardır. Bu sorunlar tesisin gelirini etkileyecektir.
Yerel yemek kültürümüz, ekmek dolması, kabak çiçeği sarması, keşkek, etli nohut yemeği banım, köy ekmeği, tembel böreği, dibile tatlısı gibi yöresel ve yerel tatları yapan restoranımız olmalı. Herkese hitap edebilmeli. Öğlen yemek yiyecek bir mekanımız yok.
Botanik Parkı Bademlide gerçekleştirebilir. Bölgenin ot kültürü, yetişen aromatik bitkiler endemik bitki türlerinin araştırılma aşamasında birçok çalışmalar yapılıyor. Projelendirilerek Turizm ayağı güçlendirilmelidir.
Akıllara Kemalpaşa Nazar köydeki derenin, suyun içindeki ahşap sandalye masalar oturarak, çıplak ayağını uzatıp buz gibi suda serinliğin huzuruna kavuştuğunuz anlar geliyor akla. Neden Bademli Nazar köy olmasın. Neden Antalya Kumluca da Şelale restoran olmasın. Bademli neden örnek, aranılan, özlenen yerlerden olmasın.
Adından bahsedilen günübirlik gezi turların aktığı halkın, esnafın kadınların ürünlerini pazarladığı yer neden olmasın.
Halbuki merkeze yakın olması, ulaşımı kolay, doğa harika, bir çok avantajı bir arada barındırıyor. Festival sahasında Belediyenin Restoranı ailelere de hitap edebilecek konumdadır, Mümkündür… Saha geniş çözüm üretilerek, nezih bir ortam yakalansa yüz güldürücü olabilir.
Köşe yazımı 18 Kasım 2019 yılında Küçük menderes gazetesinde yazmıştım.
