• Haberler
  • ihale
  • Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden

Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden

Gündemimiz malum, Kovid-19. Büyüklü küçüklü herkesi endişelendiren bir virüs dolaşıyor ortalıkta. İlk olarak Çin’de kendini gösteren...

Gündemimiz malum, Kovid-19. Büyüklü küçüklü herkesi endişelendiren bir virüs dolaşıyor ortalıkta. İlk olarak Çin’de kendini gösteren bu virüs, yavaş yavaş tüm dünyayı sardı. Ülke olarak da nasibimizi aldık tabi. Virüsten korunmamız kapsamında pek çok önlem alındı. Eğitime ara verildi, eğlence mekanları bir süreliğine kapatıldı. Son olarak da 65 yaş üzeri kişilerin sokağa çıkması kısıtlandı fakat bu önlem, kısmen yanlış anlaşılmalara yol açtı. Virüsü 65 yaş üzeri kişilerin yaydığı yanılgısıydı bu.

İstatistikler, virüsün belli bir yaşın üzerindeki kişilerde daha büyük tahribata yol açtığını gösteriyordu. Bu tahribat, ne yazık ki can kaybına kadar gidiyor. Bu önlemdeki amaç da bünyeleri genç bedenlere kıyasla daha zayıf olduğu düşünülen 65 yaş üstünü korumak, alabilecekleri zararı en aza indirmektir. Fakat önlemi yanlış anlamakla kalmayıp pek çok densizlik ve saygısızlık yapıldı büyüklerimize. Kendini ispatlama çabasına girmiş birtakım densizler, sokakta gördüğü yaşlıları alaya alıp ürküttüler. Marifetmiş gibi videolarını çektiler. Bu durum, oldukça kanıma dokundu çünkü 65 yaş üstü dediğimiz kişiler annemiz, babamız, dedemiz, anneannemiz, babaannemiz, teyzemiz, komşumuz, ahbabımız… Yani biziz. Bu tarz yaklaşımlar, son derece sinir bozucu ve lakayt. Oysa kendi tarihimize baktığımızda bu davranışların bizimle alakası olmadığını göreceksiniz.

Okuduğum bölüm gereği eski adetler hakkında bilgi sahibiyim. Yaşlı insanlar, tarihimiz boyunca hep ehemmiyetini korumuş ve el üstünde tutulmuştur. Nitekim tarihe adını yazdırmış o şanlı hükümdarlarımız; savaşlara giderken yanlarında yaşlı insanlar götürüp onlara danışmışlar, tecrübelerinden güç almışlardır. Yine ilgi çeken otağlarda (çadır) baş köşe, daima ailenin en yaşlı üyesine verilmiştir. Yahut rüyalara gelip doğru yolu gösterdiği söylenen ak sakallı dede… Neden yaşlı biri gelip doğru yolu gösterir hiç düşündünüz mü? Neden gençten, yaşınıza daha yakın biri değildir? Ben söyleyeyim; yaşlılık, yaşanmışlık olarak tanımlanmıştır hep. Yaşanmışlıkları; insanları bilgili, olgun kılar. Ancak bilgili ve bilge insanlar başka insanlara kılavuzluk edebilir. Nitekim efsanelerde insanların etrafına toplandıkları bilge insanlar da hep yaşlıdır. Bugün kız isteme törenlerinde bile kız, ailenin en yaşlı üyesinden istenir.

Kalıplaşmış bir sözümüz vardır: “Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim.” Hiç düşündünüz mü neden büyüklerin eli öpülür? El öpmek eli öpülen kişiye “Sana saygı duyuyorum, büyüklüğünü kabul ediyorum” mesajı veren bir nezaket göstergesidir. Bunların hiçbiri tesadüfi şeyler değildir. Yaşlılarımız bizim manevi temelimizdir, dayanağımızdır. Yüzündeki her çizgide ayrı bir yaşanmışlık yatan o güzel insanlara lütfen saygıda kusur etmeyelim. Evet, şu an sokağa çıkmamaları gerekiyor fakat olası bir durumda sokakta 65 yaş üzeri birini görsek dahi izleyeceğimiz yol da nezaketten geçmelidir. Çünkü bizim tarihimizde büyüğe densizlik, saygısızlık yok; geleceğimizde de olmasın. Lütfen değerlerimizi yitirmeyelim.

Dilerim ki en hızlı şekilde ve en az hasarla bu süreci atlatırız ve sokaklarımız yine çocuk sesleriyle şenlenir… Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim!

Bakmadan Geçme