• Haberler
  • BİRGİ KÖY EVİNDE HEDEF YÖRESEL ÜRÜNLERLE MARKALAŞMAK

BİRGİ KÖY EVİNDE HEDEF YÖRESEL ÜRÜNLERLE MARKALAŞMAK

BİRGİ&rsquoNİN GENÇ VE ÖRNEK ESNAF ÇİFTİ SOY İSİMLERİ GİBİ MUTLU Ödemiş&rsquoin tarihi Birgi mahallesinde uzun zamandır...

BİRGİ’NİN GENÇ VE ÖRNEK ESNAF ÇİFTİ SOY İSİMLERİ GİBİ MUTLU

Ödemiş’in tarihi Birgi mahallesinde uzun zamandır ev yapımı ürünler üretip Birgi’ye gelen turistlere ürettikleri ürünleri sunan genç çift Birgi ve Ödemiş’in örnek esnafları arasında yerini aldı.

29 yaşındaki Çağatay Mutlu, kendi yaşıtlarının ve artık hiçbir gencin yapmadığı, yapmak istemediği baba mesleğini sürdürerek geçimini sağlıyor. Zuhal Mutlu ile evli ve 2 çocuk sahibi olan Mutlu, çifti soy isimleri gibi mutlu bir şekilde ev yapımı, el yapımı gıdaları üretmeye devam ediyor.

Birgi’de ve Ödemiş’in semt pazarlarında oluşturduğu rengârenk sergisi ile müşterilerine doğal ev yapımı ürünleri sunan genç çift Birgi Köy Evi ismi altında işlerini büyütmek içinde çabalıyor. İnternet sitesi kurup internet üzerinden de satış yapmaya başladıklarını söyleyen genç çift sergisine gelen tüm müşterilere aynı zamanda bir misafir gözüyle görüp tüm ürünlerin tadına baktırıyor.

 

“ÇOCUKLUĞUMDAN BERİ ÇALIŞIYORUM”

Birgi’deki potansiyeli yıllar önce fark ettiğini kaydeden Çağatay Mutlu şunları ifade etti: “1995 yılından bu yana yani çocukluk günlerimden bu yana aile olarak ticaret ile uğraşıyoruz. Daha sonra 2002 yılında bölgemizin ve Birgi’nin potansiyelini gördüm ve ev yapımı doğal ürünler üretmeye başladım. Bu ürünleri üretirken önceleri annem, babam yardımcı oluyordu. Sonra 2005’te bugün eşim olan Zuhal ile nişanlandım. Nişanlılık dönemimizde nişanlım ile doğal ürünler üretmeye onları pazarlamaya ve para kazanmaya başladım.

2009 yılında nişanlım ile evlendik ve birlikte üretmeye, birlikte çalışmaya, birlikte kazanmaya başladık. Birgi’miz tarihi ve doğal zenginlikleri ile çok güzel bir belde her hafta sonu birçok yerli ve yabancı turist beldemize geliyor. Eşim ile birlikte bugün tezgâhımızda 150 çeşide varan ürünümüzün satışını yapıyoruz. Her ürünümüzü evimizde hijyenik ve doğal ortamda üretiyoruz.”

 

“GELENEKLERİMİZE VE KÜLTÜRÜMÜZE SAHİP ÇIKIYORUZ”

Bu işi yaparken aynı zamanda genç olarak geçmişten günümüze gelen bana göre geleceğe taşınması gerekli olan kültürlerimizi ve geleneklerimizi de taşımaya çalışıyoruz. Nenelerin bildiği bizim de öğrenebildiğimiz doğal ürünleri geleceğe taşımak içinde çabalıyoruz. Bugün eşimle beraber ürettiğimiz ürünlerimizin başında üzüm köftesi geliyor. Gençler artık üzüm köftesini bilmezken Birgi’ye gelen birçok turistin en çok tercih ettiği ürün ise üzüm köftesi oluyor.

