Kime göre savaş?

Yaklaşık bir hafta önce İstanbul’da kimliği olmayan Suriyeli mülteciler sınır dışı edildi. Hala İstanbul sınırları içinde...

Yaklaşık bir hafta önce İstanbul’da kimliği olmayan Suriyeli mülteciler sınır dışı edildi. Hala İstanbul sınırları içinde yaşamaya devam eden diğer Suriyeli mülteciler de bu durumu protesto edeceklerini açıkladılar. Benim kafama şu soru takıldı: Bu olayın sebebi savaş mı yoksa biz miyiz?

Ben, savaş yanlısı bir insan değilim. Savaşın getirdiklerini de götürdüklerini de biliyorum. Acısını da gözyaşını da okudum. Kaybını dinledim. Ben, tüm bunları Çanakkale Zaferi ile ilgili kitaplarda okudum. Kurtuluş Savaşı ile ilgili belgesellerde dinledim. Bizim mücadelemizi, bizim döktüğümüz kanı, bizim arkamızdan dökülen gözyaşını…

Savaş, elbette korkunç bir felaket. Mücadele etmemek en büyüğü. Bayramlarda geri dönüp ziyaretlerinizi gerçekleştirdiğiniz ülkenize mücadele için de gidebilirsiniz. Sizin yerinize Mehmetçik gidiyorsa sizi kurtarmak için değil, vatanını koruması gerektiğindendir. Sahilleri doldurmak yerine yüreğinizi biraz daha cesaretle doldurabilirsiniz. Cesaretle doldurun ki tarih kitapları da sizin cesaretinizi yazsın.

Ben savaşı sevmem. Hatta bana kalsa mermi kovanlarına çiçek ekerim. Benim ülkemde mülteciler kadınlarımıza, çocuklarımıza tecavüz edebiliyorsa bunun sebebi savaş değildir. Benim ülkemde bir annenin yüreği sınır ötesi bir operasyonda şehit verdiği oğlu için yanıyorsa ve mülteciler sahillerimizden çıkmıyorsa buna savaş sebep olmadı. Benim ülkemin vatandaşı mantar alamıyorken mülteciler iki kilo alabiliyorsa savaş buna neden olmadı.

Bunun sebebi, bizim tutumumuz. Savaş elbette kötü. Ben Çanakkale’de o hendeklere girdiğimde, o mermileri gördüğümde, o mezarlıkta dolaştığımda anladım. En kötüsü de benim ülkemde mülteciler eylem yapacaksa Çanakkale’de, Samsun’da ve toprağın altında olup bu ülkeyi kanıyla kurmuş, ölümüyle yeni yaşamlara sebep olmuş Mehmetçik’in kemiklerinin sızlayacağını bilmemdir.

Burası bizim vatanımız.

Bakmadan Geçme