• Haberler
  • Evliya Çelebi'nin Ramazanları bir başka

Evliya Çelebi'nin Ramazanları bir başka

Türk yazar ve seyyah Evliya Çelebi bir gece rüyasında Ahi Çelebi Camii'nde kalabalık bir cemaat içinde...

Türk yazar ve seyyah Evliya Çelebi bir gece rüyasında Ahi Çelebi Camii’nde kalabalık bir cemaat içinde Peygamber Efendimizi (s.a.v.) görmüş ve huzuruna çıkarak, ‘Şefaat Ya Resulallah’ diyecekken, heyecana kapılarak, ‘Seyahat Ya Resulallah!’ der. Peygamber Efendimiz de tebessümü ile bu gence hem şefaatini müjdelemiş hem de seyahatini ihsan etmiş ve orada bulunan Sad bin Ebi Vakkas (r.a.) da gezip ve gördüğü yerleri yazmasını nasihat etmiştir.

Bir rüyadan yola çıkarak 24 yaşında ilk olarak İstanbul’u gezmeye başlayan Evliya Çelebi, elli sene süren bu yolculuğunda 10 ciltlik Seyahatname’yi miras bırakır.

Seyahatname içerisinde Evliya Çelebi için Ramazan ayının ise ayrı bir önemi var. Türk Halk Edebiyatı profesörlerinden Şeyma Güngör’e göre Ramazan ile ilgili eserinde birbirinden ilginç tarihsel geleneklerle dolu notlara yer veren Evliya Çelebi’nin bu notlarından derlenenler şöyle:

Şehirlerde top atışları

Evliya Çelebi, Osmanlı Devleti’nde Ramazan’ın gelişini birçok şehirde anlatmış. Evliya Çelebi’ye göre Bursa’da Ramazan’ın gelişi, Uludağ’ın köşesinde yer alan Bakacak bölgesinden (Evliya Çelebi burayı fil hortumuna benzetiyor) takip edilir, Ramazan ayına girildiğini müjdeleyen hilal görülünce ateş yakılır ve şehre haber verilir, şehirde de top atışları başlarmış. Aynı şekilde notları arasında donanmanın da hilali görünce top atışı yaptığını yazmış.

Ramazan’da her yer ışıl ışıl

Evliya Çelebi’nin anlattıklarına göre Ramazan aylarında şehirlerde binlerce fişek atılırmış. Terk edilmiş yüksek kalelerde bile bu mübarek ayın gelişini haber verip müjdelemek için siyah barutlar saklanır; her yerde kandiller yanar, etraf ışıl ışıl aydınlatılırmış.

Ramazan pidesi

Evliya Çelebi Seyahatname’de Ramazan pidesini de üstü anason, çörek otu, badem, safran, haşhaş gibi şeyler dökülerek kaplanmış; beyaz undan katık olarak anlatıyor.

‘Ramazaniye’ içeceği

Osmanlı Devleti’nin bazı yerlerinde güç ve kuvvet verdiğine inanılan Ramazaniye isimli bir şerbetten söz eden Evliya Çelebi, içeceğin tadıyla ilgili olarak “Tadı güzel ama bulamaç gibi” yazmış.

17. yüzyılda Ramazan eğlenceleri

Evliya Çelebi, 17.yüzyıldaki Ramazan aylarında Kağıthane’de yapılan eğlenceleri de anlatır. Aynı şimdiki gibi halka iftar sofraları kurulduğunu anlatan Evliya Çelebi, ‘Ramazan’da imarethanelere gerek yoktu, tüm evlerin kapıları açıktı’ diyor. Teravih namazı sonrası Ramazan’ın ruhuna uygun eğlencelerle halk iftar sonrası yeniden bir araya gelirmiş.

Kadir Gecesi

Seyahatname’de anlatılana göre devlet erkanı ve halk kalabalık gruplar halinde geçirdikleri Kadir Gecesi ibadetlerini Ayasofya Camii’nde yaparmış. Kadir Gecesi ile ilgili bir anısını şöyle kaleme almıştır; “1045 yılı Ramazan ayının Kadir gecesinde (muhtemelen 5 Mart 1636) Büyük Ayasofya’da her sene 3 gece ibadet olunup binlerce adam toplanır… Merhum babam Derviş Mehmed Ağa’nın teşvikiyle o senenin Kadir gecesinde Büyük Ayasofya’nın Bilal-i Habeşi makamı olan müezzinler mahfilinde teravih namazından Hafz kıraati üzere hatm-i şerif okumaya başlayıp Enam suresini tamamlayınca Közbekçi Mehmed Ağa ve Silahdar Melek Mehmed Ağa mahfile çıktı. Yüz bin cemaatin içinde başıma altınlı bir Yusuf tacı giydirerek: ‘Buyurun sizi saadetlü padişah ister’ diye elime yapıştı”

Haber: Hülya AYAZOĞLU

Bakmadan Geçme