Bunun yanında ürettiğimiz tarhana, cennet elması kurusu, nar ekşisi, koruk suyu, kantaron otu yağı, peksimet gibi ürünler müşterilerimizin ve özellikle turistlerimizin en başta istediği talep ettiği ürünler arasında yer alıyor. Bunların devamında ise bölgemiz incir, kestane ve ceviz gibi ürünleri birinci kalitede üretiyor. Bizde incirimizi, kestanemizi ve cevizimizi kendimiz üretiyor dönemi geldiğinde müşterimize sunuyoruz. 45 çeşit erişte üretimimiz, çeşitli doğal bitkiler ve meyve kurutmaları, doğal zeytinyağı ve ev yapımı salçamızda müşterilerimizin beğenisinde oluyor.”

 

“MARKA OLMAK İSTİYORUZ”

Mutlu şöyle devam etti: “Eşimle birlikte yaptığımız bu işi Birgi Köy Evi adı altında bir marka olma çalışmamızda var. İşimizi büyütmek, daha çok üretmek istiyoruz. Bunun için de ilk olarak internet üzerinden satış yapabilmek için internet sitemizi oluşturduk. İnternet üzerinden de satışlarımız başlayacak. Şuan ise internet sitemize en çok tıklama ise Rusya’dan geliyor. Türkiye genellemesinden %50 daha fazla Rusya’nın tıkladığını gördük. Farklı Ortadoğu ve Avrupa ülkeleri de sitemize tıklayanlar arasında.   

İşimizi severek, aşkla yapıyoruz. Üretiyoruz, üretmenin verdiği mutluluğunu yaşıyoruz. Bundan sonrada büyüklerimizden öğrendiğimiz geleneklerimizi ve kültürlerimizi de yaşatarak, bölgemizin ürünlerini, potansiyelini de sahip çıkarak en iyi şekilde geleceğe taşıyarak işimizi yapmaya, üretmeye devam edeceğiz”

 

“ÜRÜNLERİMİZDE EL EMEĞİ, GÖZ NURU VAR”

Zuhal Mutlu ise, “2005 yılında eşim Çağatay Mutlu ile nişanlandıktan sonra yaptığı işte yardım etmeye başladım. Benimde hemen hemen bildiğim bu işi nişanlım ile pekiştirmeye başlamış oldum. Daha sonra evlendik ve işimizi tamamen birlikte yapmaya başladık. Bugün Birgi merkezde, İmam-ı Birgivi’de ve Ödemiş’te semt pazarlarında sergimizi açıyoruz. Ürettiğimiz her üründe el emeği, göz nuru var. Tüm ürünlerimiz doğal kendi özelliklerini taşıyan ürünler. Eşimin de dediği gibi bölgemizin potansiyeli çok güzel bunu görebilmek gerekiyor.

 

“BİZİM YAŞIMIZDA BU İŞİ YAPAN YOK”

Bizim yaşımızda bu işleri yapan bir başka kişiler kalmadı. Geleneklerimizi, kültürlerimizi bölgemize ait olan o önemli ürünleri ve yapılışını da bilerek yaşayarak geleceğe taşımak çok güzel bir duygu. Gelen her müşterimizi bir misafir gözüyle bakıyor ürünlerimizden ikramda bulunuyor yöremizi de tanıtmaya çalışıyoruz. Bunları yaparken bizde mutlu oluyoruz. Üretmek çok güzel, kendi ayaklarımız üzerinde durabilmek ve hayatımızı kazanabilmek çok güzel. Bundan sonra da işimizi en iyi şekilde yapmaya severek üretmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

 

“ÜRETMEK GEREKİYOR”

İş arayan gençlere de mesaj veren Çağatay Mutlu, “Bugün birçok genç arkadaşımız bilgisayar başında, masa başında iş arıyor. Birçok arkadaşımız işsiz ve karamsar halde. Bu durum gerçekten çok üzücü ancak kariyer denilen ya da iş denilen olay sadece masa başında olmadığını görmek gerekiyor. Özellikle genç arkadaşlarımızın üretimde olması, üretmeleri ve kendi iş imkânlarını yaratmaları gerekiyor.

Tabiî ki böyle yapan gençlere de devlet yardım ve destek elini uzatması gerekiyor. Bugün çeşitli hibeler, desteklerde var. Bunları da genç arkadaşlarımızın görmesi gerekiyor. Üretmek ve üreterek emek vererek hayatı kazanmak çok güzel herkese hayırlı işler diliyorum” ifadelerini kullandı.    

Kerem Karamanlıoğlu

Bakmadan Geçme