Karadut

“Kirazın derisinin altında kiraz Narın içinde nar Benim yüreğimde boylu boyunca Memleketim var” Türküler Dolusu adlı...

Kirazın derisinin altında kiraz

Narın içinde nar

Benim yüreğimde boylu boyunca

Memleketim var”

Türküler Dolusu adlı şiirinden Bedri Rahmi’nin.

Şiirdeki sözcüklerin seçiminde her dizede tekrar eden renge bakar mısınız?

“kırmızı”

Kiraz, çoğu zaman kadını çağrıştırır. Küpe olarak takar kız çocukları kulağına.

Kadın anadır.

Topraktır.

Vatandır.

Anadolu.

Nar da tane tane ve kıpkızıl. Kirazın olduğu gibi narın da sarıya çalan rengi var. Ancak nar denildiğinde ilk akla gelen kırmızı renk.

Tarih boyunca bolluğun, bereketin simgesi olmuş bir meyve.

Anadolu.

Bolluk ve bereket demek.

(Evimin hemen ardındaki tarla yılda en az üç defa ekilip biçiliyor.)

Ve yürek

O da kırmızı. Sahip olduğumuz her şeyden çok küçük de olabilir. İçine dünyaları sığdıracak kadar koskocaman da.

Şöyle biraz alıcı bir gözle birkaç dizeyi okumak, insanı çoğu zaman günlük dert ve kaygılarından çok uzaklara taşıyıverir.

İnanın bana, bunu en iyi şiir yapar.

Yeni bir güne, yeni bir haftaya başlamanın en güzel yolu da şiir okumaktır.

Yaz boyu bu sıcak günlerin bizi bunalttığı atmosferde güzel şeylere daha çok ihtiyacımız var.

Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun dizeleriyle devam edelim;

Önde zeytin ağaçları arkasında yar

Sene 1946

Mevsim

Sonbahar

Önde zeytin ağaçları neyleyim neyleyim

Dalları neyleyim.

Yar yollarına dökülmedik dilleri neyleyim.

Yar yar!.. Seni kara saplı bir bıçak gibi sineme sapladılar

Değirmen misali döner başım

Sevda değil bu bir hışım

Gel gör beni darmadağın

Tel tel çözülüp kalmışım.

Sitem şiirinden

Bu arada Bedri Rahmi, Türk resminin çok önemli isimlerinden biridir. Resmin izlerini fırça darbelerini de bu dizelerde kolaylıkla bulabilirsiniz.

Seni düşünürken

Bir çakıl taşı ısınır içimde

Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar

Bir gelincik açılır ansızın

Bir gelincik sinsi sinsi kanar

Seni düşünürken

Bir erik ağacı tepeden tırnağa donanır

Deliler gibi dönmeğe başlar

Döndükçe yumak yumak çözülür

Çözüldükçe ufalır küçülür

Çekirdeği henüz süt bağlamış

Masmavi bir erik kesilir ağzımda

Dokundukça yanar dudaklarım

Çakıl şiirinden

Bu da Arkadaş Dökümü adlı şiirinden;

Evvela dişlerimiz döküldü

Sonra saçlarımız

Arkasından birer birer arkadaşlarımız

Şu canım dünyanın orta yerinde

Yalnız başına yapayalnız

Kırılmış kolumuz, kanadımız

Bir kelime buldum çın çın öter;

Adı candır.

Bir erik kopardım can dalından;

İçi can dolu,

Adı can, yaprağı can, lezzeti candır.

Can Eriği şiirinden.

Bu hafta Bedri Rahmi’nin “Dol Karabakır Dol” adlı şiir kitabını önerelim.

Sevgi, dostluk ve umutla.

Bakmadan Geçme