Kredi mi burs mu?
Çoğunlukla yaptığım gibi önce kelime anlamlarını netleştirelim ki doğru zeminde ilerleyelim. Kredi kelimesi dilimize Frasızca'dan girmiş....
Çoğunlukla yaptığım gibi önce kelime anlamlarını netleştirelim ki doğru zeminde ilerleyelim.
Kredi kelimesi dilimize Frasızca’dan girmiş. TDK de kelimenin anlamını şu şekilde açıklamış: Borç ödemede güvenilir olma durumu: “Piyasada kredisi var.”
Ödünç alınan veya verilen mal, para: “Kredi almada, senet ödemede, şunda bunda oldum olası kolaylık göstermişlerdir.”
Güven, saygınlık, itibar. Arkadaşlarımız arasında kredisi var”
Başka anlamları da var ama yazımın konusunu oluşturan anlamı “ödünç verilen para”
Burs sözcüğü de dilimize Fransızca’dan girmiş. TDK, bu kelimenin de anlamını şu şekilde açıklamış:
Bir öğrencinin öğrenimini sürdürebilmesi veya bir kimsenin bilgi ve görgüsünü artırması için belli bir süre devlet veya özel kuruluşlarca ödenen aylık para: “Öğrenimini tamamlaması için devlet bursuyla Almanya’ya gönderiliyor.”
Kredi, ödünç verilen para; burs da karşılıksız bağıştır.
Örneğin, benim de yönetim kurulu üyesi olduğum ÇYDD, belirlediği yoksul aile çocuklarına ‘karşılıksız’ bağış verir. Kaynağı da üyelerinden ve bağışçılarından karşılar.
Açıklamaları uzatmayalım. Konuyu sanıyorum anladınız. Son günlerde yapılan öğrenci kredileri ile ilgili tartışmalara geleceğim.
Ben üniversite öğrencisi iken yanılmıyorsam üç ayda bir kredi alırdık. Bunu ödedim mi ödemedim inanın hiç hatırlamıyorum. Belki de göreve başladığım aydan itibaren (eski Türkiye’de) maaşımdan kesildi ve ben bunu hiç hissetmedim.
Ama son tartışmalara bakıyorsunuz, toplam 30 bin lira kredi aldıktan sonra mezun olmuş bir üniversite öğrencisine 100 bin lira civarında borç çıkarılmış. Geçtiğimiz yıl mezun olan benim oğlum da söz konusu öğrenciler arasında yer alıyor. Bir de tartışmaları dikkatle izleyenler arasındayız.
Ben şöyle düşünüyorum. Devletin, faiziyle geri isteyecekse öğrencilere kredi vermesi gereksiz. Ben gereksiz diyorum ama, o zaman da yöneticilerimiz, “Öğrenci kardeşlerimizin kredilerini şu kadar arttırdık” diye müjde veremeyecekler. Oysa verilen borç… Hem de devlet kasasından… Öğrenci ailesi isterse bu borcu bankalardan kredi çekerek de alabilir. Devletin aracı olmasına gerek yok ki!
Peki sosyal devlet!
Öğrencinin barınma ve yemek sorununu çözsün işte size en güzel sosyal devlet uygulaması…
Herkes biliyor ki öğrenci, gittiği yerde özel ya da cemaat yurtlarına mahkum ediliyor ve düzenli beslenemiyor.
Uzağa gitmeye gerek yok. Örneğin Ödemiş’te, devlet yurdu yok. Belediye’nin bir kız öğrenci konukevi var o da 75 civarında öğrenci konuk edebiliyor.
Peki öğrenci nerede kalacak ve nasıl beslenecek?
Bir öğrencinin en temel gereksinimi barınma ve beslenmedir. Devlet bunları uygun şartlarda sağlasın öğrencinin ne krediye ne bursa ihtiyacı olur, ne de cemaat yurtlarına mahkum olur…
Bakmadan Geçme
