İslam'da günün başlangıcı

Üç ayların girmesiyle sıkça duymaya başladığımız bir cümle yapısı var… Perşembeyi cumaya bağlayan gece Regaip Gecesi… Ardından Recep ayının 27. gecesine yaklaştığımızda da cumayı cumartesiye bağlayan geceye Miraç Gecesi denilecek…

Yine aynı bağlamda hasen bir hadiste Şaban ayının on beşinde bulunan Berat Kandili’nde gecesinin kıyamla, gündüzünün oruçla geçirilmesi tavsiye edildiğinden şöyle bir soru gelecek: Berat Gecesi orucunu 30 Nisan Pazartesi mi yoksa 1 Mayıs Salı mı tutacağız?

Buradaki “Şunu şuna bağlayan gece” şeklindeki cümle ile orucun hangi günde olduğuna dair sorular, miladi takvim ile kameri takvimin bir arada kullanılmasından kaynaklanan bir bilgi eksikliğindendir… Pek çoğumuz da bunun farkında değiliz…

Günlük ve resmi kullanımda miladi takvimi kullanıyoruz… Fakat oruç, kurban ve Arafat günlerinin belirlenmesi ise ayın dünya etrafındaki hareketlerini temel alan kameri takvime göredir… Ve her iki takvimde bir günün başlangıç anı ile bitiş anı farklıdır…

Miladi takvimde günler 24 saattir… Bir gün, gece yarısı başlar ve gece yarısı biter. Kameri takvimde ise günler 24 şeklinde sabit değildir… Günlerin uzaması ve kısalmasına göre günden güne dakika olarak ya 24 saati aşar ya da 24 saatten geri kalır…

İbadetlerimizi esas aldığımız kameri takvimde bir gün, akşam namazı vaktinde başlar ve diğer akşam namazı vaktinde sona erer… Yani önce gece gelir ve imsak vaktine kadar devam eder… Ardından gündüz gelir ve akşam namazına kadar sürer…

Cuma akşamı, perşembe akşam vaktinde başlar ve sabah imsak vaktiyle biter… Berat Kandili’nde oruç tutmaya gelince, önce Berat Gecesi’ni ihya ediyoruz ve ardından o gecenin gündüzünde orucumuzu tutuyoruz…

Örneğin Recep ayının ilk cuma gecesi Regaip Gecesi, perşembe akşam vaktinde başlar ve sabah imsak vaktiyle biter… Bayram gecesi de arefe günü akşam namazında başlayan gecedir…

Bu bilgiden sonra biraz da idrak ettiğimiz üç aylardan bahsedelim;

Üç aylar Recep, Şaban ve Ramazan… 19 Mart 2017 Pazartesi, kameri ayların ilki olan Recep ayına girdik… Şaban ve Ramazan ile üç aylar devam edecek… Üç aylarda yer alan Regaip, Miraç, Berat ve Kadir geceleri, bu zaman dilimine ayrı bir değer katar…

Allah, bazı mekan, zaman ve şahısları diğerlerinden üstün kılmıştır… Mekanlar içinde Kabe, günler içinde Arefe ve insanlar içinde Hz. Muhammed (s.a.v.) kendi cinslerine üstün tutulmuştur…

Üç aylar kavramı Kur’an ve sünnette yer almaz… Fakat kaynaklarda Peygamberimizin Recep ayı girdiğinde “Allah’ım Recep ve Şaban’ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır!” şeklinde dua ettiği nakledilir… Bu dua, bu ayların hakkımızda hayırlı olmasında ve Ramazan’a erişmede bize mesaj vermektedir…

Abdullah b. Ömer’den nakledildiğine göre: “Şu beş gecede yapılan dua reddedilmez: Perşembeyi cumaya bağlayan gece, Recep ayının ilk gecesi, Şaban ayının ortasındaki Berat Gecesi ve iki bayram öncesindeki arefe geceleri”

Hz. Peygamber, genelde pazartesi ve perşembe günleri ile her kameri ayların 13., 14. ve 15. günlerinde yani parlak dolunay gecelerinde oruç tutardı…

Recep ayı Hz. Peygamber’in oruç tutmayı tavsiye ettiği haram aylardan birisi olduğundan oruç tutmak faziletlidir… Kaynaklarda Peygamberimizin Ramazan ayı dışında hiçbir ayı tam olarak oruçlu geçirmediği ve en çok orucu Ramazan ayı dışında Şaban ayında tuttuğu belirtilir.

Oruç borcu olanların Recep ve Şaban’da öncelikle eksik olan oruçlarını tutmaları uygun olandır… Oruç borcu olmayanlar ise yukarı belirtilen şekliyle nafile oruç tutabilirler… Tabii “Ben nafile olarak hepsini tutacağım” diyene de sen tutma denilmez…

Bu aylarda yer alan Regaip, Miraç, Berat ve Kadir gecelerine özel bir ibadet şekli veya özel bir namaz bulunmamaktadır… Kadir gecesi dışındaki geceler, Hz. Peygamber ve Sahabe neslinden sonra kutlanmaya başlamıştır…

Recep ve Şaban ayını Ramazan’a hazırlanmaya vesile edinerek hem ibadetlerimizi hem de dini bilgimizi arttırmak için Kur’an’ı okumalı ve anlamaya çalışmalı, Peygamberimizin hayatını ve sözlerini okumalı ve nihayetinde iyilikleri çoğaltma gayreti içinde olmalıyız…

Yağmur, bir kayanın üzerine yağar ve üzerinden akar gider… Toprağa yağınca, toprak suyu içine çeker, özümser; onu yeşile, meyveye ve hayata dönüştürür… Bu güzel günler, taşıdığı güzellikleriyle bir şekilde geçip gidecek… Bize düşen bu güzel günlerin rahmetini ve bereketini güzel ahlaka, erdeme, samimiyete ve iyiliğe dönüştürebilmek…

Mevla, Recep ve Şaban’ı hakkımızda hayırlı kılsın! Bizi Ramazan’a ulaştırsın! Evvelimizi, ahirimizi ve ahvalimizi rızasına uygun eylesin!