Birgi’ye girişler paralı olabilir

Sevgili okurlarım, sizin için Dikili’den Fethiye’ye kadar tek tek halk plajlarını dolaştım. Bu hafta bu konuyu gündemime aldım. Bundan 5-6 yıl öncesine kadar halk plajlarına bir havlu, bir de mayo aldığın zaman havluyu serip kumsalda güneşlenebiliyordun! Oralar halk plajıydı, başka bir ücret ödemiyordun.

Şimdi bu halk plajı dediğimiz ücretsiz güneşlendiğimiz kamu malı yerler, tel örgüyle çevrilmiş ve giriş 50 TL. Bir de hizmet bedeli gölgelik 50 TL yani kişi başı yeme içme hariç 100 TL’ye mal oluyor. Beş kişilik bir aile isen yeme içme hariç 500 gayme. Bir de yeme içme fiyatları o kadar pahalı ki dudaklarım uçukladı: 0.5 litre su 5 TL. Ülkemizde yaşamak, ne kadar pahalı hale gelmiş siz düşünün. Varın hesabını siz yapın!

Ben bunun nedenlerini ve niçinlerini araştırdım. Sonuç mu, vahim…

Türkiye’deki kıyılar, ormanlar, Akdeniz’den Ege kıyıları, Gelibolu-Keşan kıyıları, bütün plajlar, mesire ve orman arazileri, MUÇEV diye bir limitet şirkete devredilmiş! MUÇEV, buraları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan alıyor ve işletmeciliğini şahıslara veya şirketlere devrediyor. Onlar da kafasına göre fiyatları belirliyor. Hiçbir denetim yok!

Bu MUÇEV neyin nesidir? Araştırdım. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Türkiye Çevre Koruma Vakfı ile Muğla Valiliği’ne bağlı, Muğla’ya Hizmet Vakfı ortaklığında 20 bin TL sermaye ile 2014 yılında kurulmuş. MUÇEV’e ülkenin birçok noktasındaki sahiller, plajlar ve hatta ormanlık alanlar bile ihalesiz olarak veriliyor. MUÇEV’in elde ettiği gelirler nereye harcanıyor bir muamma, bu konuda bir açıklama bekliyoruz… Bu şirkette Cumhurbaşkanlığı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın eski kamu bürokratlarının yönetici olarak görev yaptığı öğrendim.

Şirket yönetiminde bulunan isimler şu şekilde: Eski Muğla Valisi ve Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı olan Esengül Civelek, Menteşe Kaymakamı Caner Yıldız, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Strateji Geliştirme Başkanı Sadi Kızık ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Yapı İşleri Genel Müdürü Banu Aslan Can.

MUÇEV’in elde ettiği bazı taşınmazlar şöyle: Muğla’da 25 dönümlük ormanlık alan ve aralarında plajında olduğu 14 taşınmaz, Edirne’de tahsis edilen 11 koy sahilin çevresi tel örgüler ile çevrili. Datça’da da dört koy ve sahilinin işletme hakkı, Antalya’nın Alanya ilçesinde üçüncü derece doğal sit alanı olan Aysultan Kadınlar Plajı 10 yıllığına kiralanmış, Antalya’nın Demre ilçesi Üçağız Mahallesi Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde bulunan 12 milyon 983 bin metrekare yüzölçümlü yüzer iskele, dolgu alanı ve denizsel alan 10 yıl süreyle kiralanmış.

MUÇEV’in olmayan sahil, neredeyse yok gibi. Günübirlik tesislerin devri için de çalışmalar sürüyor. Kıyı alanlarının devredilemeyeceğine dair kesinleşmiş yargı kararları ve Sayıştay önerileri varken hâlâ bu şirkete verilmeye devam ediyor.

Bu eskiden halk plajı olan sahillerde ücretini ödeyemeyip geri dönen aileler, nerdeyse yüzde elli! Diğer bir anlatımla deniz için giden insanların yarısı, ücret ödemediği için yararlanamıyor.

Sevgili okurlarım, ülkemizde artık her şey para artık. Cebinize parayı koymadan sakın yola çıkmayın. Kulağımıza gelen bilgilere göre; Birgi’ye girişler de paralı olabilir. Aynı Muğla’nın Bafa gölünde olduğu gibi. Bu hafta benden bu kadar. Sağlıklar dilerim.