Birgi'ye Dair Her Şey-6(*)

ÖYKAM Kitaplığından-12 'Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nin Birgi Bölümünde Geçen Bazı Manevi Mekânların (Erenler Sultan, Cebel-i Erba-in, Asitane-i...

ÖYKAM Kitaplığından-12

“Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nin Birgi Bölümünde Geçen Bazı Manevi Mekânların (Erenler Sultan, Cebel-i Erba-in, Asitane-i Baba Sultan) Yer Tespitine Dair”(1) başlıklı bildiri, Küçük Menderes Havzası’nda “Ayasuluk (Selçuk), Tire, Bayındır, Birgi, Bozdağ, Gölcük, Keles (Kiraz), Balyambolu (Beydağ)’ya gitmiş” Evliya Çelebi’nin izinden yol alıyor ve Birgi’deki “bazı manevî mekânları” bize tanıtıyor. “Çalışmanı hazırlanması sırasında Birgi’den Salih Kuran (46), Mehmet Ahi (79), Mehmet Arabacı (66) ve İsmail Kaptan (70)’a; Bozdağ’dan Mehmet Koygun (67)’a; Elmabağı köyünden Abdullah Çaldağ (60)’a; Gölcük’ten Sadık Gün (68)’e eski yollarla ilgili verdikleri bilgi ve gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür” ediyor Sayın Şahin. Erenler Sultanı”, Çelebi’nin Birgi’den Bozdağ Yaylası’na çıkarken bahsettiği bir mekân”. “Çelebi’nin ifadelerinden, Birgi’nin kuzeye doğru dağlara çıktığını, yayla yolu üzerinde Erenler Sûltan isminde büyük bir Bektaşî ziyaretgâhına geldiği” anlaşılıyor. Bu yer, “günümüzde ayakta olmadığı gibi, halk arasında hakkında hiçbir bilgi de yoktur.” “Söz konusu mekân, günümüzde define avcılarının kazı alanı ve âlemcilerin eğlenip çevreyi seyrettikleri bir seyirlik / bakacak durumundadır.”

Cebel-i Erba’in, Makâm-ı Erba’in, Baba Sultan Tekkesi: Çelebi; “o dönemde, yedi kadılık diyar ahalisinin kadim hudutlarının bulunduğu, üç bin yayla evi, kulübe ve tahtadan evlerin olduğu bir yer” Bozdağ’a gelir ve “Makâm-ı Erba’in adında büyük bir ‘âsitâne’ye, yani büyük bir tekkeye misafir” olur. “Çelebi, Âsitâne-i Baba Sultan adıyla bahsettiği bu tekkede, Hacı Bektaş-ı Veli ile Horasan’dan birlikte gelen ve Hoca Ahmet Yesevî’nin halifelerinden Baba Sultan’a ait bir mezar bulunduğunu buraya Makâm-ı Erba’in dendiğini ve buna bağlı olarak Bozdağ’a bitişik bu dağın Cebel-i Erba’in olarak adlandırıldığını dile” getirir. Sayın Şahin, “…. ‘kırk dağ’ anlamına gelen Cebel-i Erba’in dağını, halk arasında ‘Kırklar Dağı’ adıyla” soruşturur ve ”Bozdağ’ın doğusunda yer alan zirvelerden birinin halk arasında ‘kırklar (dağı)’ olarak bilindiğini” öğrenir. Sayın Şahin görüşünü şöyle dillendirir:”Haritalarda Bozdağ olarak geçen (kayak tesislerinin bulunduğu dağ) bu dağ şüphe yok ki, Çelebi’nin sözünü ettiği Cebel-i Erba’in olmalıdır. Dağın zirvesinde, civarda yaşayan ve Alevî-Bektaşî gelenekten gelen köylülerin ziyaret ettikleri ve ziyaretçilerin Kırk Yiğit Mezarlığı olarak adlandırdıkları taş yığınları bulunmaktadır. Kanaatimizce Çelebi’nin sözünü ettiği Makâm-ı Erba’in burasıdır.” Bildirisini Sayın Şahin şu uyarıyla sona erdirir:Çelebi’nin bu denli önem atfettiği Sultan Baba Tekkesi, kanaatimizce, bugün Anadolu Türk tarihi ve özelde Batı Anadolu tarihi için son derece önemlidir. Tekke’nin yaklaşık 750 yıl önce, yani 1200’lü yılların ortalarında kurulduğu düşünülürse, Sultan Baba’nın bölgeyi kalıcı olarak Türkleştiren ve Müslümanlaştıran Horasan erenlerinin öncülerinden olduğu gerçeği ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle tekkenin toprak altında kalan temelinin ya da temeline ait bir taşının dahi bulunması, Sultan Baba’nın ve onun kurduğu tekkenin hatırasını yaşatmak adına son derece önemlidir. Bu gereklilik, tekkeyi kuran Sultan Baba için değil, günümüz ve gelecek nesiller içindir. Dileğimiz, Tekke’ye ve Sultan Baba Mezarı’nın izine ulaşmak için başta sanat tarihçilerimiz olmak üzere bilim insanlarımızın ve yerel yöneticilerimizin harekete geçmesidir.”

