ÇIKARCILIK MI DEDİNİZ?

Eh insanoğlu, ne çok seversin çıkarcı davranmayı. 'Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın' felsefesine bayılırsın. Bunun...

Eh insanoğlu, ne çok seversin çıkarcı davranmayı.

‘Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın’ felsefesine bayılırsın.

Bunun yanında da ‘Benim başıma gelmesin de geri kalan canlara ne olursa olsun’ düşüncesi de cabası.

Daha önce ‘Aman benden uzak olsun da cehenneme direk olsun’ dediğin kişiler ve olaylarla iç içe kaldığın an, ağa takılan bir balığın kurtulma çabalarından daha fazla çaba gösterirsin. Sırf yaşamak için.

E hani senin başına böyle bir olay gelmeyecekti? Sen böyle bir olayla karşılaşmayacağına o kadar emindin ki, şimdi başına gelince ne oldu da o koltuk altların birdenbire hindi gibi kabardı?

Ağzın sonuna kadar açıldı da veryansın edersin. Can derdi değil mi?

Senin canın o an candı da, başına kötü olaylar gelenlerin canı can değil miydi?

Şimdi veryansın ediyor, basıyorsun karşındakine sonuna kadar kalayı.

Eh insanoğlu; bir dediğin bir dediğine, bir davranışın bir davranışına uymuyor.

İçgüdüsel dürtülerin bencillik ile çakıştığı noktada ve kişisel çıkarların mevzu olduğu zaman da hani derler ya babanı bile tanımayacak konuma geliyorsun.

Ve bu olumsuzluğun sebebi yine sensin.

Senin bencillik, bana ne ve vurdumduymazlık duyguların.

İnsanoğlu, sende bu duygular var olduğu sürece ve sen bunları üzerinde taşımak istediğin müddetçe ne sırtındaki yüklerin ne de yüreğindeki acıların hafifler.

Unutma ki hayat, sırtımızı güvenle ve rahatça dayayabileceğimiz tek yaşamdır.

Ve senin hayatı yaşanır kılınmaz hale getirmeye hakkın olmadığı gibi; kendi suçunu da başkalarına yüklemeye hakkın yok! Onu bilesin.

MUTLULUK REÇETESİ

*Geçinebilecek kadar iş

*İhtiyaçlara yetecek kadar zenginlik

*Birçok insanı beğenecek, birazını da sevecek kadar şefkat

*Kendini sevecek kadar öz saygı

*Hayatı yaşayacak sağlık

*Sahip olduklarımızı hissedecek şükran duygusu

*Yarını bekleyecek kadar umut

*Bunların hepsini yapabilecek akıl.

Lütfen lütfen lütfen…

Bakmadan Geçme