İnsan olalım yeter

Bazen okuduğum haberler, gülümsememe neden olur. Mutlaka sizde de oluyordur. Hani bazen insanın aklına gece yatarken...

Bazen okuduğum haberler, gülümsememe neden olur. Mutlaka sizde de oluyordur. Hani bazen insanın aklına gece yatarken gelir ve gülümsetir ya, işte öyle.

Fıkra bu ya! “Karadenizlilere perşembe günleri fıkra anlatmayın” derler çünkü jeton geç düşermiş ve ertesi günü cuma namazı öncesinde akıllarına gelip gülebilirlermiş.

Belki güldünüz belki de gülmediniz. Canınız sağ olsun! Zaten bir yere bağlamak için anlatmıştım…

Geçtiğimiz gün bir haber okudum. Haber başlığı şöyle idi: “Tayland’da ulusal parkta ziyaretçilerin arkasında bıraktığı çöp, evlerine postalanmaya başladı.”

İlgimi çekti okumaya başladım:

“Her gün Khao Yai Ulusal Parkı’nı ziyaret eden yüzlerce kişi; alanda plastik şişeler, içecek ve yiyecek kutuları, ambalajlar bırakıyor. Ayı, maymun, geyik, yılan gibi hayvanların yaşam alanı olan parkta çevre kirliğinin önüne geçmek için başlatılan uygulamayla ziyaretçilerin girişte ev adreslerini vermesi zorunlu hale getirildi.

Tayland Çevre Bakanı Varawut Silpa-archa, çöp bıraktığı tespit edilen ziyaretçilerin evlerine çöplerin yollanacağını duyurdu. ‘Bunları unuttunuz’ notuyla gönderilecek çöplerin fotoğrafını Facebook hesabından paylaşan bakan, Tayland’da ulusal parka çöp atmanın beş yıla kadar hapisle cezalandırılabilen bir suç olduğunu anımsattı. Bakan, hükümetin giderek artan çöp sorunuyla ilgili gerekli adımları atacağını da sözlerine ekledi. Bangkok Post’un haberine göre, 2016’da parkın en kalabalık olduğu zamanlardan biri olan yeni yıl tatili sırasında 154 bin ziyaretçi, 23 tondan fazla atık bıraktı.”

Sizi bilmem ama bana ilginç geldi.

Trafikte çok sık karşılaştığım bir uygulamayı size de hatırlatayım. Önümde giden araçtan atılan çöpler, beni çok üzer. Hele cam şişelerin asfaltta patlatılması.

Halbuki araçta bir çöp poşeti yapabilir, yolculuk esnasında ortaya çıkan çöpleri bu poşetin içine doldurabilir, yolculuğun bittiği yerde de dolan poşeti çöplüğe atabiliriz.

Yurt dışından da benzeri hikâyeleri duyarız: Gurbetçiler, çöplüklerdeki düzensiz çöplerin kime ait olduğunun tespiti halinde yüklü miktarlarda cezaların kesildiğini anlatırlar.

Kent Konseyi olarak Ödemiş’in atık sorunu ile ilgilendiğimizi biliyorsunuz. Zaman zaman ben de yazıyor, Konsey adına da açıklamalar yapıyoruz.

Çıkan sonuca göre, çöp sorununun evde başladığını ve ayrıştırmanın buradan itibaren yapılması gerektiğini söylüyoruz.

Yazıyı uzatmayayım. Nereden çıkmışsa, hani “Aslan yattığı yerden belli olurmuş!” derler ya…

İnsan olalım yeter…

Bakmadan Geçme