“Birgi Medreselerinde XV. ve XVIII. Yüzyıllarda Okutulan Bir Grup Elyazması Kitabın Tasnif ve Değerlendirilmesi”(2) adlı bildirinin “Giriş”i şöyle başlıyor:”1321/1903 maarif salnamelerinde Birgi merkez ve civarında adı geçen tam 22 medreseden bahsedilmektedir. Günümüze ise bu medreselerden yalnızca üç tanesinin ulaşabildiğini görmekteyiz. Bu medreselerin ilki yalnızca hücre duvarlarıyla günümüze ulaşmış olan Kale Medresesi, diğeri Çukur Medrese adıyla bilinen Derviş Ağa Darülhadis Medresesi ve sonuncu olarak İmam-ı Birgivi Medresesi olarak bilinen Ataullah Efendi Darülhadis Mederesesi’dir.” 2014 yılında “Ödemiş Belediyesi’nin bir mahallesi olan Birgi’nin, belediye depolarında yapılan temizlik çalışmaları sırasında” bulunan yazma eserler sayılır ve tasnif edilir. Sonunda “200’e yakın eserin sağlam olduğu” tespit edilir ve “bunlardan yalnızca 93 tanesi” Sayın Açıkel tarafından incelenir bildiride. Fotoğraflarla zenginleşen çalışmasının sonunu şöyle bağlar Sayın Açıkel:”ÖYKAM, bugün kütüphanesine kazandırmış olduğu 200’ü aşkın yazma eserin tasnif, tescil ve rehabilite çalışmalarının gerçekleşmesi; kaybolmuş olan ilmî hafızamızın tekrar kazanılması adına, İslami İlimlerleilgilenen her türlü akademisyen ve araştırmacıyı Ödemiş’e davet etmektedir.”

“Birgi Zâviyelerine Dâir Tevcihat Kayıtları”(3) başlıklı bildirisinde Uzman Umut Soysal; önce zaviyelerin (küçük tekke) önemini, amacını ve işlevini açıklıyor. Ardından da Birgi’deki 21 zaviyeyi tek tek Osmanlı Devlet Arşivleri’ndeki kayıtlarından buluyor, günümüz Türkçesiyle bizlere tanıtıyor. “Türklerin Anadolu’ya gelip burayı kendilerine yurt olarak benimsemeleri” kısa bir zaman diliminde gerçekleşmemiş, uzun yıllar almıştır. Bu zaman içinde “yeni geldikleri bu topraklarda zâviye adıyla tesis ettikleri dini ve içtimai kurumlarla halka Müslümanlığı tanıtıp sevdirmeleri, kendilerine tahsis edilen ve vakıf adı verilen arâzi ve diğer akarların işletimi sürecinde tarımsal, ekonomik ve ticari hayatta da bir öncü görev üstlenmeleri sebebiyle sosyal ve tarihsel araştırmaların hemen hemen her türlüsünde dervişleri, tekeve zâviyeleri vazgeçilmez kılmaktadır.” Her bir zâviye, Birgi coğrafyasında farklı bir işlev ve konumuyla ilginç özellikler taşımakta, okuru geçmişin sosyal yaşamına katmaktadır…

________________

* Yörük Obasından Ödemiş Ovasına Birgi, Editörler: Turan Gökçe-Özer Küpeli, Ödemiş Belediyesi Yıldız Kent Arşivi ve Müzesi Yayınları No: 13, Basım Yılı: Şubat-2019, Ödemiş.

1- Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nin Birgi Bölümünde Geçen Bazı Manevi Mekânların (Erenler Sultan, Cebel-i Erba-in, Asitane-i Baba Sultan) Yer Tespitine Dair, Doç. Dr. İbrahim Şahin, Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmalari Enstitüsü, agk., ss: 423-432

2- Birgi Medreselerinde XV. ve XVIII. Yüzyıllarda Okutulan Bir Grup Elyazması Kitabın Tasnif ve Değerlendirilmesi, Yüksek Lisans Öğrencisi, Tekin Açıkel, Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı, agk., ss: 433-450

3- Birgi Zâviyelerine Dâir Tevcihat Kayıtları, Uzman Umut Soysal, Devlet Arşivleri Başkanlığı, agk., ss: 451-496

SON

Bakmadan Geçme