HOKUS POKUS

Ne çok şey var hayatımızda vazgeçemediğimiz. 'Onsuz olmaz' dediğimiz. Eşyalar, gıdalar, kıyafetler, düşünceler… Bırakamadığımız ne çok...

Ne çok şey var hayatımızda vazgeçemediğimiz. “Onsuz olmaz” dediğimiz. Eşyalar, gıdalar, kıyafetler, düşünceler… Bırakamadığımız ne çok şey doldurmuşuz yaşamımıza. Sadeleşmeye çalışsak bile bu saatten sonra bunu ne kadar başarabiliriz diye sorguluyorum bazen. Günlük rutinimize kattığımız ve olmazsa olmaz dediklerimiz hiç de azımsanmayacak kadar çok. Yaşadığımız mekanda, düşüncelerimizde, kullandığımız zamanda bir hayli yer işgal ediyorlar.

“Vazgeçebildiğin şeyin sahibi sensin. Vazgeçemeyeceğin şey senin sahibindir” diyordu okuduğum yazıda. Demek ki ne çok sahiplenenimiz varmış bizi bir taraftan tutan ve bağlayıp alıkoyan. Bunun için mi yorgunuz bu kadar? Onların prangaları yüzünden mi bu kadar hareketsiz, bağımlı ve eylemsiziz? Yüklenmişiz ağırlıklarını kıpırdayamıyoruz bir türlü. Alıp elimize “hepsi bu kadar, nereye istersem gidebilirim” diyebileceğimiz azlıkta değil eşyalarımız. Sınırlıyoruz kendi elimizle kendimizi.

Bazen de “lazım olur, saklayalım” diyerek kenarda beklettiklerimiz oluyor. Gerçekten de oluyor onlara ihtiyacımız ama senede kaç gün? Onlar olmadan da idare edilebilir mi? Yokluğunun etkisi ne? Bunları düşünmek lazım. Bir de israf olur düşüncesiyle tuttuklarımız var. Onlar ayrı tabi. Belki de gerçek ihtiyaç sahibi birine ulaşsa daha çok işe yarayacak ve kıymeti bilinip değerlendirilecek. Lakin bunları biliyor olsak da alışkanlıklarımızdan kolay kolay vazgeçemiyoruz. Hayat pahalılığının artması bu yaklaşımımızı daha da perçinliyor haliyle.

Ama kimileri de “ucuz” diyerek stokluyor bazı ürünleri. Ya da sadece “beğendim” diyerek alıyor ihtiyaç mı diye bakmadan. Yenisine yer açmadan alınıyorsa haliyle kalabalık giderek büyüyor …

Keşke düşüncelerimizi yoranları, kalbimizi sıkışık hale getirenleri, günümüzü, yaşadığımız yerleri daraltanları bir “hokus pokusla” sadeleştirebilsek ve minimalist bir yaşama geçebilsek.

Yine de -en iyisi- dengeyi sağlamak lazım…

almak

vermek

denge

yıkmak

yapmak

denge

sormak

bulmak

denge

gitmek

kalmak

denge

başlamak

bitirmek;

denge…

Bakmadan Geçme