Bizim Hasan'dan başkan Eriş'e teşekkür

Bizim Hasan bayramlıklarını giymiş dükkânıma geldi. Cuma günlerinin dışında Kaymakçı'ya gelmeyen Hasan, nedendir bilmem çarşamba olmasına...

Bizim Hasan bayramlıklarını giymiş dükkânıma geldi. Cuma günlerinin dışında Kaymakçı’ya gelmeyen Hasan, nedendir bilmem çarşamba olmasına rağmen giyinmiş, kuşanmış sabahın erken saatinde “Selamünaleyküm” diyerek girdi dükkânıma. Heyecanlıydı, bir başkalık vardı Hasan’da.

– Aleykümselam, hoş geldin Hasan, hayırdır, ne bu telaş, bu heyecan?

– Telaşlı mı görünüyorum, hocam!

– Evet. Bayramlıklarını giymişsin, hayrola bir yere mi gidiyorsun? Seni normal günlerde hiç böyle görmedim. Hem cumanın dışında gelmezdin sen buraya. Bunun sebebi ne acaba? Bir yerlere mi gidiyorsun?

– Evet hocam, Ödemiş’e gideceğim. Başkan Mehmet Eriş’i makamında kutlayacağım. Kendisine teşekkür edeceğim. Alnından öpeceğim.

– Eriş akraban filan mı senin?

– Hayır, hayır; sadece partilim. Benim partimin adayıydı. Kazandı, biz partilileri sevindirdi. Allah razı olsun ondan. Dilerim iyi bir başkanlık yapar, gönülleri kazanır, partimizin iktidara gelmesinde katkısı olur. Seçim kaybetmek zordur hocam. Yıllardır kaybetmekten bıktık. Neredeyse siyasetten soğuyacağız. Baksana İstanbul’da Ekrem İmamoğlu kazandı diye ne hallere düştüler. Ne yapacaklarını bilemediler. Allem edip kallem ederek seçimi iptal ettirdiler. Bir sürü itirazdan bir şey çıkmayınca sebebi kendileri uydurdu. Neymiş, sandık kurulları usulsüzmüş. Başkan kamu görevlisi olacakmış. Bu kurulları CHP mi oluşturdu? Ekrem İmamoğlu’nun suçu ne bunda? Cumhurbaşkanlığı seçiminde de aynı kişiler sandıklarda başkanlık yapmış. O zaman bir şey demeyenler, kaybedince usulsüz dediler. YSK duruma göre karar çıkarıyor. Dün öyle bugün böyle olur mu? Hani nerede hukuk, nerede adalet? Yenilgiyi hazmedemediler. İstanbul’u kaybetmek zorlarına gitti. Yeniden seçim diyorlar. Peki, yine kazanırsa Ekrem İmamoğlu, o zaman ne olacak? Bir hile yapmazlarsa yine kazanacak. Bundan hiç kuşkumuz yok. Yazık değil mi bunca emeğe? Hani sandıktan kim çıkarsa çıksın millet iradesiydi? Ekrem İmamoğlu’na oy verenler millet değil mi? Anasının ak sütü gibi helalinden kazandığı bir seçimi elinden aldılar adamın. On üç bin küsur fark yapmış, bir oy fazlalık yeter diyenler bunu kabul etmiyorlar. Adam seçimi kazanmak için daha ne yapsın? Bu ülkede kime güveneceğiz biz hocam?

– Haklısın Hasan. İstanbul’u bırakalım da Ödemiş’e gelelim.

– Tamam hocam, ben de şimdi Ödemiş’e gideceğim. Başkanımızı kutlayacağım. Hem de kendisine teşekkür edeceğim. Neden diye sorarsan; daha önce bizim mahalleye kilit taşı döşediler. Döşediler ama bazı CHP’lilerin evlerinin önlerine döşemediler. Başkanımız ilk iş olarak bu açık haksızlığı önledi. Kalan yerlere de kilit taşı döşedi. Mağduriyetimiz giderildi. Mahallemizin temizliği bile fark etti. Eskiye göre daha iyi oldu. İlerdeki günlerde daha iyi olacaktır. Başkanı kutladıktan sonra CHP ve İyi Parti Ödemiş İlçe Başkanlıklarına da gideceğim. Onları da ayrı ayrı kutlayacağım.

– Tamam Hasan da, bugün onları yerinde bulamazsın. Bulsan da gelen giden çok olur. Yine kendin bilirsin ama şimdi değil de ilerideki günlerde gitsen daha iyi olur gibime geliyor. İstersen uygun bir günde birlikte gider geliriz. Ben de gitmek istiyorum ama henüz erken.

– Yok hocam, ben şimdi gitmek istiyorum. Demir tavında dövülür, kutlama da zamanında yapılmalıdır. Sonra kalır gider. Gitmişken başkanımdan bir şey daha isteyeceğim. Onlar bizi ayırdı ama sen onları sakın ayırma diyeceğim. Biz hep birlikte güzeliz. Ayrımız gayrımız olmamalı. Bizi ayırdıklarında nasıl üzüldüysem sen de onları ayırırsan yine üzülürüm. Kendimiz için istemediğimiz bir şeyi onlar için de istemeyelim. Son olarak bankamatik memurlarından Ödemiş’te de var deniyor. Doğru mu yanlış mı onu öğrenmek istiyorum. Var veya yok, bunu birinci ağızdan duymak istiyorum. Vatandaş olarak bunu AKP’ye oy veren kardeşlerimin de bilmesini istiyorum. İftira atmak kadar kötü bir şey yoktur. Bize yakışan doğruya doğru yanlışa yanlış demektir.

– Tamam Hasan, sen bilirsin.

– Hoşça kal hocam.

– Güle güle.

***

Bizim Hasan ile aramızda geçen konuşma böyleydi. Benden ayrılıp Ödemiş’e giden Hasan orada ne yaptı, kimlere uğradı, aralarında nasıl bir konuşma geçti bilmiyorum. Önümüzdeki günlerde aralarında geçen konuşmaları benimle paylaşırsa bende sizinle paylaşırım.

Sevgi, saygı ve mutluluklar.

Bakmadan Geçme