Gündelik…
Sebze ve meyve pazarlarında pazarlık etmeyi hiç sevmem. Bir bağ maydanoz veya bir kilo bezelye… Yürürken...
Sebze ve meyve pazarlarında pazarlık etmeyi hiç sevmem. Bir bağ maydanoz veya bir kilo bezelye… Yürürken şöyle bir bakar, satıcı uygunsa fiyatını sorarım. Örneğin 5 lira ise “3 liraya olmaz mı?” demem.
Rahmetli babaannemle çocukluk yıllarında Kiraz ve Ödemiş pazarlarında ‘satındığımız’ çok olmuştur. Acur ve bamya götürürdük. Dedemlerin, ‘goca bahçe’ dedikleri yaklaşık bir dönümlük bir yerimiz vardı. Bir dönüm, yer yer değiştiğini söylerler ama bin metrekarenin biraz üstünde bir alandır. Babaannem, orada yetiştirdiği bamya ve acurları benimle birlikte pazarlarda satmaya çalışırdı. Ben yoldaşlık ederdim. Belki o zamanlardan kalma bir refleks olabilir; ben pazarlarda özellikle köylü satıcılarla pazarlık etmeyi hiç sevmem. Beğendi isem parasını verir geçerim.
Geçtiğimiz gün bir iki bezelye üreticisi ile oturup bir dönümlük bir arazide yetiştirilen bezelyenin maliyetini çıkarıp köylünün ne kadar ‘kazandığını’ hesaplamaya çalıştık… Bakla ve bezelyeden gidiyoruz ya şimdilerde. Bakla, Kaymakçı toptan pazarında bitti bitecek. Bezelyenin de son günleri. Gerçi bezelye, biraz daha devam eder ama devam edip etmeyeceğini arz-talep dengesi yani sonuçta fiyatı belirler. Üretici, topladığı bezelyeden istediğini alamazsa yeri bozar, başka bir ürün eker. Mısır eker, salatalık eker…
Kaymakçı’da bezelye fiyatı, bir gün ertesi günü tutmaz. Bir bakarsınız 4-5 liradan satış olur bir de bakarsınız pazara getirdiğiniz bezelyenin alıcısı olmaz… Hallerin durumu, ertesi günü pazar olup olmadığı, alıcının azlığı veya çokluğu… Size belki garip gelecek ama üretici, sabahtan başlar bezelyeyi toplamaya ama o gün kaça satacağını bilmez. Bir kırmızı çuval dolusu bezelye 50 kilodur. 3 liradan işlem görse 150 lira eder. Bir toplama işçisinin günlük maliyeti 100 liradır. Bir işçi, bezelyenin durumuna göre günde 60-80 kilo civarında bezelye toplar. 2 liradan satılırsa üreticiye bir torbadan 50 lira kalır.
Dedim ya, şöyle bir hesaplama yapalım istedik. Bir dönüm tarlaya 7-8 kilo civarında tohum ekilir: 150 lira. Bir dönüm tarlanın kira parası 750 lira. Ekime hazırlık için traktör parası 350 lira. Gübre, yabani ot biçimi ve ilaç masrafı 750 lira. Toplama maliyeti 1000 lira. Toplamda 3000 lira civarında bir maliyet çıkar. Yerine göre bir kez toplanır ve bir ton civarında bezelye elde edilir. Sulama imkanınız varsa iki kez toplanabilir. Bir ton bezelye, toptan pazarında 3 liradan satılırsa maliyeti kurtarır. Yani kendinize gündelik iş çıkarmış sayılırsınız. Kendi işinizde gündelik yevmiyeci olmak gibi bir şey yani.
Dolayısıyla eğer yetişkin bireylerden oluşan beş kişilik bir aile iseniz, kendi işinizde kendi tarlanızı değerlendirmiş ve kendi yevmiyenizi kurtarmış olursunuz.
Bu işin satış ve pazarlara ulaşım sürecini işin içine katmıyorum. Kaymakçı’da kalitesine göre 2-4 liradan satılan bezelye Ödemiş’te 5-6 lira, İzmir’de de 8-10 lira olur.
Ekonomide arz sunum (üretim), talep de tüketim anlamına gelir. Talep olmazsa ya da üretim bolluğu yaşanırsa üretici yandı demektir. Üreticinin şansı 5-10 yılda bir gülerse bu durum, efsane gibi kırk yıl anlatılır.
Kaymakçı’nın bakla ve bezelyesi, çevre pazarlarda ünlüdür ama Kaymakçılı üretici, bezelye ve baklayı sadece üretir ve pazara getirir. Konservesini yapmaz, içini çıkarıp pazarlamaz falan filan…
Küçük bir işletmesi ve soğuk hava deposu bile yoktur…
Birlik ve beraberlik desen, o da ülkenin genel sorunudur ve üç kişi bir araya gelip bir işletme kuramaz…
Özetle çiftçilik ve köylülük, günlük yevmiye çıkarmaktan başka bir şey değildir ülkemizde.
Makus talih, ‘bir türlü düz gitmeyen kötü gidişat’ demektir.
Sıkış tepiş araçlarda tarlalara çalışmaya giden köylünün talihi makustur yani alt üst olmuştur.
Fakat bana öyle geliyor ki şu korona salgını günlerinde sanki biraz köylünün değeri anlaşıldı gibi. Köylü olmasa millet aç kalacak…
Bakla ve bezelye meselesine dönersek aslında bakla ve bezelye basit bir örnek. Diğer ürünlerde durum farklı mı sanıyorsunuz? Tabii ki hayır.
Cuma günü 1 Mayıs İşçi Bayramı. İşçi, sadece fabrikada çalışan kişi değildir. Köylü de işçidir. İşvereni devlet olan masa başı işçileri olan memurlar, örgütlenmiş ve mücadele ederek bu günün tatil olmasını sağlamıştır.
Köylünün bayramı yarım gündür. Hele yazın! Öğlene kadar bayram, sonra tarla… Çünkü üretim beklemez.
Yeniden bakla ve bezelyeye gelirsek. Pazarlar kapalı olduğu sürece yaş sebze ve meyve üretimi sıkıntılı olur. Hafta sonu yasakları, pazarları ve tarım üretimini vurdu.
Yasaklar uzarsa dilerim bu konuyla ilgili gerekli önlemler alınır.
Bakmadan Geçme





