Düşün!
Mutluyum, mutlusun, mutluyuz. Umutluyum, umutlusun, umutluyuz. Mutlu muyuz? Umutlu muyuz? Sorular, sorular, sorular… Mutlu olmak için...
Mutluyum, mutlusun, mutluyuz. Umutluyum, umutlusun, umutluyuz. Mutlu muyuz? Umutlu muyuz? Sorular, sorular, sorular…
Mutlu olmak için ne yapıyoruz, umutlu olmak için ne yapıyoruz?
“Bu kadar şevk kaçırıcı gelişmeler varken, dünya almış başını olumsuzluklara doğru ilerlerken biz nasıl umutlu olalım?” dediğinizi duyar gibiyim. Haksızsınız diyemiyorum. Ama biz yine de duruma bir bakalım; sizi ne mutlu ediyor bunları düşündünüz mü? Ciddi anlamda ama. Ya da en çok neler mutsuz kılıyor? Sizi mutsuz kılan olayın kendisi mi, düşünce tarzınız mı, bakış açınız mı?
Mesela güne gözünüzü sağlıklı açtınız diye, sevdikleriniz yanınızda diye, onlar da sağlıklı olduğu için mutlu hissettiniz mi kendinizi? Ya da sevdiğiniz bir yemeği yiyebiliyor olmanız sizi mutlu kıldı mı hiç? Ya yiyemiyor olsaydınız? Yok, yiyemiyorsunuz ya da var ama sağlığınız yemenize müsaade etmiyor. Hiç düşündünüz mü?
Vehbi Koç ne güzel söylemiş;
Dostum,
Evin varsa bir sıfır koymalısın varlıklar hanene,
İşin varsa bir sıfır daha koymalısın,
İş seninse üç sıfır daha koymalısın,
İşin iyi gidiyorsa üç sıfır daha,
Araban varsa bir sıfır daha,
Yazlığın varsa bir sıfır daha,
Daha sıralanabilir sıfırlar hanesi…
Ancak sağlığın varsa, bir koyarsın başına,
Bütün sıfırlar anlamlı bir değere ulaşır.
Yoksa sonuç sıfırdır, hiç uğraşmayasın boş yere.
İnsanlar hoşlandığı şeyleri yaparken mutlu oluyorlar. Bir resim yaparken ya da sanat eserini izlerken. Bir müzik aletini çalarken ya da bir ustadan bir yapıtı dinlerken. Bir kitap okurken ya da okuduğu bir kitabın sinemaya uyarlanmış halini izlerken. Yani insanlar üretirken ve üretileni izlerken, ortaya bir şey koyma çabasını ve onun sonucunu irdelerken mutlu oluyor. Herkese Bilim Teknoloji Dergisi’nin 147’nci Sayısında verilen bilimsel bir yazıya göre güzel bir sanat eseri beynimizde mutluluk duygusunu uyandırıyor. Yani estetik bir uyaranın varlığı bizi mutlu kılıyor. Bunu şöyle de yorumlayabiliriz kanımca, sanatla ve estetikle ilgilenmek bizi diğer olumsuzluklardan soyutlayıp mutlu kılıyor. Ne dersiniz bu noktada bize düşen biraz daha sanatla iç içe olmak mı?
Umudunuzu kıran ne? “Umudunuzu kırmayın, daha çok düşünün” diyor Doğan Kuban. Bu da bir bakış açısı ve de dikkate alınası bence…
Dünyayı değiştirmek hiç kolay değil ama en azından kendi dünyamızı düzenleyip değiştirebileceğimiz kanaatindeyim…
zaman hızlı geçiyor
hızlı zaman
zaman
hız
yavaşla…
Bakmadan Geçme





