'Çiftçi ve hayvancı, pandemi olsa da olmasa da hep zarar ediyor'
Kamudan emekli Tireli hayvancı Mustafa Demir, hayvancı ve üreticinin bitip tükenmeyen sorunlarını dile getirdi. Demir, 'Bizim...
Kamudan emekli Tireli hayvancı Mustafa Demir, hayvancı ve üreticinin bitip tükenmeyen sorunlarını dile getirdi. Demir, “Bizim ürettiğimiz mala fiyat isteme şansımız yok. Bu iş, atalarımızdan beri böyledir. Tüccar geliyor, ‘Malını 10 liraya verdin verdin, vermedin almıyorum’ diyor. Oysa ben mağazaya gittiğimde ‘Kardeşim, bunu 3 liraya vermezsen almayacağım’ demiyorum. Fiyatı onlar belirliyor ama biz, ürettiğimiz ürünün fiyatını kesinlikle belirleyemiyoruz.
Şu anda hayvancılıkta çok büyük bir kriz var. Bunu pandemiye de bağlamıyorum. Çiftçi ve hayvancı, pandemi olsa da olmasa da hep zarar ediyor. Hayvancı, artan maliyetlerle başa çıkamıyor. Ben besiciyim ancak emekli bir besiciyim. Temelden gelen bir hazırlığım var. Hayvancılığa yeni başlamış olsam hiç yapamam. Örnek vermek gerekirse geçen yıl yaptığım besicilikten kafa kafaya çıktım yani ne kar ne zarar ettim. Kesimden önce 84 liraya yem aldım. Kilosu 37 liraya büyükbaş hayvan kestirdim. Bu yıl son aldığım yem 148 lira. Kesim ücreti ise 41 lira. 37 liraya kesilen büyükbaş, bugün 41 liraya kesiliyor yani arada 4 lira fark var ancak yem fiyatları neredeyse yüzde yüze yakın zamlandı. Bu vatandaş nasıl yapacak? Ben emekliyim, bir şekilde işin içinden çıkıyorum ancak 20’li yaşlarında olan ve bu işe yeni başlayan insanlar, nasıl bunun altından kalkacak?
“En az yüzde 35 zararım var”
Hükümet, büyük şehirde işi olmayan gençler köyüne geri dönsün ve hayvancılık yapsın diye uygulama başlattı. Başlayabilmesi için de belli sayıda hayvan hibe etti ya da para verdi ancak bununla bitmiyor. Bir hayvan barınağı kurmak kolay mı? Şu anda metalin fiyatı belli, işçinin fiyatı belli. Kısacası devletin verdiği 30 bin lirayla iki barınak kurulmuyor. Geçen yıl ne kar ne zarar ettiğim işten bu yıl en azından yüzde 35 zararım var” dedi.
Ece Köseoğlu